FUTBOL tarihine meraklı olanlar dışında kimse bilmeyebilir. 1970’li yıllarda, toprak çim karışımı sahasında çok iyi takımdı Giresunspor... Dün gece, stadı görünce çok sevindim. Mükemmel bir ortamda oynanıyordu maç... İyi maç bekliyordum, ilk 20 dakikada ortada hiçbir şey yoktu. Sonrası, beklenen oldu. Galatasaray, oyuna ağırlığını koydu. Gol, ben geliyorum sinyallerini verirken, Diagne, topu ağlara gönderdi.

Maçı seyrederken şuna karar verdim. İki takım arasında çok güç farkı var. Ve penaltı... Diagne, topa vurdu. Okan çıkardı. Bu an, maçın ilerleyen bölümlerinde Galatasaray’ı üzebilirdi. Golü atacaksın, maçı bitireceksin, felsefesini kaybedebilirsiniz, bir anda... Ama ‘VAR’ var artık... Hüsamettin, gördüğü kırmızı kartla Giresunspor’u bitirdi. Cicaldau, penaltı golüyle Galatasaray’ı rahatlattı. Yalnız şu kesin, kendisi bir Hagi değil! Ve olamayacak...

Ligin ilk haftasında, genç hakemleri gördüm. Stres yüklü maçlarda bu arkadaşlar görev yaparsa, ayağa kalkıp alkışlayacağım merkez hakem komitesini...

Dün gece, Galatasaray’da şu oyuncu çok iyi, bu oyuncu çok kötüydü demeyeceğim. Çünkü Giresunspor kayıptı. Şunu düşündüm. Öyle bir lig bizi bekliyor ki, aktörler ve figüranlar...

Marcao’nun Kerem’le tartışması, ardından kafa atıp, yumruklaması, tam bir rezalet oldu, bir anda... Marcao, giydiği formanın ve armanın farkında değil, galiba... Bence, derhal gerekenin yapılması lazım. Bu olayın sorumlusu, oyuncuların dışında Fatih Terim’dir. 2-0 önde oynayan takımda, böyle bir olay kabul edilemez. Giresun maçta önde olsa ya da maçı kazansa, Terim görevine devam edebilir miydi, sizce? Bence, hayır... Fatih Terim tartışılmalı artık... Oyuncuları birbirine giriyor. Nerede disiplin?