Sivrice merkezli Elazığ’da 24 Ocak 2020 yılında meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremde Elazığ’da 37 Malatya’da ise 4 kişi hayatını kaybetmişti. Depremin ardından evleri yıkılan veya ağır hasar gören vatandaşların mağduriyetinin giderilmesi için yapılan TOKİ konutları hak sahiplerine verilmeye devam ediliyor. Depremin en fazla etkilendiği mahallelerden biri olan Mustafapaşa Mahallesi'nde 1. etapta yapımı tamamlanan 350 konuttan 285'i için İl Özel İdaresi'nde kura çekimi yapıldı. Kuranın adaletsiz yapıldığını iddia eden depremzedeler haklarının verilmesini talep etti.

"HASARSIZ OLAN EVİMİ YIKTILAR ŞİMDİ DE 2+1 EV VERİYORLAR"

Hasarsız olan evinin plan bütünlüğü dolayısıyla yıkıldığını kaydeden Yıldız Çelik, kendilerine verilen sözün tutulmadığını ifade etti. Çelik, “160 metrekare hasarsız evimi  yıktılar. Şimdide bana 2+1 olan ve sokak arasında kalan bir evi verdiler. Ben, bu evi istemiyorum. 2+1 evi olanlara, 3+1 evlerden verdiler. Bana ise 2+1 olan evlerden verdiler. Böyle bir haksızlık olur mu? Ben bu haksızlığı kesinlikle kabul etmiyorum.

Metin Bulut böyle mi söz vermişti? Metin Bulut, ‘2+1 evi olana 2+1, 3+1 evi olana 3+1 ev verilecek’ dedi. Şimdi gelsin meydana… En kötü yer bana verildi. Çok mağdurum. İtirazımı yaptım. Hakkımızı istiyoruz.  Biz çok fakir insanlarız ev alacak paramız yok.  Bize 3+1 evlerden verecekler. Başka yolu yok” diye konuştu.



"VALİ YARDIMCISI BANA, 'BEĞENMİYORSANIZ SATARSINIZ' DEDİ"

Depremzedelere verilen sözlerin tutulmadığını belirten Zöhre Gergelmez, “Benim evim 140 metrekareydi. Hasarsızdı. Buna rağmen yıktılar. Benim, bir tek evim vardı. Başka da, bir şeyim yoktu. Depremin olduğu gün; Murat Kurum, ‘Evlerinizi güzel bir şekilde yapıp, size teslim edeceğim. Evi 3+1 olana 3+1, 2+1 olana 2+1 olan evlerden vereceğim’ dedi. Bugün ise, hasarsız, cadde üstünde ve 3+1 olan evime karşılık, bana sokak arasında, 2+1 olan  bir evi verdiler. Ben, bu evi kabul etmiyorum. Kaldı ki, bu evleri bize babalarının hayrına da vermiyorlar. Bizden para alacaklar.

Elazığ Valiliği’ne gittim. Aynı şeyleri, bizimle görüşen vali yardımcısına da anlattım.  Vali yardımcısı bana, ‘Beğenmiyorsanız, satarsınız’ dedi. Sen sat  paramı da getir ver dedim.  ‘Ben niye satayım’ dedi. Sen satamıyorsan, ben bu  daracık evi nasıl satacağım?  Bize verilen sözler böyle değildi. Bize verilen sözler yerine getirilsin” ifadelerini kullandı.



"VATANDAŞLARI MAĞDUR ETTİLER"

Depremzedeleri ziyaret eden bakanlar tarafından depremzedelerin mağdur edilmeyeceği söylenildiği ancak mağdur edildiğini belirten Ahmet Dündar ise şunları söyledi:

“Evlerimizi yıktıklarında üst düzey yetkililer ve bakanlar ‘vatandaşlarımızı hiçbir şekilde mağdur etmeyeceğiz’  dediler. ‘Evlerinizin yerine birebir aynı ölçülerde ve aynı konumda olan evlerden vereceğiz’ dediler. Bunu bizzat bakan Murat Kurum ifade etti.  Yaptıkları evler ahır gibi. Yaptıkları evler iyi değil. Vatandaşları mağdur ettiler. Benim evim, cadde üstündeydi. Beni tutup, çıkmaz sokağın olduğu bir etaba attılar.  Ben, evin metrekaresini önemsemiyorum. Benim evimi, yıktığı yerde verecek.
Kura çekimini yaparken, pandemi bahanesiyle, vatandaşları kura çekilen yere almadılar. Kendi kafalarına göre, kura çektiler. Ön cephede bulunan evleri, kendi yandaşlarına verdiler. Garibanları, arka sokaklara bakan cephelere attılar. Sen devlet olarak, bugün vatandaşının yanında olmazsan, ne zaman olacaksın?  Sen keşke, devlet olarak adam gibi ev yapsaydın da, 300 bin lira isteseydin. Ben, sayısız defa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gittim. Bana, ‘dilekçe yaz’ demekten başka bir cevap vermiyorlar. Dilekçemi yazdım. Bana, evimi eski yerinde verin. Nerede milletvekilleri, nerede bakan gelsinler bu evleri vatandaşa taahhüt ettikleri gibi teslim etsinler. Mustafapaşa Mahallesi’ne gerçekten çok büyük bir yanlış yaptılar.”

"BU EVLERİ BİZE LAYIK GÖRENLER GELSİNLER İKİ AY BU EVLERDE YAŞASINLAR"

Çekilen kuradan sadece 20 kişinin memnun olduğunu belirten depremzedelerde Mustafa Çelik ise, “24 Ocak 2020 depreminde, evimiz hasarsız olmasına rağmen yıktılar.  Evimiz 160 metrekareydi. Bize aynı parsel ve aynı katta  ev verileceği söylendi. Buna karşın; bize 2+1 olan ve sokak arasında kalan evlerden verdiler. Devlet büyüğümüz 3 çocuk yapın diyor, üç çocuk anne ve baba ile 5 kişi eder. Bir de büyük anne ve büyük baba ile  evin nüfusu en az 7 kişiye ulaşıyor. Elazığ’da ki, aile nüfusları da genellikle, 6 kişiden oluşmakta zaten. Devlet büyüğümüzün bu sözüne uyarak, üç çocuk yapan bir insan, 70 metrekarelik bu evlerde nasıl yaşayacak?  Bu evleri bize layık görenler, gelsinler, iki ay kendileri, bu evlerde yaşasınlar. Koridorlar 80 santimden oluşuyor. Bu koridorlardan, iki insanın aynı anda geçmesi imkansız. Yarın bir afet durumunda, bu binalarda izdiham yaşanacak. Şunu açıkça söylüyorum; çekilen 285 konut kurasından, sadece 20 kişi memnun.  250 insan mağdur oldu. Bu insanların mağduriyetinin giderilmesi için, verdikleri sözleri tutmalarını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

[old_news_related_template title="'Hep söylüyorum, bu iyi değil' diyen Prof. Dr. Naci Görür: Büyük deprem bekliyoruz" desc="4.3 büyüklüğündeki Bingöl depremini değerlendiren Prof. Dr. Naci Görür, 'Hep söylüyorum, bu iyi değil. Hem Yedisu hem de Göynük fayında büyük deprem bekliyoruz. Buralardaki yerleşim alanlarında kentsel/köysel dönüşümlere başlanmalı' görüşlerini paylaştı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/07/28/iecrop/gorur-dha-1_16_9_1627498998.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/iki-faya-dikkat-ceken-prof-dr-naci-gorur-buyuk-deprem-bekliyoruz-6562091/"]