Bir yere gittiği yok tabii ama sürekli itibar kaybediyoruz!
Şu Trump denilen adam var ya... ABD Başkanı... İşte o adam telefon ediyor: “Sizin ülkenizde bizim bir vatandaşı mahkûm etmişsiniz... Onu serbest bırakmanızı istiyorum!” diyor...
...Ve Türk asıllı Serkan Gölge adındaki mahkûm aynı akşam nöbetçi hâkimin kararı ile alelacele cezaevinden çıkartılıyor!
Amerikan Uzay Ajansı NASA’da görevli olan Serkan Gölge, FETÖ’nün 15 Temmuz Darbe Girişimi’nden sonra tutuklanıp 7,5 yıl hapse mahkûm edilmiş, ceza sonradan 5 yıla indirilmişti.
Haberi nedense bizimkiler değil Trump açıkladı ve Amerikan halkına “Buna ister mahkûm, ister rehine deyin ama artık kurtuldu. Sayın Erdoğan’a yardımları için teşekkür ediyorum” dedi.
Demek ki ülkemizde hapisten kurtulmak için her mahkûma bir Trump lâzım!
Gazeteci-yazar Kadri Gürsel’e kelepçe takıldı...
İşte, günümüz Türkiye’sinde gazetecinin kaderi bu!
İktidarla aynı düşüncedeyseniz özgürsünüz. Yok eğer onun fikrine karşıysanız soluğu adliyede alırsınız! Bizim demokrasimiz böyle, ne yazık ki!
Kelepçe takılan Cumhuriyet yazarı Kadri Gürsel adam mı öldürmüştü? Kanlı bir cinayet mi işlemişti? Ne yapmıştı?
Sadece bir yazı yazmıştı!
“Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçundan yargılandı, 11 ay tutuklu olarak cezaevinde yattı, sonra şartlı tahliye edildi. Davası tutuksuz devam etti ve sonunda mahkeme ona 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Aslında o yazıda hapsi gerektiren bir suç yoktu. Bunu, Anayasa Mahkemesi’nin kararına dayanarak söylüyorum.
Çünkü Anayasa Mahkemesi, Kadri Gürsel’in yargılanmasında “Hak ihlâli var!” diye karar verdi.
11 ay suçsuz yere hapis yatırılan Kadri Gürsel, Anayasa Mahkemesi’nin kararına rağmen tekrar bileklerine kelepçe takılıp cezaevine gönderildi. Fakat bu defa sadece 5 saat hapis kaldı!
Kadri Gürsel, aynı gün Anayasa Mahkemesi’nin kararı gereği tahliye edildi
★★★
Kendi isteğiyle savcıya giden ve serbest bırakılması gereken bir kişiye neden kelepçe takılır? Neden tekrar 5 saatliğine hapse atılır?
Bu, iktidarın bir mesajı mıdır?
“Biz adamı böyle yaparız” mı denilmek isteniyor?
Yönetimi eleştiren diğer gazetecilere gözdağı verilmek mi istendi?
Bir de “Yargı Reformu Strateji Belgesi” açıklıyor, ifade ve medya özgürlüğünden bahsediyorlar!
Kur’an “Allah hak ve adaletle idare edenleri sever” der.
Hz. Muhammed’in şu sözleri ise muktedirlerin kulağına küpe olmalıdır:
“Kâfirlerin iktidarı bile, eğer âdil ise, sürebilir. Fakat müminlerin iktidarı, eğer adaletsiz ise, mutlaka yok olur!”
Denize düşen yılana sarılır!
Anasının ak sütü gibi helal kazandığı seçim hukuksuz bir şekilde iptal edilen ve hakkında karalama kampanyaları açılan Ekrem İmamoğlu, katıldığı iftar sofralarında Maide Suresi’nin 8’inci ayetini ve Türkçe mealini okuyarak:
“Allah herkesi yanlıştan ve iftiradan korusun” diyor.
AKP, 23 Haziran’da İstanbul’u yeniden kazanmak için her şeyi yapıyor.
AKP’de güçlü haber kaynakları olan Turktime.com yazarı Talat Atilla, iktidarın terörist başı Öcalan ile temaslarını sürdürdüğünü belirterek:
“Öcalan’a ‘Seçimi boykot önerisi’ getirdiler. Öcalan ‘Teklif düşünmeye değer ama bir şartla olabilir. Bana bağlı Kürt halkına ‘seçimi boykot edin’ diyeceksem, bu teklifi ancak TUTANAK’la yaparım. Açıklamayı sizler de imzalarsanız bu olur.’ cevabını verdi.
Öcalan, kendisine bağlı kesime ‘Seçimi boykot edin’ çağrısı yapar mı, yapmaz mı, hepimiz göreceğiz” diye yazdı.
AKP’nin, İstanbul’u kaybetmemek için bebek katili Apo ile bile pazarlık yapması ülke adına acıklı bir durumdur.
TEBESSÜM
Kurt nasıl oyuna geldi?
Tilki, arkadaşlık yaptığı kurda:
“Bak, şu ağaca asılmış bir koyun budu var, gördün mü?” der.
Kurt gidip eti ağaçtan çözerek getirir:
“Hadi yiyelim!”
Kurnaz tilki “Ramazan ayındayız, ben oruçluyum” der.
Etin içinde bombalı bubi tuzağı vardır. Kurt ısırınca bomba patlar! Ağır yaralanan hayvan ağacın dibine savrulur ve güçlükle başını kaldırıp bakar ki, tilki eti afiyetle yiyor:
“Ulan alçak tilki, hani sen oruçluydun?” diye bağırır.
Kurnaz tilki eti yemeye devam ederek cevap verir:
“Duymadın mı arkadaşım, top patladı oruç bozuldu!”
GÜNÜN SÖZÜ
Geçmişi değiştirmek mümkün değildir ama gelecek elinizdedir!
