Türkiye yeni bir tanımlamayla tanıştı. Hazine ve Maliye Bakanı Nebati “Ekonomi rakam değil Erdoğan’ın verdiği güvendir” diye tarif etti iktisat kavramını...

İyi de bu durumda Erdoğan, “Benim alanım ekonomi” deyince, Erdoğan’ın alanı kendi verdiği güven mi oluyor? İyiymiş... Ben yıllarca Erdoğan’ın verdiği güveni mi okudum? Kötüymüş...

★★★

Zaten ekonomi rakam değildir de, ekonomi dünyası temelden sarsıldı bu tespit ile... Ekonominin bundan haberi var mıydı? En son “faiz sebep, enflasyon sonuçtur” dediği için araları biraz açıktı. Nitekim “Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapacağım” deyip kendisini Allah’a havale etmişti.

★★★

Sokaktan geçen bir vatandaş bu yorumları yapsa ekonomi bilmiyor kapasitesi bu kadar deyip geçersin. Lakin bu yorumu yapan ülkenin ekonomiden sorumlu bakanı! O güvenle et, süt, yumurta, ekmek alınamıyor maalesef... Yine de şansını denemek istiyorsan markete gidip bir teklif et...

Ya da bankadan kredi iste, teminat olarak “güven ona” de... Ne cevap vereceklerini deneyimle...

★★★

Nitekim ekonominin iyi gitmediği, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’nin notunu çöp seviyesine indirdiği sır değil... Keşke böyle bir tarif yapmasaydı Nebati... Ters anlaşılabilirdi.

Adeta “bir ülke nasıl yönetilemez” konusunda kitap yazıyorlar. Gelecek nesiller okusun ders olsun diye... İş bilmek nedir? Kriz nasıl yönetilir? Liyakat gerekli midir? Bilgi düzeyi neden önemlidir?

Artık nasıl bir yetenek, kalibre, vizyon ve düşünce çölünün ortasında düştülerse eşe dosta stratejik görevleri yükleyip idare etme çabasındalar.

Yoksa umudunu kesti de farklı biçimde “sorumlu ben değilim, sorumlu Erdoğan’dır” deyip hikayeyi mi özetliyor. Gerçi bizzat kendisi televizyonda, “Amerikan Merkez Bankası kamunun değil ki, 5 tane ailenin...” diyerek bilim kurguya ilgisi olduğunu belli etmişti.

Acaba diyorum küçük bir ihtimal de olsa “Amerika’yı bile 5 aile yönetiyorken bizde ekonomi bir kişi” diye laf çakmış olabilir mi? Çok ince görmüştür belki...

★★★

Bazıları ciddi ciddi bir plan bir programları var ona göre taktik uyguluyorlar sanıyor. Yok öyle bir şey! Ülke bilimin uzağında enteresan teorilerle yönetiliyor.

Haliyle bu saatten sonra gidip de kimse ne denilse pek şaşırmıyor.

Peki, sunucu “Bu makama ekonomiden çok iyi anladığınız için mi getirildiniz?” diye sorsa, ne cevap verecekti acaba? Karşıma çıksa ilk soracağım soru bu olurdu hilafsızca...

Kendisi o koltuğa oturduktan sonra geldiğimiz yer burası... Her şey daha pahalı... İnsanlar daha fakir... Yazık değil mi bize? Koca ekonomiyi bağlamışın tek kişiye duyulan güvene!