* İki ülke arasında ateşkes esas olarak o iki ülkeyi bağlar. Suriye’nin bu konuda kendini bağlayacak bir açıklamasını duymadık. Soçi Mutabakatı’ndan sonra Suriye’nin ‘Bu geçici bir düzenlemedir.
* İdlib’i geri alacağız’ dediği ve adım adım köyleri ve kasabaları ele geçirerek gözlem noktalarımızın çoğunu kuşattığı unutulmamalıdır.
* Çok sayıda askerimizin şehit olmasına yol açan eylemlerde Rusya’nın onayı var mıydı sorusu zihinlerde kalacaktır.
İDLİB'DE DURUM YENİDEN ŞEKİLLENECEK
ADANA MUTABAKATI’NA ATIF YOK
* Mutabakatta Suriye birliklerinin eski ateşkes çizgisine geri dönecekleri yolunda bir ifade yer almıyor. Bu sağlanamazsa gözlem noktalarımızın Suriye’nin denetimindeki toprakların ortasında birer ada gibi kalmaları nasıl önlenecektir?
* Bu ve benzeri sorular geleceğe yönelik kaygıların tamamen giderilemediğini gösteriyor. Daha önce gerek Rusya’nın gerek Türkiye’nin defalarca dile getirdikleri Adana Mutabakatı’na bu defa atıfta bulunulmaması dikkatten kaçmamıştır.
Türkiye’nin amacı çatışmayı bitirmekti
METE YARAR: İdlib’de sahanın stabil hale gelmesi gerekiyordu ve bunun için ateşkes ilanı önemliydi. Silahlı kuvvetler görevini yaptı, bu da diplomasinin önünü açtı. Ateşkesin kalıcı olup olmayacağını göreceğiz. Türkiye’nin isteği zaten Astana ve Soçi süreci ile oradaki çatışmayı ortadan kaldırmaktı.
M4’ün güvenli hale gelmesi göçü önler
İSMAİL HAKKI PEKİN: Türkiye’nin tezi yukarıda güvenlikli bölge olsun idi. M4 karayolu güvenli hale getirildi. M4 karayolunun güvenli hale getirilmesi de göçü önleyebilir. Bu sorunun çözümü Suriye’deki sorunun çözümüyle biter. Moskova’da alınabilecek en güzel sonucun alındığını düşünüyorum.
Radikallerle ilgili angajman önemli
ABDULLAH AĞAR: Bundan sonraki süreçte radikal örgütlerle ilgili angajmanların yönetimi büyük değer kazanmış durumda. Anlaşmanın en önemli konusu çatışmasızlık meselesi. Burası aynı zamanda Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı’na ait bir hat. Son derece kıymet taşıyor.