Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, imza töreninde yaptığı konuşmada, 2012 yılından bu yana hissedarı oldukları Rusya'nın bankacılık devi Sberbank'ın bugün itibarıyla bankadaki hisselerini yine bölgesinin en önemli kuruluşlarının başında gelen Emirates NBD'ye devrettiklerini söyledi.

"Bu salonda sizlerle sadece bir hisse devrine değil, Türkiye adına bir gurur tablosuna, aynı zamanda finans sektöründe benzeri olmayan bir rekora da şahitlik ediyoruz." diyen Ateş, dünya dengelerini sarsan güç ve ticaret savaşlarının yaşandığı, aynı zamanda bölgenin son derece hassas, ekonominin ise zorlu dönemden geçtiği bir süreçte, bankanın hisselerinin 4. kez el değiştirdiğine dikkati çekti.

Ateş, DenizBank'ın, 22 yıl içinde halka arzla birlikte 4 satış tecrübe etmiş bir kurum olduğunu ifade etti.

Bu süreçlerin tümünde hissedarların DenizBank ismini korumak konusundaki kararlılığının finans sektörü tarihinde bir örneğinin daha olduğunu sanmadığını söyleyen Ateş, şöyle devam etti:

"1997'de Zorlu Holding ile başlayan, 2004'te halka açılma ile 25 bin ilave hissedarımızla tanışmamızla devam eden, ardından 6 yıl Dexia ve son olarak 7 yıl Avrupa'nın en köklü ve büyük bankalarından Sberbank çatısı altında süregelen yolculuğumuzda, her yeni hissedarımızla, tecrübe ettiğimiz her yeni kültür ve kurumsal yapı ile daha da güçlendik, yenilendik, öğrendik. Belki de bu yüzden 'dinamik ve çevik banka' olarak kalmayı başardık.

Özellikle Sberbank'ın desteği ve teşviki ile kurumumuzu bir bankanın ötesine, inovasyon üssü konumuna taşıdık. Bugün DenizBank denince akla Ar-Ge, inovasyon ve öncü dijital bankacılık uygulamaları geliyorsa, bunda Sberbank yönetiminin ve özellikle Sayın Herman Gref'in daima bizi cesaretlendirmesinin katkısının büyük olduğunu söylemeliyim. Bu vesileyle lider vasfının yanı sıra içten ve kucaklayıcı karakterine de büyük saygı duyduğum Gref'e ve elbette ekibine huzurlarınızda birlikteliğimiz süresince kesintisiz desteği ve bize olan güveni için teşekkürlerimi sunmak isterim."

SBERBANK'LA GEÇEN 7 YIL


Hakan Ateş, Sberbank çatısı altındaki 7 yıllık süreçte bankanın aktif büyüklüğünün yüzde 301 artışla 52,4 milyar TL'den 210 milyon TL'ye, kredi hacminin yüzde 291 artışla 142,8 milyar TL'ye ve mevduat toplamının yüzde 335 yükselişle146,3 milyar TL'ye ulaştığını söyledi.

Aynı dönemde istihdamın 11 bin 382 kişiden 14 bin 426'ya çıktığını belirten Ateş, "Nihayetinde hissedarımızın bize 2012'de emanet ettiği 5,2 milyar TL'lik özkaynağı bugün itibarıyla 16,8 milyar TL'ye ulaştırarak, aynı zamanda bankacılığın Türkiye’nin en uç köşelerine kadar erişilebilirliği için sektöründe şube sayısını artıran sayılı bankalar arasında yer alarak benzerine az rastlanır bir performans ortaya koyduk. Sberbank, bu sonuçlar ışığında DenizBank’ı birlikteliğimiz süresince yurt dışındaki en büyük ve değerli aktifi olarak tanımladı." şeklinde konuştu.

'HER ALANDA PAZAR PAYIMIZI ARTIRDIK'


DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, son 10 yılda her alanda pazar paylarını artırdıklarını ve ciddi büyüme yakaladıklarını belirtti.

Aralık 2009'da sektördeki mevduat paylarının yüde 2,2 iken, Haziran 2019'da bu oranı yüzde 3,8'e yükselttiklerini ifade eden Ateş, aynı dönemde toplam kredilerdeki paylarının yüzde 4,2'den yüzde 5,1'e çıktığını söyledi.

Ateş, tarım alanında da önemli adımlar attıklarını, sektör paylarını yüzde 8,2'den yüzde 12'ye yükselttiklerini anlattı.

Kredi kartı alanında da pazar paylarını artırdıklarına dikkati çeken Ateş, kredi kartı adedinde paylarının yüzde 3'ten yüzde 6,8'e, kredi kartı hacminde de paylarının yüzde 1,7'den yüzde 6,4'e ulaştığını dile getirdi.

'ZARURİ HİSSE DEVRİ SÜRECİ'


Hakan Ateş, DenizBank'ın başarılı performansına rağmen zaruri hisse devri sürecine girildiğini, bunun nedenlerinin Sayın Igor Kolomoyskiy tarafından anlatıldığını belirtti. Diğer taraftan Emirates NBD'nin Türkiye'ye olan ilgisini ise uzun yıllardır gerçekleştirdiği yatırımlardan bildiklerini söyleyen Ateş, yaklaşık 20 aylık bir süre zarfında her üç kurumun faaliyet gösterdiği ülkelerdeki resmi onay süreçlerinin tamamlanmasıyla nihayet bugün resmi hisse devrinin gerçekleştiğini dile getirdi.

'MENAT BÖLGESİNDE BÜYÜYORUZ'


Emirates NBD Başkan Yardımcısı ve İdari Direktör Hesham Abdulla Al Qassim da DenizBank’ın, Emirates NBD ailesine yeni üyesi olarak katılımı vesilesiyle bugün burada bulunmaktan dolayı oldukça mutlu olduğunu söyledi.


Emirates NBD'nin çok büyük bir olgu olan sinerjinin yani iki büyük ve köklü kurumun nasıl başarıyla bir araya gelerek sektörün yolunu açacak bir güç merkezi oluşturduğuna dair çok parlak bir örneği teşkil ettiğini anlatan Qassim, Emirates NBD'nin tarihçesine ilişkin şu bilgileri verdi:

"Emirates NBD’nin kökleri Haziran 1963 tarihinde Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) kurulan ilk ulusal banka olma özelliği taşıyan National Bank of Dubai’ye dayanıyor. Emirates NBD, 2007'de National Bank of Dubai ve Emirates Bank International’ın birleşmesiyle yani bir anlamda BAE’nin ikinci ve dördüncü en büyük bankalarının bir araya gelmesiyle aktif büyüklüğü anlamında bölgenin en büyük bankalarından biri olarak kuruldu. Bu birleşme süreci tüm taraflar için çok önemli bir sinerji sağlayarak her iki tarafın da tam potansiyelini ortaya çıkartmış ve bölgenin bankacılık kompozisyonu içerisinde lider bir kurum oluşturmamıza yardımcı olmuştur."

Qassim, son on yılda, Emirates NBD'nin Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türkiye bölgesinde (MENAT) yer alan kilit stratejik pazarlarda giderek büyüyen bir ayak iziyle kendisini gerçek bir Orta Doğu başarı hikayesi olarak tesis ettiğini belirtti.

Sinerjiye olan inançlarını devam ettirerek, Mısır’da BNP Paribas’ı satın alıp bölgesel temsil güçlerini önemli ölçüde arttırdıklarına dikkati çeken Qassim, yakın zamanda Suudi Arabistan'da da 20 ek şube açma onayı aldıklarını ifade etti.

Qassim, böylece bölgenin en önemli pazarlarında yerlerinin daha da sağlamlaştırmayı başardıklarını belirterek, "İlaveten, Hindistan, Singapur, İngiltere, Çin ve Endonezya’daki faaliyetlerimiz de Emirates NBD’nin MENAT bölgesindeki en önemli ticaret koridorlarında var olmasına olanak sağlıyor." diye konuştu.

NELSON: DENİZBANK EMİRATES NBD İLE HIZLI BÜYÜYECEK


İmza töreninin ardından Emirates NBD Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Shayne Nelson ve DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, gazetecilerinin sorularını yanıtladı.

"Hisse devrinin uzamasında Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasındaki siyasi gelişmelerin bir payı var mı?" sorusu üzerine, Nelson "Kesinlikle hayır. Satın almada her zaman en iyi fiyat vermeye çalışılır. Regülatörlerden onay alınması biraz zaman aldı. Ama biz bu satın almayı yıllardır bekliyorduk. Pazar payımızı bu şekilde artırmak istiyoruz. DenizBank yönetiminden çok memnunuz." ifadelerini kullandı.

Nelson, Türkiye ekonomisine ilişkin soru üzerine her ülke ekonomisinde olduğu gibi Türkiye ekonomisinde de iniş çıkışların olabileceğini söyledi.

Türkiye'yi çekici kılan sebeplerin başında ülkenin güçlü demografik yapısı ve ekonomik büyüklüğü olduğuna dikkati çeken Nelson, "Biz kısa vadeli değil, uzun vadeli düşünen yatırımcıyız. Yarının ekonomi haberlerine bakarak yatırım yapmayız." dedi.

Nelson, DenizBank yönetiminin aynı kalacağını ve görevlerine devam edeceklerini söyledi.

ENBD'nin önemli ölçüde kar elde ettiğini ve bunun bir kısmını iştiraklerine sermaye olarak ilave ettiklerini anlatan Nelson, "DenizBank'ın ilave sermaye ihtiyacı olursa her zaman destek oluruz. İkinci kuşak sermaye olarak destek veririz.

"DenizBank'ı neden seçtiniz, stratejiniz neydi?" sorusu üzerine Nelson, "Aslında biz Sberbank'a yaklaştık. Uzun süredir bize uygun olan bankaları araştırıyorduk. Sberbank'ın aslında DenizBank'ı satma niyeti yoktu. Bildiğiniz gibi her satış işleminin arkasında bir hikaye vardır. Buna böyle bakmak gerekir. DenizBank, aradığımız kriterlere uygun bir banka idi. DenizBank, gerçekten bir teknoloji devi gibi bir şirket. Türkiye bizim için uygun bir coğrafya." ifadelerini kullandı.

Shayne Nelson, DenizBank'ın gelecek 5 yıllık hedeflerine ilişkin soruya, "Henüz 5 dakikadır DenizBank'ın sahibiyiz. Ama büyüme konusunda hırslıyız. DenizBank da hızlı büyüyecek." şeklinde cevap verdi.

"Piyasa paylarımızı yüzde 10'lara çıkarmayı amaçlıyoruz"
DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, gelecek döneme ilişkin bankanın stratejilerine ilişkin soru üzerine, 7 yıllık süreçte Sberbank'la neleri başardıklarının ortada olduğunu ve bütün parametrelerde neredeyse 3 katına çıkan büyümeler yakalandığını söyledi.

Özel bankalar arasında 5'inci ve toplam bankalar arasında 8'inci büyük banka olduklarını anımsatan Ateş, şunları kaydetti:

"Biz üst sıralara tırmanma konusunda son derece kararlıyız. Bugüne kadar seçtiğimiz sektörler gerçekten her zaman kendini kanıtlamış sektörlerdir. Bunları yeni hissedarımız ENBD üst yönetimi ile de görüşeceğiz ve gözden geçireceğiz. Öngörüleri ve talepleri doğrultusunda stratejimizi oluşturacağız. Ancak genel amaç karlı büyümedir. Türkiye'ye hizmettir. Şu anda 14 milyon müşterimiz var.

Biz tam fayda bankasıyız. Buna utility bank deniyor. Sokakta geçen her 10 kişinin 2-3'ü bilirken, 10-12 yıllık süreçte neredeyse her 10 kişiden 10'u DenizBank'ı biliyor. ENBD, bizim içimizde gizli olan bu güce yatırım yaptı. 5 yıllık gelecek stratejimiz de 14 milyon müşteri sayısını 20-25 milyona üzerine çıkarmak olacaktır. Sektördeki çeşitli alanlardaki yüzde 7'lerdeki piyasa paylarımızı yüzde 10'lara çıkarmayı amaçlıyoruz."

'BU SON OLSUN...'


Hakan Ateş, ENBD'ye satış işleminin, DenizBank'ın daha önce Dexia'ya ve Sberbank'a satışlardakinden farklı olduğunu belirtti.

Çünkü Dexia ve Sberbank ya da halka arzda sürecin öncesinde kamuoyuna anons edildiğini anlatan Ateş, şimdiki satışın Sberbank ile ENBD arasında görüşmeler neticesinde kamuoyuyla paylaşıldığını ve sürecin tamamlandığını söyledi.

Ateş, bu satış işleminin Türkiye ekonomisi, bankacılık sektörü için bir iftihar vesilesi ve Türkiye'ye olan güvenin teyidi olduğunu vurguladı.

"Dünya'da 4. kez hisse devri gerçekleştiren başka banka var mı? Guinness Rekorlar Kitabına girer mi bu satışlar?" sorusuna Ateş, şöyle cevap verdi:

"Bunu Guinness'e sormalısınız. Böyle bir durum var mıdır bilemiyorum ancak bana mutluluk verdiğini söylemeliyim. Bu hiçbir zaman birkaç adamın işi değildir. Bu üst yöneticilerimizin, denizcilerimizin, kaptanlarımızın ve ailelerinin bir başarısıdır, fedakarlığıdır. Bu bize nasip oldu. Aslında bunun böyle bir soruyla ortaya çıkması da bizi ayrıca gururlandırdı ve umutlandırdı. İleriye dönük olarak da 'Bu son olsun bu son' şarkısı ile bitirelim..."

AA