Eğitim-İş ve Birleşik Emekliler Sendikalarına bağlı öğretmenler ve emekliler 'vergide adalet' çağrısıyla sokağa çıktı.

Emekli ve öğretmenlerin hükümete çağrıda bulunduğu kentlerden biri de Bilecik'ti. Bozüyük İlçesi Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen sendika üyeleri adına açıklama yapan Eğitim-İş Sendikası Başkanı Semah Açıkel, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları ve vergilendirme üzerinden hükümete yönelik yaptığı eleştirilerde şunları dile getirdi:

“TÜİK UTANMASA 'BU ÜLKEDE ENFLASYON YOK' DİYECEK”

“Ülkemizdeki ekonomik krizi açlığı yoksulluğu ve enflasyonu yok sayan iktidar ve TÜİK utanmasa bu ülkede enflasyon yok diyecek. TÜİK’in sahte enflasyon oranı ve Sarayın lütfuyla memura, emekliye verilen yüzde 30 zamma karşı ‘İnsanca yaşayacak ücret ve vergide adalet için’ buradayız. Yandaş müteahhitlerin, ihale vurguncularının vergi borçları düzenli olarak silinip kamu bankaları onlar için seferber ediliyorken emekçiler sefalete sürüklenmiştir.

Kamu emekçilerini, emeklileri ve yurttaşları açlığa mahkûm eden sahte enflasyon oranını da yapılan yüzde 30 zammı da kabul etmiyoruz. Ülkemizde özellikle ücretler üzerindeki mali yüke bakıldığında adaletli bir vergi uygulamasından bahsetmek zordur.

Oysaki, verginin ülkede yaşayan insanların gelirlerine, mali güçlerine göre adaletli bir şekilde dağıtılması devletin asli görevidir. Ülkemizde TÜİK verileri dikkate alındığında devletin topladığı gelir vergisinin en büyük oranı, kaynaktan kesilen yani ücretli çalışanlardan kesilen vergilerden oluşmaktadır.

Çalışanların ödemenin yapıldığı ayda geçerli olan asgari ücret tutarı olan 5.500 lirası vergiden istisna sayılmaktadır. Asgari ücret tutarının ülkemizde açlık sınırının altında kalması nedeniyle bu istisna tutarı kamu çalışanlarının beklentilerine cevap verememektedir. Öyle ki, bu istisnaya rağmen kamu çalışanları genel olarak haziran, temmuz aylarında yüzde 20'lik ve yüzde 27'lik vergi dilimlerine girmekte, böylece daha fazla vergi ödemektedir.

Öğretmen olarak görev yapan çalışanlarımız ise aynı ayda yapılan ikinci ödeme olan ek ders ücretlerinin neredeyse tamamı üzerinden gelir vergisi kesintisine maruz kalmaktadır.

Bu nedenlerle; Kamu çalışanlarının en düşük maaşının yoksulluk sınırının üzerinde belirlenmesini, kamu çalışanlarından Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile atananlar hariç, ücretli çalışan tüm emekçiler için maaş, ücretin gelir vergisi istisnasından kalan tutarı için gelir vergisinin yüzde 15 ile sabitlenmesini, sözleşmeli çalışanların bir an önce koşulsuz olarak kadroya geçirilmesi ve böylece üzerlerindeki sözleşmeli olmalarından kaynaklı vergi yükünün azaltılmasını, zorunlu temel gıda ve tüketim maddeleri üzerindeki ağır vergi yükünün telafi edilmesini, ülkemizde servet vergilerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasını; emekçiler, emekliler, kamu emekçileri, kamu çalışanları olarak talep ediyoruz.”