CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, yaptığı yazılı açıklamada AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “…çok açık bir şey söyleyeceğim. Hazine’den 1 kuruş para çıkmayan böyle dev yatırımlar için kalkıp da kredi alsanız, bu kredinin faiz hesabını yapın. Bu faiz hesabı acaba nereye varır? Bu faiz hesaplamasını yaptığınız zaman ona, o yıl yapacağınız ödemeyi buluyor mu? Bulmaz. Biz bunların hesaplarını çok yaptık” sözlerini eleştirdi.

Erdoğan’ın (Kamu Özel İşbirliği)KÖİ projelerinin millete çıkan yükünü anlatmakta zorlandıkça yeni savrulmalar yaşadığını kaydeden Özel, şunları söyledi:

7 YILLI FATURA 25 MİLYAR DOLAR

“Erdoğan ‘milletin cebinden kuruş çıkmadan yapılıyor’ demişti, ama 2017-2021 döneminde ödenen 68.1 milyar TL’dir. Dolar karşılığı 10.2 milyar dolardır.  2022-2024 dönemi garanti ödemeleri için bütçede öngörülen ödenek, 142.9 Milyar TL’dir.

Hepsini toplarsak  2017-2024 dönemini faturası  TL olarak 211 Milyar TL, döviz cinsinden bugünkü kurla 24.8 milyar dolardır.  Bu tablo ortaya konulunca, Erdoğan, ‘Proje hizmete girdikten sonra sadece garanti miktarı ile gerçekleşme arasındaki farkın ödemesi yapılmaktadır’ diyerek,  küçültmeye çalışsa da bu yükü itiraf etti. Şimdi de müteahhitlerin faiz yükünü gündeme getiriyor.

KREDİNİN FAZİNİ MÜTEAHHİTLER DEĞİL MİLLET ÖDÜYOR

Birincisi, krediyi Hazine alsa özel sektörden daha ucuza alabilir.  Özel sektör daha yüksek maliyetle borçlanıyor ve ayrıca  uluslararası tahkim devreye sokuluyor. İkincisi, faiz yükü de müteahhitlerin değil milletin sırtındadır. Borç üstlenim anlaşmalarıyla müteahhitlerin kredilerinin kefili devlet yapılmıştır. Geçiş ücretleri ve garanti süreleri hesaplanırken, finansman maliyeti de bunun içine ekleniyor. Yani kredilerin anaparasını, masrafını, faizini, üzerine garantili karlar  da eklenerek ödeyen millettir.

Erdoğan kılıf arıyor ama mızrak çuvala sığmıyor. Çıkmış, KÖİ’ler için kullanılan kredilerin faizleri üzerinden müteahhitleri savunuyor. Erdoğan, müteahhitler, Hazine’den daha mı itibarlı, daha ucuza krediyi nasıl bulacak? Ayrıca bu kredilerin kefili devlet, anaparayı, faizi, masrafları ve üzerine karı ekleyerek ödeyen de millet. Geçse de ödüyor, geçmese de. Bir de ‘Ben ekonomistim, biz bunların hesaplarını çok yaptık’ diyor. Bu nasıl hesap? Bu hesap Erdoğan’ın ekonomist olmadığının kanıtı."

ENFLASYON ASGARİ ÜCRETİ EZDİ

Özel, asgari ücretin güncellenmesi tartışmalarında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in “Bugün gündemimizde böyle bir şey yok” ifadesini kullandığını anımsatarak, “Asgari ücrete zam yapıldığı günden bu yana enflasyon yüzde 32,3. Yapılan 1428 liranın, 1037 lirasını enflasyon yutmuş vaziyette. Enflasyon asgari ücreti ezmiş vaziyette. Nisan enflasyonu açıklandığında asgari ücrete yapılan zam havaya gitmiş olacak.Böyle bir senede, bir sene boyunca yeniden zam yapmamak, asgari ücretliyi ölüme, açlığa terk etmektir. En geç temmuz ayında ama gerekirse daha erken asgari ücret güncellenmeli ve asgari ücretlinin bu zararı telafi edilmelidir” ifadesini kullandı.

[old_news_related_template title="Erdoğan: Ben ekonomistim, Kılıçdaroğlu vergi memuru" desc="CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun yap-işlet-devret uygulamasının ülkeyi zarara uğrattığı değerlendirmesinin hatırlatılması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Biz bunların hesaplarını çok yaptık. O vergi memuru. Ama ben ekonomistim. Aramızdaki fark bu' dedi. Erdoğan üst yapı müteahhitlerinin bazı sıkıntılar yaşadığını ve bunları çözeceklerini söyledi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2022/03/31/iecrop/ikili_16_9_1648726258.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/erdogan-ben-ekonomistim-kilicdaroglu-vergi-memuru-7045571/"]