-Kişilik gerçekle doğrulanıp vurgulanır.-
Kişiliği hakkında edindiğim bilgilerle Anayasa Mahkemesi Başkanlığım sırasında görüşme isteğini kabul etmediğim bir yazarın gerçek dışı savı için bir tanıdık beni bilgilendirdi. Hakkında söylenecek, niteliklerine değinecek çok şey olmasına karşın aynı duruma ve düzeye düşmemek için ölçülü ve sınırlı yazarak yanıt hakkımı kullanacağım. Doğrulukla, gerçekle hiçbir ilgisi bulunmayan savıyla benim Fethullah Gülen’le görüştüğümü yazmış. Aradan 25 yılı aşan bir süre geçmişken bu gerçek dışı savı gündeme getirmesi duygusal yönden onun ne durumda olduğunun açık kanıtıdır. Görüşme isteğini kabul etmememi içine sindiremediği anlaşılmaktadır. Fethullah’ın lojmanın kapısına gönderdiklerini kabul etmemem üzerine televizyonda benim için “Kendini bir şey sanıyor” sözünü kayıtlardan bulmak her zaman olasıdır.
Benim yaşamım, yazılarım, tüm geçmişim ortada açıkça duruyor. Yalan uydurmadan hakkımda söylenecek bir kötülük olamaz. Ahlak ve kişilik bozukluğunun düşürmeyeceği çukur yoktur. Karanlıkta dövüşenler yetersiz ve yeteneksiz kişilerdir. Erdem ve nitelik düşüklüğü kimilerini yalana, karalamaya sürükleyebilir ama bir gazetecinin bu konularda çok özenli davranması gerekir. Kişiliğe ve onura saldırı bağışlanamaz. Unutmayalım, vicdanı olmayanın ahlâkı, ahlâkı olmayanın da vicdanı olamaz. Adamlığın, ahlâkın, onurun gerektirdiği tutum, savının kanıtını ve belgesini ortaya koymaktır. Uluorta yüklenmeler sahibini sorumlu kılar, kişiliğinin kanıtı olur. Ahlâk ve vicdan düşüklüklerini nitelemek dikkat ve özen ister. Yalan, yaşam karasıdır. İyi niyetle, kişilik ve dürüstlükle bağdaşmayan tutum ve davranışlar sahiplerinin kişilik göstergesidir.
Ulaşamadıkları kişilere, yetişemedikleri katlara karşıtlıkları sahiplerinin düzey sorunudur. “İpliğini pazara çıkarma” söyleminin nedeni durumlar ve tutumlar kişilik kanıtıdır. Birilerini suçlayıp karalamak bir beceri değildir. Yalanın karası yalancının etiketidir. Yaşam karanlığına ve üzüntülere neden olmak vicdan karasıdır. Vicdan da soyluluk değeridir.