Kocaeli İl Afet ve Acil Durum Koordinasyon Kurulu 2019 yılı ilk toplantısı, Kocaeli Valiliğinin Karamürsel Alp Salonu’nda gerçekleştirildi. Kocaeli’nin kamu kurum temsilcileri ve belediye başkanlarının katıldığı toplantıda gündem hasarlı binalar ve deprem toplanma alanlarıydı.

Toplantı açılışında konuşan Vali Yardımcısı Dursun Balaban, Kocaeli’nin Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda olduğunu hatırlatarak deprem risk azaltma çalışmalarınının çok önemli olduğunu söyledi. Balaban, kentteki hasarlı binalar konusunun çözüme kavuşturulması gerektiğini ifade etti.

DepoPhotos



HALEN ÇÖZÜME KAVUŞTURULMADI


Dursun Balaban, “Son zamanlarda hasarlı olmadığı halde gücünü kaybeden binaların kendi kendine yıkıldığını görüyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız da eski binaların tümü için kentsel dönüşüm seferberliği başlattı. Bu açıdan tüm eski binaların dönüşümü devlet politikası haline gelmişken, 1999 depremini yaşayan ilimizdeki hasarlı binanın halen çözüme kavuşturulamamış olması sorunlu bir tablonun göstergesi olarak algılanmalıdır” dedi..

MARMARA DEPREMİNDEN KALMA

Kocaeli AFAD İl Müdürü Salim Tekoğul de hasarlı binalar hakkında detaylı bir sunum yaptı. 1999’dan sonraki özetleyen Tekoğul, Kocaeli’de 1999 Marmara Depremi’nden kalma 1.619 adet orta hasarlı bina bulunduğunu, bu binaların yıkılması gerektiğini ancak yıkılmadığını söyledi.

SÖZCÜ


HAYATİ ÖNEME SAHİP

Tekoğul şöyle konuştu; “6306 sayılı Kanun çıktığında süre dolayısıyla güçlendirme iskanı alamamış binalar için risksiz yapı tespitlerinin çözüm olacağı gibi bir yanlış algı verilmişti. Bu verilen algıyla bir kısım vatandaşımız lisanslı firmalar aracılığıyla tespit için harcamalar da yaptı. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 6306 sayılı Kanunun binaları yenilemeye odaklı çıkarıldığı ve risksiz yapı tespitine imkan vermediği görüşüyle bu algının da çöktüğünü görüyoruz. Özetlemek gerekirse yıkmaktan başka çözüm sunmayan kanunlarımız, binasını yıktırmak istemeyen maliklerimiz ve yıkım gerçeği ile yüzleşen kurumlarımız bulunuyor ve ortada da 1619 orta hasarlı bina gerçeği duruyor. Kısaca çözüm için adres yine 6306 sayılı Kanundur”