Nazan DOĞANER HALICI

Yeme bozukluklarından ‘tıkınırcasına yeme bozukluğu’ ve ‘gece yeme bozukluğu’ sendromları; kişide yeme isteğinin önüne geçememe duygusu oluşturur. Bu noktada, kişi kendisini iradesizlikle suçlar. Bazen, kişi yeme hissi geldiğinde, bu atağın önüne geçebileceğini düşünse de engellemek istemez... İşte iki sendromun farkları ve başa çıkma yolları...

02-kilo-2-15cm

TIKINIRCASINA YEMEK

Binge Eating Disorder (BED) yani “Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu” ilk kez 1959 yılında Albert Stunkard adında bir psikiyatrist tarafından tanımlanmıştır. Amerika’da yapılan araştırmalarda bu yeme bozukluğu olan kişilerin yüzde 60’ının kadın olduğu bildirilmektedir. Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte sosyal, biyolojik ve psikolojik faktörlerin yeme bozukluğuna neden olduğu düşünülmektedir. Tıkınırcasına yeme bozukluğu olan kişilerdeki ortak özellikler kısa sürede çok fazla miktarda yemek yemeleri, bu isteği kontrol etmede zorlanmaları ve yedikten sonra kendilerini suçlu hissetmeleridir. Bu yeme bozukluğu sonucunda; kilo alımı, kan basıncı yükselmesi, kalp hastalıkları, diyabet ve obeziteye bağlı diğer hastalıklar görülür.

TEDAVİ EDİLMELİDİR

Bu sorun; çok yeme alışkanlığından farklı olup medikal bir sorundur ve tedavi edilmesi gerekir. Psikolojik desteğin alınması bu davranışın sonlandırılmasında önemlidir. Sadece diyet ve egzersiz kontrollü programlarla kilo kontrolü sağlansa bile altta yatan psikiyatrik faktörler tedavi edilmediği sürece kalıcı başarı sağlanamamaktadır.

Yeşim Erbil Yeşim Erbil


GECELERİ YEMEK

Eğer günlük almanız gereken kalori miktarının büyük kısmını akşam yemeğinden başlayıp, gecenin ilerleyen saatlerinde alıyor; bazı geceler ya da her gece uyanıp yemek yiyor, sabahları tok uyanıyorsanız bu sizde gece yeme bozukluğu (Night Eating Disorders) var anlamına gelir...

OBEZİTEYE YOL AÇABİLİR

Bu durumun üstesinden gelemezseniz sürekli kilo alımı, ardından da obezite kaçınılmaz olur. Araştırmalar; gece yeme sendromu yaşayanların gün içerisinde çok yoğun ve stresli olduklarını gösteriyor. Çünkü stresle beraber artan kortizol hormonu açlık ataklarını tetikliyor. Bu ataklarla baş etmenin ilk kuralı ise stres yönetimini başarmaktır. Bunu kendi kendinize başaramıyorsanız mutlaka bir psikologdan destek almanız gerekir.