Ahmet Ağaoğlu ile ilk tanışmam 11 Kasım 2016’daydı. O zaman Golf Federasyonu Başkanı olarak, Antalya Belek’te ülkemizdeki en önemli
golf organizasyonu için yoğun mesaideydi. Kendisiyle eski bir Trabzonspor yöneticisi olması ve takımın kötü günler geçirmesi üzerine
bir röportaj yapmak istedim, kırmadı. Trabzonspor’u konuşmaya başladıkça başkanın gözlerinden alevler fışkırıyordu. Golfün o naif etkisi bir anda gitmişti.

“Bunların yaptığı hataları köşe başındaki bakkal Hüseyin bile yapmaz” lafı da gazetemizde manşet olmuştu. Ben o gün Ahmet Ağaoğlu’nun Trabzonspor’la yarım kalan bir hikayesi olduğunu anlamıştım. Beklediğim gibi de oldu ve Nisan 2018’de başkanlık koltuğuna oturdu.

ASLINDA ateşten gömlek giymişti. Kulüp borç batağındaydı, ödeme sıkıntıları nedeniyle FIFA’daki dosyalar dağ olmuştu. 2010-11 travması nedeniyle camia bölünmüş, psikolojik olarak da yıkıktı. Takım üç büyüklerle rekabetin çok uzağında kalmıştı. Her sene neredeyse şampiyondan 20 puan fark yiyen, sıradan bir Anadolu kulübüne dönen bir Trabzon tablosu ortaya çıkmıştı. Açık konuşalım böyle bir ortamda Trabzonspor’a başkan olmak akıllı adamın yapacağı bir iş de değildi. Risk büyüktü. Zaten tablo iyi olsa bu işin talibi de çok olurdu.

Ama Ahmet Ağaoğlu’nu başkalarından ayıran çok önemli özellikler vardı. Sorun çözme becerisi yüksekti, insan ilişkileri kuvvetliydi ve yönetim kabiliyeti üst düzeydi. Planına, programına inanıyor, transferleri menajerlere bırakmıyor, kül yutmuyor ve camianın dinamiklerini harekete geçireceğine inanıyordu. Öyle de yaptı. Asla popülist değildi, yapamayacağı sözler vermedi, aklı hep ön planda tuttu. “Bu işler parayla olsa Muharrem Usta takımı şampiyon yapardı” demişti.

ÖZ kaynağa dönüş yaptı, ekonomik disiplinden asla taviz vermedi. Oyuncu maaş skalası belliydi, onun üzerine kimseyi çıkarmadı. Sosa ve Novak’ı takımın yıldızlarıyken yolladı. Yusuf Yazıcı ve Sörloth transferlerinden 30 milyon Euro kazandı. Dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir transfer hamlesiyle kiralık Sörloth’tan 11 milyon Euro para kazanmak Ahmet Ağaoğlu’nun yapacağı bir şeydi zaten.

Camiayı toparladı, şampiyonluğa inandırdı, kulüp iletişimini mükemmel kullandı. Kabul edelim Trabzon siyasette, bürokraside ve iş dünyasında çok güçlü. Ama unutulmasın ki 20 yıldır çok güçlü. Sadece bu güçle olsaydı şampiyonluk için 38 yıl beklenmezdi.

Trabzonspor'un 17 milyon Euro’luk bir maaş bütçesiyle şampiyon olduğunu da unutmamak lazım. Bir tek Visca transferi için 5 milyon Euro
bonservis ödendi. O da Avcı’ya şampiyonluk hediyesi olarak görüldü. Eminim ki Ağaoğlu o 5 milyon Euro için 5 gece uyumamıştır.

Kısacası Ahmet Ağaoğlu, aklı ön plana koyarak, çok transfer yapanın, büyük para harcayanın değil, doğru planlama yapanın, doğru strateji ve vizyon koyanın başarılı olabileceğini gösterdi. Mütevazı olmasına hiç gerek yok. Bu şampiyonluk onun eseri.