TEMMUZ 1954... İsviçre, Bern... Yağmurlu, gri bir hava... Tribünlerde 64 bin seyirci var... 1954 Dünya Kupası finali başlamak üzere...

BU turnuvada Macarlar, grup maçında Almanları dağıtmış, 8-3 mağlup etmişlerdi. İkinci Dünya Savaşı’nın mağlubu Almanya toparlanmaya çalışıyordu. Finalde Macarlar favoriydi. Kupanın isim babası Jules Rimet, tribündeydi.

MAÇ başladı. Favori Macaristan, Almanya’ya nefes aldırmıyordu yine. 9 dakika içinde Almanlar kalelerinde 2 gol birden gördü. Yine fark geliyordu sanki. Ama 8 gol yenilen ilk maçtan farklı 5 oyuncu, teslim olmadı. Puşkaş ve Czibor’un gollerine, Morlock hemen cevap verdi. Bu kez Almanya, korkusuzca, şöhretler topluluğu Macaristan’ın kalesini ablukaya aldı. Rahn, beraberlik golünü attı.

İKİNCİ yarıda Macaristan kendine geldi ve tek kale oynamaya başladı. Alman kaleci Turek, kurtarışlarıyla tarih yazıyordu.

BİTİME 6 dakika kalmıştı. Yine Rahn ile Almanlar baskıdan kurtulup üçüncü golü attı. Almanya tarih yazmıştı.

BURAYA kadar, size bu unutulmaz maçın hikayesini yazdım. Ama bu maçın sonrası, Macar futbolu için sonun başlangıcı oldu. Macar siyasetçiler, oyuncularını vatan hainliği ile suçladılar. Halk sokaklara çıktı, milli takımlarına öfke kustu. Macaristan Milli Takımı 1 hafta Avusturya’da kalıp bu büyük öfkenin dinmesini bekledi. Kaleci Grosics, casusluk suçlamasıyla ülkesinde tutuklandı.

ALMANYA dünya futbolunda zirveye yükselirken, büyük bir futbol ekolü olan Macaristan, tarih sayfasından siliniyordu.