Uzun yıllar azap çektirilen, ıstırap içinde kıvrandırılan EYT’lilere (Emeklilikte Yaşa Takılanlara) haklarının teslim edilmesinden de anlıyoruz ki, ülkede vatandaşın hayrına ne yapılıyorsa ‘Altılı Masa’nın kurucusu Kemal Kılıçdaroğlu’ndan kopya çekilerek yapılıyor.

Kılıçdaroğlu, Emeklilikte Yaşa Takılanlara yapılan eziyetin son bulması için çağrıda bulunmasa, “Biz iktidara gelince bu sorunu çözeceğiz.” diye Saray’ı sıkıştırmasa EYT’lilerin sorunu çözülür müydü? Milyonlarca emekli bayramlarda ikramiye alabilir miydi?

★★★

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 yılında EYT’lilerin tüm umutlarını yıkan bir konuşma yaparak şöyle demişti:

“Tutturmuşlar erken emeklilik... İskandinav ülkelerinin hepsi bu sistemle battı. Ve bizim ülkenin başına da bu erken emekliliği dolayanlar maalesef bunun bedelini ödeyecekler ve ödediler...

Neden erken emeklilik? Bırakalım ne zaman emekli olması gerekiyorsa o zaman olsun ve parasını da en güzel şekilde alsın...

Bu hesap kötü hesaptır, şer bir hesaptır, zararlı bir hesaptır.

Biz bunu politik hesaplarla yapmayız ve yapmayacağız da...

Arkadaşlarıma söylüyorum: Beni bu yola asla teşvik etmeyin. Milletimin faydası neredeyse ona varım. Milletimin ve ülkemin zararına olan şeye asla yokum. Seçim kaybetsek de yokum!” (Cumhurbaşkanı Erdoğan -2019)

★★★

Peki sonuçta ne oldu?

Aradan geçen 3 yılda EYT’lilerin ıstırabı dağ gibi büyüdü.

Kılıçdaroğlu “Söz veriyorum, bu sorunu çözeceğim” deyince iktidarın tavrı değişti, “Seçim kaybetsem bile yapmam” diyen Sayın Cumhurbaşkanı zorda kaldığı için geri adım atarak 2 milyon 250 bin EYT’liye emeklilik hakkı tanıdı.

Kılıçdaroğlu şimdi “Ben ne diyorsam yapıyorlar. Sıra otomobildeki ÖTV’de” diyor ve Erdoğan’a:

“Nasılsa yapacaksın, yapacağını biliyorum, beni yorma!” diye sesleniyor.

Kılıçdaroğlu ile iktidarın çekişmesinden vatandaş kazanıyor, muhalefet sıkıştırdıkça iktidar (oy kaygısıyla) kesenin ağzını açıyor.

★★★

Bu duruma itiraz edenler de var.

“Seçim rüşvetleri ülke ekonomisini batıracak” diyorlar.

Evet, popülist harcamalar dengeleri bozar ama bu ülkede neye para harcanmıyor ki?

“İtibardan tasarruf olmaz” diyen iktidar her yana oluk gibi para akıtıyor.

Sıra vatandaşa gelince mi tasarruf akla geliyor?

Lüzumsuz harcamaları kısıp biraz da işçiye, çiftçiye, memura, emekliye, öğrenciye versinler, öyle değil mi?

“İtibardan tasarruf olmaz” diyen iktidar, her yurttaşın bu ülkenin itibarı olduğunu unutmamalı!

İktidar oy kaygısıyla ne istenirse yapıyor!


CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu “İktidar sorunları benden öğreniyor, yapmak zorunda kalıyor. Onlara daha çok şey yaptıracağım” diyor.

Kılıçdaroğlu haksız değil... Gerçekten, oy kaybedeceğini anlayan iktidar bugüne kadar o ne dediyse yaptı. İşte birkaç örnek:

* Emekliye bayramlarda ikramiye istedi, iktidar her emekliye istemeye istemeye de olsa 1000’er lira ikramiye verdi.

* En düşük emekli maaşının arttırılmasını istedi. Artırıldı.

* Temel gıda ürünlerinde KDV’yi kaldıracağını söyledi, KDV’nin oranı yüzde 8’den yüzde 1’e indirildi.

* Dar gelirlinin 2 bin liraya kadar olan icra borçlarının silineceğini söyledi, silindi.

* Yoksullara doğalgaz desteği, muhtar maaşlarına zam istedi. Aynen yapıldı.

* Elektrik faturalarındaki TRT payını kaldıracağını açıkladı, kaldırıldı!

* Emeklilikte yaşa takılanların hakkını vereceğini söyledi, iktidar EYT’lilere haklarını teslim etmek zorunda kaldı.

Bu örnekler arttırılabilir. İktidarı yönlendiren Kılıçdaroğlu vatandaşın umudu oldu.

GÜNÜN SÖZÜ


Gerçek lider fosfor gibidir, çevreyi karanlık sarınca iyice parlar!