TOGG, Türkiye’nin arabası... İyidir, güzeldir... Ufuk açar... O kadar...

İlk modelinin satışa sunulacağı Mart 2023’e kadar yapılan toplam yatırım 1.8 milyar Euro’yu bulacak. 15 yıl sonunda ise toplam yatırım tutarı 3.5 milyar Euro’ya kadar çıkacak.

Alman Volkswagen’in elektrikli araç üretimi ve otonom sürüş teknolojilerine 2025’e kadar ayırdığı kaynak 73 milyar Euro...

Gidip de karşılaştırma yapmak ayıp olur haliyle...

★★★

Tamam, parayı betona gömeceklerine otomobil üretsinler hiç değilse... İyi de mantık hatası var sistemde...

İktidar partisinin seçim vaadi olarak işe başlanmış, tanıtımı, temel atması, üretimi, satışı bir siyasi partinin tekeline bırakılmış otomobil fabrikasının gelecekte yaşaması mümkün mü?



★★★

Seri üretimin başladığı söyleniyor ancak bunun doğru olmadığını hepimiz biliyoruz. Kısmetse yakında başlar o da... Hayırlısıyla testleri bir tamamlansa...

Zira TOGG’un internet sitesine girin bakın... Otomobilin hangi paketinde neler var? Ne gibi teknolojiler kullanılmış? Teknik özellikleri yazıyor mu? Hiçbiri yok! Yine de herkesin fikri var!

★★★

İhracat yapılacak mı? Sanmıyorum. İhracat yapacaksan dünya çapında distribütör, servis ve bayi ağı kuracaksın. Zarar ederlerse kapatmasınlar diye destek atacaksın. Kolay mı sandın?

Örnekleri var. Bu işin kralı Çin’in yanı sıra Hindistan ve Rusya da global otomobil üretmeyi denedi. Devlet sübvanse etti. Dünya pazarlarında hiçbir başarı sağlayamadılar.

★★★

Çin ve Hindistan 1.5 milyar kişilik nüfuslarına dayanarak iç pazarlarına kapandılar. Bizim o kadar büyük bir nüfusumuz da onlardan daha iyi teknolojimiz ve daha ucuza üretecek halimiz de yok!

Lobini ismini duydunuz mu? Yıllardır Brezilya üretiyor. Mastretta markasıyla Meksika da kendi ürettiği otomobil markası olan ülkeler arasında yer alıyor. Malezya, ChPeroduaery ve Proton adlı, üretimini kendisinin yaptığı 2 otomobil markasına sahip.

★★★

İran, kendi otomobil markaları Iran Khodro, Pars ve Saipa... Madagaskar tarafından üretilen Karenjy, ülkenin kendi üretimini yaptığı otomobil markası olma özelliğini taşıyor. Onlarca ülke ve onların ürettiği otomobilleri sayarım size...

Ukrayna kendi ürettiği ZAZ adında bir otomobil markasına sahip. Tunus’un Wallyscar adında bir otomobil markası var. Luxgen, Tayvan’ın kendi ürettiği otomobil markası olma özelliğini taşıyor.

★★★

Hangilerini duydunuz? İşte bizimki de onlardan biri... Tek farkı üretince Türkiye’nin dünya lideri olacağını ileri sürmeleri!

Gençler karar vermişler bize hayırlı olsun demek düşer. Yine de siyasi parti fabrikası gibi görünmeseydi daha iyiydi... Bu haliyle AKP sonrasında kâr edip yaşama şansı yok gibi...

Cebimizden beş kuruş çıkmadan!


Yap-İşlet-Devret... Diğer adıyla KÖİ’ler... Yani Kamu Özel İşbirliği...

Açıklamalara göre 2022 Ocak ayına kadar sözleşmesi imzalanan Kamu Özel İş Birliği projelerinin sayısı 262, proje tutarı 88.5 milyar dolar...

Dolar yükseldikçe ödemeler de artıyor Türk Lirası bazında... Ayrıca Amerika’nın enflasyonu da ekleniyor faturaya... Yani dış borcumuz şu kadar demek yetmiyor bir de bunların ödenmesi gerekiyor.



★★★

Ulaştırma yatırımları bu tutar içinde 52.6 milyar dolarla ilk sırada yer alırken, 19.9 milyar dolarla enerji, 11.9 milyar dolarla sağlık sektörü yatırımları sıralanıyor.

Şu ana kadar sözleşmesi imzalanan KÖİ projelerinin 241’i işletmeye alınırken, 21 projenin yapımı sürüyor.

Programdaki rakamlara göre, 2023’te KÖİ kapsamındaki otoyol, köprü, hastane vb. projelerin garanti ödemelerine 102 milyar TL, faiz ödemelerine 565.6 milyar TL ayrılacak. Toplam 667.6 milyar TL ödenecek.

Bütçeye göre döviz fiyatları fırlamazsa, mesela 2023 yılı ortalaması hedeflendiği gibi dolar 21 lira 50 kuruşta kalırsa “Cebimizden beş kuruş çıkmadan bunları yaptırıyoruz” diye anlatırken buyurun size ödeyeceğimiz para...

Gıda fiyatlarında dur durak yok!


Geliri düşen kişi harcamalarını temel ihtiyaçlarına yoğunlaştırır. En temel ihtiyaç gıdadır... Gıdadaki enflasyon düşmediği sürece gerisi hikayedir.

Maalesef gıda fiyatlarının kabus gibi yükselişi devam edecek. Neden? Tarımın temel girdisi olan gübre, ilaç gibi toprak geliştiricilerdeki yıllık enflasyonun yüzde 200’ün üzerinde...

★★★

Bu durum üreticinin gübre kullanımını azaltmasına ya da tümüyle vazgeçmesine zemin yaratıyor haliyle... Hasat miktarı geriliyor, ürün açığı büyüyor. Buna paralel olarak pazarlara, marketlere lojistikte büyük artışlar söz konusu... Ürünün azalması fiyatların yükselmesini beraberinde getiriyor.

Üretilen ürün 85 milyon nüfusa yetmiyor. Üzerine ülkeye yerleşen sayıları 13 milyonu geçen Suriyeli ve bilumum mülteciyi besleyemiyor. Turistleri de sayarsak günde 100 milyondan fazla kişiye yemek çıkartmak gerekiyor.

Sahi yıllardır ne yapıldı? Fiyatlar artmasın, vatandaş hayıflanmasın diye ithalatın önü açıldı. Çiftçi ürettiğini zararına sattı. Para kazanamadı. Tarlayı ekemedi. Çocukları kente gitti. AVM’lerde işe girdi. Şimdi çekiyoruz ceremesini...