Biliyorsunuz AKP’li bazı isimler çok kıymetli. Memlekete öyle büyük yararları geçiyor olmalı ki, kamu sermayeli şirketlerden iki, üç maaş ödeniyor.

Yoksulluk derinleşirken, bu uygulamaya halktan tepki gelmesi kaçınılmaz. Fakat yiğidi öldürüp hakkını verelim: Bu politika, AKP icadı değil. Muhabirlik yıllarımda, seçim kaybetmiş ANAP’lı, DYP’li sayısız ismin “siyasi vefa” gereği Kamu İktisadi Teşebbüsleri’ne (KİT) getirilme haberlerini yapmıştık. Hatta o yıllarda “arpalık” diye kaba bir tabir de kullanılırdı.

★★★

Uygulama AKP döneminde zirve yaptı. Nasıl yapmasın... İktidar süresi 20 yıl. Kadrolar genişledi. Şirketlerdeki “huzur hakkı” sistemi üzerinden dağıtılan bu ödüller için kamudaki kapasite yetmemeye başladı. Uygulama kamu payı olmayan şirketlere de uzandı.

Mesela Kardemir. Büyük Atatürk’ün ulusal sanayi hedefinin önemli bir adımı olarak kurulan Kardemir 1995 yılında özelleştirilmişti. “1 lira” karşılığında hisseleri işçilere, emeklilere, Karabük halkı, esnaf ve sanayicilerine devredildi. Sonrasında sermaye kompozisyonu değişti.

HUZUR HAKKI 39.5 BİN TL

Kardemir’de bugün kamu payı bulunmuyor. Ancak yönetiminde 10 aydır bir eski bakan var. Zehra Zümrüt Selçuk. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet eski bakanı Selçuk, Kardemir’de ayda bir kez yapılan yönetim kurulu toplantıları için 39 bin 425 TL huzur hakkı alıyor. Selçuk bu göreve Türk Ticaret Kanunu’nun üyelik boşalması maddesine göre kalan süreyi tamamlamak üzere getirilmişti. Yasaya göre yönetim kurulu, böyle bir durumda yeni üyeyi geçici olarak seçip, ilk genel kurulda da onaya sunuyor.

Normal koşullarda Kardemir gibi bir şirketin, yönetimine alacağı kişinin; demir çelik, sanayi ya da işletme alanında deneyimli olması beklenir. Ama kimin “seçileceği” yukarıdan dikte edilmişse, şirket yönetimleri sanki özgür iradeleriyle seçmiş gibi istenen ismi yönetime getirir.

Eski Bakan Selçuk’un Kardemir yönetimine bu şekilde getirildiği, sermaye piyasası kulislerinde biliniyor.



YABANCILAR İSTEMEDİ

Geçen Cuma Kardemir’in Olağan Genel Kurulu vardı. Selçuk’un yönetim kurulu üyeliği genel kurul oyuna sunuldu, yüzde 51.77 ile geçti. Yani aslında zorlukla... O sıra salonda fiziki olarak bulunan hissedarlar kabul oyu kullandı (kullanmasalar ne olabileceği konusunda fikir yürütmek mümkün) ama Genel Kurul’a elektronik katılım da sağlanmıştı.

Ağırlık olarak yabancı fonların bulunduğu 174.735.468,977 lot hisse, Selçuk için ret oyu kullandı.

Bu sonuç, yabancı yatırımcının hisse sahibi oldukları şirketlerde partili, siyasi bir ismin yönetici olmasını istemedikleri biçiminde yorumlanıyor. Ama ne gam. Bakan Selçuk, 39 bin 425 TL huzur hakkını Kasım 2023’e kadar almayı sürdürecek.

“Beşli çete” yerine öneriler


AKP Meclis’e yeni bir torba kanun teklifi sundu. Teklifteki bir madde ile şirketler aleyhine haber yapan gazetecilere 3 yıl hapis cezası verilmesi öngörülüyor. Bazı haberlere bakarsanız, maddedeki “şirketler” ile, muhalefetin “beşli çete” diye andığı büyük inşaat şirketleri kastedilmiş. Ama teklifi incelediğinizde pek öyle görünmüyor. Kastedilen şirketlerin, inşaat değil bankalarla çalışan tasarruf esaslı finansman şirketleri olduğu anlaşılıyor.

Yine de bu ceza maddesinin “beşli çete” için geldiği bilgisi öyle hızlı yayıldı ki, “Ekşi Sözlük”te başlık açıldı. Sözlük yazarları, “beşli çete” ifadesinin yasaklanması halinde hangi deyimler kullanılabilir diye kafa yormuş. Ortaya eğlenceli sonuçlar çıkmış. Birkaçını paylaşıyorum:

“Beşsiz çete, besili çete, cash’li çete (*) 3+2’li çete, beşibiryerde, maskeli beşler, onbeşli çete, kök 25’li çete, malum beşli.”

(*) cash’li çete: Bu öneride kelime oyunu var. İngilizce sözcüğün okunuşu keş. “Cash” de nakit anlamına geliyor. Keşli yani nakit çete.

Kamu Özel İşbirliği isimli “terminatör”




- Zafer Havalimanı için Eskişehir Hasan Polatkan Havalimanı

- İstanbul Havalimanı için Atatürk Havalimanı,

- Çanakkale Köprüsü için feribot seferleri

- Ankara Şehir Hastanesi için, Numune, Yüksek İhtisas, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastaneleri

- Eskişehir Şehir Hastanesi için Eskişehir Devlet Hastanesi,

- Mersin Şehir Hastanesi için Mersin Devlet Hastanesi

Kapatılıyor, kırılıyor, taşınıyor, sefer azaltılıyor. AKP bunu yapıyor çünkü Kamu Özel İşbirliği modeliyle inşa ettirdiği garantili projelere gelir aksın diye. Sonra gelsin dış mihraklar, yabancıların saldırısı hamaseti. İnanan çok nasılsa.