18 Mart’ta açılması planlanan 1915 Çanakkale Köprüsü, Hazine’ye yaratacağı milyarlarca liralık yükü ile dikkat çekiyor. Yap-işlet-devret modeli ile yapılan köprüden geçiş ücretinin KDV dahil 18 Euro’yu bulduğunu söyleyen İktisatçı Prof. Dr. Uğur Emek, verilen günlük geçiş garantisinin de 45 bin araç olduğunu vurgulayarak, bayram gibi dönemler dışında bu garantinin tutmasının imkansız olduğunu aktardı. Köprünün yıllık garanti ücretinin 380 milyon Euro, toplam verilen garantinin de 6 milyar Euro olduğunu kaydeden Emek, 1915 Çanakkale Köprüsü’nün Marmara’nın batısında yer aldığını, Marmara’nın doğusundaki Osmangazi Köprüsü’ne rakip olduğunu dile getirdi. Emek, “Osmangazi’de geçiş hedefine ulaşamıyorken bir de oraya rakip yaratıyorsun. İki köprü de İstanbul-İzmir Otoyolu’nda Balıkesir mevkiinde birleşiyor. İki köprüden de farklı bir yere gidildiği yok. Böyle bir şey olur mu” dedi.

85 BİN ARACA GARANTİ

Osmangazi Köprüsü’nden günlük araç geçiş garanti sayısının 40 bin olduğunu hatırlatan Emek, Çanakkale Köprüsü ile birlikte günlük toplam 85 bin araca garanti verildiğini ifade ederek, böyle bir trafiğin bulunmadığını vurguladı. 1915 Çanakkale Köprüsü’nden günlük geçiş ücretinin günümüz kurlarıyla 247 TL olduğunu dile getiren Emek, günlük garanti ücretinin de 12 milyon 330 bin TL’yi bulduğunu kaydetti. Bağlantı yollarıyla beraber bu rakamın 12 milyon 770 bin TL’ye ulaştığını anlatan Emek, bunların önemli rakamlar olduğunu ve Hazine’nin yükünün büyüdüğünü dile getirdi.

Prof. Dr. Uğur Emek

Ek bir liman ile feribot kuyruğu sorunu çözülürdü


Çanakkale’de yapılan köprüye en başından beri karşı olduğunu anlatan Prof. Dr. Uğur Emek, Çanakkale Boğazı’ndaki feribot kuyruklarının Avrupa’daki gurbetçilerin de gelmesiyle özellikle bayram dönemlerinde oluştuğunu belirterek, ek bir liman yatırımı ile bunun hafifletilebileceğini söyledi. Feribot kullananların Çanakkale esnafına ve ekonomisine de katkı verdiğini ifade eden Emek, “Türkiye’nin başka bir ihtiyacı mı yok. Bu kadar parayla okullar yapabilirsin. Halen 50-60 kişilik sınıflarda eğitim veriliyor. Kalabalık sınıflarda çocuk okutuluyor. Bu kaynaklar eğitime aktarılabilirdi” dedi.