Almanya, Denizli ve İstanbul’da geçen hayatı, Ege’nin siyah incisi zeytin sektöründe devam eden, şimdilerde de çok uluslu bir iş insanı olarak yaşamına devam eden Zingal, başarısının sırrının çok çalışmak olduğunu söyledi. İtalya’da öğrendiği teknik sayesinde zeytinden her yıl mahsul almayı başardığını söyleyen Zingal, “Zeytinlikler milli servet, onlara gözümüz gibi bakmalıyız” diye konuştu.

Almanya’da doğup 14 yaşına kadar orada yaşayan Zingal, o yıllarda Mudanya’da yaşayan babasının hediye olarak sık sık zeytinyağı gönderdiğini ve bunlar ile vatan hasretini dindirebildiği yıllarını anlattı. O dönem ailesinden dinlediği hikayeler ile zeytinciliğe merakının ilk tohumlarının atıldığını belirten Zingal, lise yıllarında ise Türkiye’ye dönme kararı almış. Sonrasında İstanbul Üniversitesi’nde biyoloji bölümünü kazanması, Zingal’ın hayatının en önemli dönüm noktalarından birisi de olmuş.

“PİŞMAN OLMADIM”

İlk para kazanma hikayesini de paylaşan Zingal, bildiği yabancı dil sayesinde Sultanahmet’te halı satarak para kazandığını ve o dönemlerde satış taktiklerine dair pek çok deneyim elde ettiğini aktardı. Babasının “Mutlaka toprağına teşekkür et ve ona yatırım yap” öğüdünü hiçbir zaman unutmadığını söyleyen Zingal, şirketi tarım sektöründe yatırım yapmaya karar verince kendisini zeytinciliğin içinde bulduğunu belirtti ve “Hiç pişman olmadım, aldığım en doğru karardı”dedi.

Oya Zingal, Olivoyage yani zeytin yolculuğu anlamındaki marka isminde adının geçmesinin güzel bir tesadüf olduğuna  da dikkat çekti.