Türkiye’de ilaç sıkıntısı son aylarda tehlikeli bir boyuta ulaştı. Kanserden tansiyona, diyabetten gribe kadar çok önemli hastalıklarda kullanılanlar da dahil yüzlerce ilaç eczanelerde ve depolarda bulunamıyor. Eczacılar, şubat ayında yapılacak zam öncesi firmaların depolara ilaç akışını kestiğini, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da suni bir kıtlık yaşandığını belirtiyor. Özellikle domuz gribi ve uyuz salgınının yaygınlaştığı bu dönemde vatandaş ilaç bulmak için ilçe ilçe dolaşıyor.

KUR KRİZİ VURDU

Sağlık Bakanlığı Fiyat Değerlendirme Komisyonu, her yılın ilk 45 gününde ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan dönemsel Euro kuru değerini güncelliyor. Bu nedenle özellikle enflasyonun arttığı, döviz kurlarının yükseldiği son yıllarda firmalar kasım ayı itibarıyla eczanelere ve depolara ilaç akışını yavaşlatmaya başladı. İlaçta yüzde 60 oranında dışa bağımlılık nedeniyle kurdaki dalgalanmalardan etkilenen firmalar zam beklentisi nedeniyle piyasaya vermeleri gereken ilaçları ellerinde tutuyor. 2018’de yaşanan kur krizi nedeniyle 2019 Şubat ayında ilaç fiyatlarını belirleyen kur değerini yüzde 26.4 oranı ile rekor zam yapıldı. Zammın ardından Euro kuru şirketler için 3.40 liradan sabitlendi. 2018’de ortalama Euro kuru ise 5.68 TL seviyesindeydi. 2019’da ise ortalama Euro kuru 6.35 seviyesindeydi. Bu yıl da en az yüzde 20 fiyat artışı bekleniyor.

Yılda bir kez şubat ayında ilaç fiyatlarında güncellemeye giden Sağlık Bakanlığı’nın bu uygulamasını eleştiren İstanbul Eczacı Odası Başkanı Eczacı Zafer Cenap Sarıalioğlu, “Her yıl şubat ayında zam yapılacağı bilindiği için tarih yaklaştıkça kasım, aralık, ocak aylarında ilaçlar yoka giriyor. Şubatta Euro kuru belirlenmesinin ardından zam oranı belli olunca ilaçların hepsi piyasaya çıkıyor. Zam oranından hemen sonra ilaç akışının başlaması aslında kıtlığın suni olduğunu gösteriyor” dedi.  Sağlık Bakanlığı’na yılda bir değil 3 ayda bir fiyat güncellemesi ile bu sıkıntıların aşılabileceğini önerdiklerini kaydeden Sarıalioğlu, kanser ilaçlarından diyabete, kalp sağlığı ilaçlarından ağrı kesicilere kadar tüm ilaç gruplarında sıkıntı yaşandığını, ihtiyacın çok daha altında ilaç bulunduğunu söyledi. Sarıalioğlu, şöyle devam etti:

[caption id="attachment_5574625" align="alignnone" width="456"] Zafer C. Sarıalioğlu[/caption]

SALGINLAR TETİKLEDİ

“İlaçta yüzde 60 oranında dışa bağımlıyız. Bundan kaynaklı dövizdeki oynamalar sıkıntıyı tetikliyor. Kanser ilaçlarının hepsi ithal. Hem enflasyon hem de dövizdeki oynamalar ithal ilaçta bizi sıkıntıya sokuyor. ”


Erken uyarı sistemi kurulmalı


Türk Eczacılar Birliği Başkanı Erdoğan Çolak, ilaçta kur ayarlaması döneminde arz-talep sorununun  yaşandığını gözlemlediklerini belirterek, “Daha önce 120 kalem ilacın teminiyle ilgili sorun yaşandığını ifade etmiştik. Bu sayı zam dönemi yani kur ayarlaması yaklaştıkça artıyor. Bunun önüne ilaç üretiminde planlama yaparak geçilebilir” dedi. Belçika’da uygulanan “kıtlık erken uyarı sistemi”nden bahseden Çolak, “Belçika’da daha geçen ay bir yasa kabul edildi. Yasaya göre, ilaç firmalarının üretim sıkıntısı yaşadığı ilaçları hemen bildirmesi gerekiyor. Depolar ilaç istediğinde en geç 3 gün içinde ilacı göndermekle sorumlu kılınıyor. Sağlık Bakanlığından beklentimiz bu tarz yasal düzenlemelerle bu sıkıntının ortadan kaldırılmasıdır” diye konuştu.