Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Bitez Mahallesi’nde geçen yıl Özelleştirme İdaresi tarafından 242 milyon TL'ye satışı yapılan ve imara açılan 29 dönümlük arazideki 1000’e yakın ağacın kesilmesi ve arazinin imara açılması nedeniyle CHP ilçe teşkilatı tarafından bugün “Adrese Teslim İmara Hayır” eylemi yapıldı.

KIR ÇİÇEKLERİ İLE KARŞILANDILAR

Eyleme CHP ilçe başkanı Halil Karahan ile birlikte CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel ile CHP Muğla Milletvekilleri Süleyman Girgin, Suat Özcan, Mürsel Alban, Burak Erbay, CHP İl Başkanı Adem Zeybekoğlu çevreciler ve Bodrumlu vatandaşlar katıldı. Yaklaşık 600 kişinin katıldığı eylemde "Adrese Teslim İmara Hayır” yazılı pankart açıldı. Sık sık "Hükümet İstifa" sloganları atıldı. Eylem yapılan alanda ilk konuşmayı ilçe başkanı Halil Karahan yaptı.

"TÜM İKTİDARLAR KORUDU AKP YANDAŞA SATTI"

Adı geçen hazine arazisinin 1986 yılında Bodrum’daki yerel yönetimin verdiği kararla sosyal donatı alanı, ağaçlandırılacak alan olarak planlara işlendiğini ve ağaçlandırıldığını belirten Karahan “Ta ki sıfırı tüketen iktidar, 2019 yılında verdiği kararla 20/40 imara açıldı. Burası hazine parseliydi alelacele AKP Genel Başkanının tek imzasıyla Özelleştirme Dairesine devroldu" dedi.

"BİRİLERİNİ ZENGİNLEŞTİRMEK İÇİN..."

Malatya milletvekili Veli Ağbaba, “Türkiye maalesef bir taraftan tarım arazileri ranta açılarak, tarım arazileri yok edilerek Türkiye tarımı yok ediliyor. Ardından hepiniz biliyorsunuz, Afrika’da toprak arıyorlar. Adeta Türkiye’ye ihanet edercesine toprak arıyorlar. Biz Türkiye’deki hem tarımın hem çevrenin korunması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda partimizin programı partimizin politikası çok net. Burada bir rant uğruna ortak alanları yok edilmek isteniyor. Birilerini zenginleştirmek için Bodrum yok edilmek isteniyor. Biz bu mücadelede sizin yanınızda olduğumuzu söylemek istiyorum. Umarım burası hem fiziksel anlamda hem siyasal anlamda çözülür. Burası sizin istediğiniz gibi 1980’li yıllarda alınan kararlar uygulanır" dedi.

"RANT UĞRUNA PEŞKEŞ ÇEKİYORLAR"

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise Bodrum’da sadece CHP’lilerin değil doğasını, çevresini seven, bu tip talanlara karşı, bu tip peşkeş çekmelere karşı birlikte duran önemli bir kitle olduğunu belirtti. Özel, şu ifadeleri kullandı;

*Onların sesini duyuyoruz. Burada yaşanan bir AK Parti klasiğidir. Adalet ve Kalkınma Partisi klasiğidir. 1980’lerden bugüne kadar hiçbir yönetimin tenezzül etmediği bir şeye tenezzül etmişlerdir. O zamanlar burada planlar yapılırken, elbetteki bir yapılaşmanın karşılığında doğayı, çevreyi korumak ve kamunun hakkını kollamak için sosyal donatı alanı ayrılmış.

*Orası mülkiyet sahiplerinin dışında kalan alan bütün kamunun mülkü. Burada en önemli sahiplik Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktır. Hatta bu dünyada yaşayan herhangi bir insan olarak gelip bu güzelliklerden istifade etmek isteyenlere ayrılmış anayasal güvence altında olan bir alan var.

*Siz orayı özelleştirme adı altında birilerine peşkeş çekmeye kalkarsanız bu ahlaken ayıplı bir durumdur ve siyaseten de bedelinin ödenmesi gereken bir durumdur. Burada hepimiz kamu adına, sizler adına hepimizin hakkını korumak adına sesimizi yükseltiyoruz.

*Adalet ve Kalkınma Partisine oy veren seçmenlere diyoruz ki, bakın sizin oy verdiğiniz parti onun genel başkanı, 40 yıldır korunan bir varlığa para uğruna, bakalım kime veriyorlar ne yapıyorlar, ama birilerine verdiği söz uğruna tek bir imzayla buradaki yeşillikleri, ağaçları, herkesin kullanacağı ortak alanları birisine peşkeş çekiyor.

"BU HEPİNİZDEN YAPILAN BİR HIRSIZLIKTIR, HEPİNİZE YAPILAN BİR HAKSIZLIKTIR"

*Bu hepinizden yapılan bir hırsızlıktır. Hepinize karşı yapılan bir haksızlıktır. Bu haksızlığa sadece muhalefet partilerinin, çevrecilerin, sivil inisiyatiflerin, sivil toplum örgütlerinin değil vicdanı olan herkesin karşı çıkması gerekmektedir.

*Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Yapılan iş özelleştirme adı altında yeşil alanı, ortak kullanım alanlarını, sosyal donatı alanlarını bir zengine, bir yandaşa peşkeş çekmektir. Bunu unutmayız. Bunun mutlaka hukuk önünde hesabı sorulacak.