Yarın Ata’mızı ebediyete intikalinin 84’üncü yılında sevgiyle, şükranla anacağız.

Tüm dünyanın hayranlıkla söz ettiği Atatürk’ün düşmanları ne yazık ki, içimizdedir.

Atatürk’ün kurduğu dev bir çınar olan Türkiye Cumhuriyeti’ni haince, zalimce kemiren kurtlar da dışarıda değil, içeridedir.

“Ağacın kurdu içinde olur” denir ya... Tıpkı öyle!

Bu zavallılar, Atatürk sevgisini yok etmek için ellerinden geleni yapıyorlar ama hiçbir güç onu bu ulusun yüreğinden silemeyecek.

★★★

Atatürk demek, akıl bilim ve çağdaşlık demektir...

Türkiye’nin 3’üncü Cumhurbaşkanı Celâl Bayar’ın “Atatürk’ü sevmek ibadettir” sözü tarihe geçmiştir. Celâl Bayar, Kurtuluş Savaşı kahramanıdır ve Atatürk’ü en yakından tanıyan devlet adamlarından biridir.

“Atatürk’ü sevmek ibadettir” sözünü ben 1985 yılında Çiftehavuzlar’daki evinde yaptığım bir röportaj sırasında bizzat Celâl Bayar’ın ağzından duydum. “Atatürk olmasa, biz bugün yoktuk” diyordu.

Celâl Bayar için Atatürk’ü sevmek, aynı zamanda insanları, doğayı, uygarlığı, çağdaş yaşamı sevmekti.

Böyle bir lider Türk ulusu için şans olmanın ötesinde Allah’ın bir nimetiydi...

★★★

Atatürk’ün söylevlerini her okuyuşumuzda, onun dehasına hayranlığımız artıyor. Bakınız 95 yıl önce ne demiş?

“Efendiler...

Biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil, bilakis bu tip yapılar din ve devlet düşmanı olduğu, Selçuklu ve Osmanlı’yı bu yüzden batırdığı için yasakladık.

Çok değil, 100 yıla kalmadan eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz, göreceksiniz. Bazı kişiler, bazı cemaatlerle bir araya gelerek, bizlerin din düşmanı olduğumuzu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirlerine düşeceklerdir.

Ayrıca unutmayınız ki, o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle suçlamaktan geri kalmayacaktır.” (17 Aralık 1927 Ankara)

★★★

Ata’sına ihanet edenler şunu iyice öğrenmeli... Yalnız biz değil, tüm dünya onu takdir ediyor.

UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) bakınız Atatürk’ü nasıl tarif ediyor:

“Uluslararası anlayış ve barış yolunda çaba göstermiş üstün bir kişi...

Olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş inkılapçı ilk önder...

İnsan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü...

Bütün yaşamı boyunca insanlar arasında renk, din, dil, ırk ayrımı gözetmeyen eşsiz bir devlet adamı...

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu.” (UNESCO-1981)

İçerideki hainler!


Her ulusun içte de dışta da düşmanı vardır. Bizdeki iç düşmanlar, ne yazık ki, diğer uluslardan kat kat fazla!

Atatürk’ün “Milletimiz büyük kahramanlar yetiştirmiştir. Fakat, kahramanlarımız kadar, hainlerimiz de çoktur” sözü tarihe geçmiştir.

Romalı ünlü devlet adamı Cicero’nun iki bin küsur yıl önce söylediği sözler günümüzde de geçerliğini koruyor. Bakınız neler demiş?

“Bir ulus, kendi içindeki aptal ve muhteris olanlarla baş edebilir. Fakat, içindeki satılmış ve hainlerle yaşayabilmesi mümkün değildir!

Sınırları zorlayan düşman, silah ve araçlarını açıkta taşıdığı için daha az tehlikelidir. Fakat bir hain, hain gibi görünmez, kurbanlarıyla aynı dilde konuşur, onların çehresine bürünür ve onların inançlarını kullanarak ulusun politik yapısına nüfuz eder, bütün kapılardan serbestçe geçer, sesi en üst düzey devlet koridorlarında duyulur, ulusun ruhunu çürütür.

Bunlar, politik yapıya her türlü hastalık bulaştırarak ulusun yaşam gücünü elinden alır! Bir katilden daha az korkulur!”

GÜNÜN SÖZÜ


Türkiye, Atatürk’ü Allah’a diğer her şeyi Atatürk’e borçludur (Kemal Baytaş)