Hiç kimse kendi kendini aldatmasın!

Açık ve net konuşmak lazım!

Ülkemizde doğru giden bir şey yok ne yazık ki!

Merdan Yanardağ ve Barış Pehlivan gibi yurtsever, aydın gazetecilerin hapiste olması bile hal-i pür melâlimizi (acınacak halimizi) gösteriyor.

Montajlanmış düzmece bir kaset delil gösterilerek 101 gündür (yeni adı Marmara Cezaevi olan) Silivri Cezaevi’nde hapis tutulan Merdan Yanardağ bugün ilk defa hakim karşısına çıkartılacak.

Onun suçlu olmadığını düşünüyor ve serbest bırakılmasını istiyoruz ama ne yazık ki, gönül rahatlığıyla “Serbest bırakılır” diyemiyoruz. Çünkü...

Kararın nasıl olacağı adalete değil, siyasete bağlı!

★★★

Bu ülkede kırk yılda bir sadece bir konuda sevindik. Voleybolcu kızlarımızın Avrupa Şampiyonu olmasıyla gurur duyduk.

Fakat yobaz takımı, o sevincimizi de kursağımızda bıraktı. Çağ dışı yaratıklar, Milli Kadın Voleybol Takımı’mıza demedikleri lafı bırakmadılar. Aşağılık iftira ve saldırılarından utanç duyduk!

Son yıllarda ülkemizde zafer diyebileceğimiz başka bir şey olmadı ama iktidar hâlâ Avrupa’nın bizi kıskandığı inancında...

★★★

Sormak lazım: “Ülkede doğru giden ne var?”

■ Hemen her şeyimiz kusurlu...

■ Demokrasimiz...

■ Adaletimiz...

■ Yönetim tarzımız...

■ Ekonomimiz...

■ Eğitimimiz ve...

■ İzlenen politikalarımız...

Hemen hepsi kusurlu... Böyle olduğu için halimiz perişan!

★★★

Ülkemizde orta direk çöktü. Ya zengin var, ya da fakir... Bugün, uçakları, lokantaları, lüks yerleri dolduranlar varlıklı olan yüzde 20’lik gruptur... Ortada kalan ufak bir bölüm de kendi yağıyla kavruluyor.

Ülkenin geri kalan yüzde 70’inin, hatta daha fazlasının hali harap!

Tüm bunlarla çözüm getirmesi, halkının rahat geçimini sağlaması gereken iktidar, bu sıkıntıları geri plana atmak, bir süre için bile olsa unutturmak niyetiyle “Yeni Anayasa yapacağız” diye tutturdu.

Anayasa’ya saygı duymayan bir iktidarın “Yeni Anayasa” yapmaya soyunmasının altında ne var, şimdilik bilmiyoruz.

Ağızlarındaki baklayı henüz çıkartmadılar ama sanıyorum bütün dertleri “Atatürk ve Laik Cumhuriyet”

Yakında “Takke düşer kel görünür!” Öğreniriz her şeyi...

“Devrimin ve Karşı Devrimin Yüz Yılı”


Merdan Yanardağ bugün yargılanacak ve davada en heyecanlı izleyici, sanırım Emre Hoca olacak...

Tele-1’deki “18 Dakika” programında Merdan Yanardağ’ın konuşma ortağı olan Prof. Dr. Emre Kongar, Yanardağ’ı savunmak için haftalardır televizyonda konuşuyor, köşe yazıları yazıyor,
haksızlığı anlatıyor.

Bugünkü önemli duruşmayı çok sayıda izleyen olacak.

Bu vesile ile Emre Kongar Hoca’nın Zülal Kalkandelen’le birlikte yazdığı 3 ciltlik değerli eserinden bahsetmek istiyorum. Adı:

“Devrimin ve Karşı Devrimin Yüz Yılı”

Remzi Kitabevi’nin
bastığı bu dev eser, Atatürk’ün gerçekleştirdiği mucizevi Cumhuriyet Devrimi’nin aşamalarını ve AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından 2019 yılına kadar yaşananları kronolojik bir şekilde anlatıyor.

■ Cumhuriyet’in 100 yıllık geçmişi...

■ En önemli kırılma noktaları...

■ Askeri darbeler...

■ Gazeteci cinayetleri...

■ AKP iktidarında ekonominin adım adım çöküşe sürüklenişi...

■ Gezi direnişi ve sonrası...

■ Silivri davaları, FETÖ olayları ve sonun başlangıcı!

Sevgili okurlar... Tüm Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi var bu 3 ciltlik eserde... Mükemmel bir kronolojik çalışma...

Temel bir başvuru kitabı niteliğinde olan eser toplam 1096 sayfa... Kitaplığımda baş köşeye koydum.

GÜNÜN SÖZÜ

Bu toplum hâlâ kulluktan kurtulup vatandaş olamama sancısı yaşıyor!