2007’de AKP için sivil Anayasa metnini hazırlayan bilim kurulunda yer alan Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Serap Yazıcı, Cumhur İttifakı’nın oylarıyla kabul edilen Sansür Yasası’nın Anayasa, AİHM sözleşmesi başta olmak üzere birçok yönden hukuku aykırılıklar içerdiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Yasayı Meclis’e iade et” çağrısında bulunan Yazıcı, Sansür Yasası’yla ilgili vatandaşın karşı karşı kalacağı sorunları ‘politikyol’ isimli sitede şöyle açıkladı:

Prof. Dr. Serap Yazıcı


- TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarının gerçek dışı olduğunu belirtmek, mesela ENAG’ın yaptığı açıklamalar suç tanımının kapsamında yer alacaktır.

- Bir uzmanın tarım politikalarında hata yapıldığını belirtmesi, süt üreticilerinin artan girdi fiyatları karşısında üretimden vazgeçeceklerini, hayvanlarını kesime göndereceklerini vurgulaması suç olarak değerlendirilebilecektir.

- Bir iktisatçının, bir politikacının, bir sendikacının asgari ücrete yapılan artışa rağmen satın alma gücünün hızla düştüğünü vurgulaması, nüfusun geniş bir kesiminin açlık ve yoksulluk sınırında yaşadığını belirtmesi, çocukların sağlıklı beslenemediklerini; böylece gelecek kuşakların ciddi sağlık sorunlarıyla uğraşmaya mahkum olduklarını vurgulaması
suç olacaktır.

BM: İfade özgürlüğü kısıtlanacak


Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, kamuoyunda ‘sansür yasası’ olarak nitelendirilen ‘Dezenformasyon Yasası’nın kabul edilmesinden kaygı duyulduğunu belirterek, yasanın ülkede ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı düzenlemeler içerdiğine dikkat çekti. Sözcü Marta Hurtado yeni düzenlemelerin “keyfi, sübjektif yorumlama ve suistimal” için ciddi boyutta imkan yarattığı değerlendirmesinde bulundu. “Türkiye’yi, uluslararası hukukun garantisi altındaki ifade özgürlüğüne tam saygı göstermeye çağırıyoruz” ifadesine yer verdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı AKP’li vekili yalanladı


AKP Kahramanmaraş Milletvekili Ahmet Özdemir, Meclis Genel Kurulu’ndaki ‘sansür yasası’ görüşmeleri sırasında, tasarıyı ABD’li ilgililerle görüştüklerini ve bu kişilerin kendilerine “Bizim dezenformasyon yasamızla sizin yasanız bire bir örtüşüyor” dediklerini aktardı.

Ahmet Özdemir


BU BİR DEZENFORMASYON

ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir sözcü ise Ahmet Özdemir’in iddiasını yalanladı. VOA’nın haberine göre sözcü, ABD’de de benzer yasaların olduğu iddialarını yalanlayarak Türk basınında geçen bu ifadeleri ‘dezenformasyon’ olarak tanımladı. Sözcü, yasanın ifade özgürlüğü üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğini belirterek, “Tartışma ortamını kısıtlayabilir, sansür ve otosansürü arttırabilir ve internet kullanıcılarının gizliliğini tehlikeye atılabilir” diye konuştu.

AKP’li Ünal: Suç olması için 5 şartı taşıyacak


AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, sansür yasası kapsamında suçun teşekkülü için beş maddenin, beşinin de varlığı aranacağını kaydetti. Koşulları şöyle sıralandı:

M. Ünal


“Yayılan haber gerçek olmayacak. Ülkenin güvenliği ve kamu sağlığı ile ilgili gerçekdışı haber olacak. Halk arasında panik ve endişe oluşturma kastı taşıyacak. Kamu barışını bozmaya elverişli olacak. Bunlar aleni yapılacak.”

İngiliz Daily Star haber sitesinin anketi büyük yankı uyandırdı.

İngiltere’den bir basın özgürlüğü örneği...


Hangisi daha uzun dayanır Başbakan mı, marul mu?


Türkiye günlerdir sansür yasasını konuşurken, İngiltere’den gelen bir haber, batıda fikir özgürlüğünün sınırlarını ortaya koydu. Bir süredir ekonomi konusunda açıklamaları nedeniyle basının hedefi haline gelen İngiltere Başbakanı Liz Truss, bir bulvar gazetesi tarafından ilginç bir yarışın tarafı haline getirildi. İngiliz Daily Star haber sitesi, Truss’un fotoğrafının yanına bir marulu koyarak canlı yayın açtı. Okuyucularına, başbakanın sebze çürümeden önce işini kaybedeceğini düşünüp düşünmediklerini sordu. İlk 5 saatte 50 binden fazla beğeni toplayan yayın hakkındaki paylaşımda “Hangisi daha uzun süre dayanır” diye soruldu.