Rakamlar üzerinden algı operasyonu yapmakta üstümüze yok! Siyasetçisinden bürokratına, federasyon ve kulüp yöneticisinden antrenörüne sporun içindeki herkes, tribünlere oynamak için rakamları kullanıyor. Son örnek, Akdeniz Oyunları.

Balkan şampiyonalarının bir üstü... Diğer ülkeler, gelecek vaat eden gençlerini, yıldız olmayan sporcularını veya sakatlıktan çıkmış, form tutmak isteyen deneyimli isimlerini gönderirken biz tam kadro; madalya aldık diye seviniyoruz!

Kırkpınar, Wimbledon, Fransa Turu, Formula 1 varken, Akdeniz Oyunları'nı izleyen var mı?

Ons Jabeur teniste tarih yazıp Tunus'u dünyaya tanıtırken, ülkesinin Akdeniz Oyunları şampiyonları Mouna Beji ile Asma Belli tanınıyor mu?

FIBA'nın 3x3 dışında takım gönderilmesine izin vermediği, voleybolun B veya C takım seviyesinde temsil edildiği bir organizasyon bu.

İşin özeti şu: Asıl dikkate alınması gereken rakamlar başka şey anlatıyor. En önemli iki olimpik branştan örnek vereyim:

Akdeniz'de 7'si altın 15 madalya aldığımız atletizmde son olimpiyat ve dünya şampiyonasındaki madalya sayımız 0 (Yazıyla sıfır). Son kıta şampiyonasında 1'i altın 5 madalya aldık.

Akdeniz'de 5'i altın 19 madalya aldığımız yüzmede son olimpiyat, dünya ve kıta şampiyonasındaki madalya sayımız 0 (Yazıyla sıfır). En büyük iki organizasyonda final bile göremedik. 25 Haziran'a kadar Budapeşte'de dünyanın en iyileri ile yarışırken yarı finalden ötesini göremeyen yüzücülerimiz, 2 hafta sonra Oran'da zirve yaptı!

Son olimpiyatta (Kosova, Katar, İsrail, Uganda kadar) sadece 2 altın, toplam 13 madalya ile genel klasmanda 35. olabildik. Akdeniz'de (güreşte Taha ve Rıza hariç, olimpik branşlarda) tam kadro 41'i altın 102 madalya aldık, İtalya'nın yedeklerine geçildik. İkisi için de "Sporda tarih yazıyoruz" dediler!

Sizi bilmem. Benim için gerçek başarı ölçüsü, atletizm ve yüzmede bu ay ve ağustosta düzenlenecek dünya ve Avrupa şampiyonaları... Sporumuzun gerçek seviyesi belli olacak.

Önümüzde bir de İslami Dayanışma Oyunları var. Oradaki madalyalara kim, ne kadar sevinecek, onu da göreceğiz.

Son sözüm "Şu kadar sporcu gönderdik" diye övünenlere: Göğsünde Ay-Yıldız olan sporcu için başarı, katılmak değil; olimpiyat ve dünya şampiyonalarında kazanmaktır. En önemli propaganda ve tanıtım araçlarından biri olan sporda büyüklüğün ölçüsü budur. Rakamlar üzerinden yürütülen algı operasyonları, Türk sporunu kurtarmaz!