Dürüst yazmak gerekirse Bağdadi, büyük öfke, kin ve nefretin yan ürünüydü. Bağdadi’yi emperyalizm doğurmuştu.

Bağdadi öldü.

Annesi yaşıyor.

Yeni Bağdadilerin çıkması için kök sebep olan emperyalizm yerinde duruyor. Bağdadi ve onun örgütü IŞİD (Irak ve Şam İslam Devleti) emperyalizmin (ABD-İngiltere-Fransa-Almanya) Ortadoğu petrolünü kontrol etmek için Irak’ı işgal etmesine, milyonlarca insanın ölmesine ve acılar çekmesine tepki olarak doğmuştu.

★★★

Önceki gün ABD Başkanı Trump, Suriye’de petrol kuyularını korumak üzere bölgede kalacaklarını açıkladı. ABD Savunma Bakanlığı ise “ilave ABD askerinin ve zırhlı araçlarının Suriye’deki petrol sahalarına sevk edileceğini” duyurdu.

Suriye petrolü!

Rezerv miktarı, üretiminin çapı ABD için önemli değil ve küresel petrol pazarında sinek vızıltısı kadar ağırlığı yok. Bu petrol, emperyalizmin bölgede kukla olarak kullandıklarının maaşını ödemek ve harcamalarını karşılamak için değerli sayılıyor. Emperyalizm Suriye petrolünü “gasp” etmeye devam ediyor. Bağdadi’yi doğuran ve lider yapan simgesel olarak işte bu gasptı.

Bağdadi’yi annesi öldürdü.

Dirisini kullandı.

Ölüsünden de faydalanacak.

Yakında yenisini doğuracak.

★★★

Ebubekir el-Bağdadi’den önce Ebu Musab el- Zerkavi vardı, Zerkavi’den önce Usame Bin Ladin. Son 30-35 yılda peş peşe parlayan bu 3 isim, Müslüman ülkelerini “batının kokuşmuşluğundan” kurtarmanın bayraktarlığına soyunmuşlardı. Bunun için de akla hayale gelmeyecek terör (korkutma) yöntemleri geliştirdiler. Vücuda bomba sarıp camiye cemaatin arasına, düğünde halay çekenlerin ortasına girerek kendini patlatma yeniliğini icat ettiler.

Ordulaştılar.

Kara elbiseler giydiler.

Kara bayraklar taşıdılar.

Kara sakallar uzattılar.

★★★

Onların inancına göre ilk Irak’ta çakılan kıvılcımın sıcaklığı Haçlı ordularını (işgalci emperyalist askerlerini) Dabıg’da kavuracak kadar artacaktı. Dabık ya da Dabıg, Suriye’nin Türkiye sınırının 10 km. güneyinde bir kasabadır. İslam inancına göre Dabık’ı istila etmiş Hıristiyanlar ile vatanlarını savunan Müslümanlar arasında ölüm-kalım savaşı yaşanacak ve İslam’ın zaferiyle sonuçlanacak. Bu da dünyanın sonunun başlangıcı (kıyamet) sayılacaktı. IŞİD’in internette yayınlanan dergilerinin adı da Dabıg’dı.

★★★

Bağdadi, Suriye’de Barişa köyünde oturduğu binada eşleri ile birlikte öldürüldü. Trump doğru söylüyorsa cesedi götürülüp denize atıldı. Barişa köyü Türkiye sınırından sadece 5 kilometre uzaklıkta yani Dabık coğrafyasındaydı. Bu bölgede Türkiye’nin kurduğu 9 gözlem noktası vardı. Bağdadi, Dabık topraklarında IŞİD’i yeniden canlandırmak için çalışırken öldürüldü.

Dabık inancı ise yaşıyor.

Çünkü gasp sürüyor.

★★★

IŞİD, Türkiye’de Gaziantep’te, Mersin’de, Ankara’da, İstanbul’da eylemler yapmış, Türkiye’ye de zararlar vermiş, 18 ayrı şehrimizde öldürülecek ya da patlatılacak 26 hedefi gözettiği belgelerle ortaya çıkmış bir örgüttü. Sınırımızın 5 kilometre yakınındaki köyde ABD askerlerince öldürülen Bağdadi’nin Türk istihbaratı tarafından yakalanması, Türkiye’ye getirilip “adil bir mahkemede yargılanması” ve bu mahkemede de IŞİD benzeri örgütlerin ve Bağdadi benzeri liderlerin emperyalizmin Ortadoğu coğrafyasındaki gaspına tepki olarak doğduğu bütün dünyaya anlatılabilmeliydi.