“Biz toplumsal mutabakattan söz ediyoruz. En önemli toplumsal mutabakat metni de anayasadır. Erdoğan’ın anayasa yaptığı gibi dayatma metinlerle Kürt sorununu çözemezsiniz. Meclis toplansın veya görevlendirmeler yapılsın. Toplumsal mutabakatı da hep beraber arayalım. Mecliste komisyon kurulduğunda meselenin özüne yönelik herkes önerilerini söyler. Belki ilk önce Kürt sorunu nedir diye geniş bir çalışma yapar meclis. -Var mıdır, yok mudur?- Yani bu bir yöntem. Devlet Bey mesela meclise gelsin, desin ki bir komisyon kuralım. Önce Türk Kürt soru var mı yok mu ona bakalım.” CHP lideri Özgür Özel, önceki gün Ankara’da bir grup gazeteciyle buluştu ve “Meclis’te komisyon kurulsun. Kürt sorunu var mı yok mu?” cümlesini kurdu.

Tarih 23 Şubat 2013.

Abdullah Öcalan ile BDP Grup Başkan Vekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın İmralı’da yaptığı görüşmenin zabıtları yayımlandı. Görüşmede “Başkanlık sisteminin düşünülebileceğini” söyleyen Öcalan, “Biz Tayyip (Erdoğan) Bey’in başkanlığını destekleriz. Biz  AKP ile bu temelde bir başkanlık ittifakına girebiliriz” dedi. Aynı görüşmede Öcalan dedi ki:

“(Meclis’te) Komisyonlar kurulacak. Hakikat komisyonu da kurulacak. Akil adamlar denetiminde olacak. Çekilme o zaman olacak. Köylere geri dönüş olacak. Bunları yapmazlarsa geri çekilme olmaz.”

2015’e uzanalım.

Neden mi?

“22 soru 22 cevap”

2015 Haziran genel seçimleri öncesinde “CHP’nin Türkiye’nin Kürt sorununa bakışı, çözüm çerçevesi/ 22 soru 22 cevap” başlıklı bir kitapçık yayımlandı. Kitapçıkta; “CHP’nin barışın toplumsallaşmasını ve kalıcı çözümü gerçekleştirecek, dünya modellerinin incelenmesi ve Türkiye’nin Kürt sorununun özgün bağlamının dikkate alınmasıyla oluşturulan çözüm modelinin 4 ana ayağı bulunmaktadır” deniliyor ve şu tespitler var:

Türkiye’nin demokrasi ve insan hakları standartlarını geliştirecek, Kürt sorununun yasal boyutlarını çözecek, tam demokrasi ve eşit vatandaşlık yolunda ciddi ilerleme kaydedilmesini sağlayacak yasal adımların vakit geçirilmeden atılması: CHP bu doğrultuda 27 somut yasa teklifini TBMM gündemine getirmiştir

TBMM’de siyasi partilerin katılımıyla bir Toplumsal Mutabakat Komisyonu Kurulması: Tüm siyasi partilerin katılımıyla oluşturulacak bu komisyon, sorunun Anayasal boyutları da dahil olmak üzere tüm  boyutlarıyla çözümü için temel mutabakat zeminini teşkil edecektir. Komisyon, Kürt meselesinin çözümüne ilişkin hükümetin düşünce ve önerilerini alacak, hükümetin yaklaşımına ilişkiler eleştiri ve öneriler tüm partiler tarafından komisyon çalışmaları sırasında ortaya konacaktır. Ayrıca devletin ilgili kurum ve kuruluşları da görüşlerini komisyona ileteceklerdir. Komisyon 12 ay boyunca çalışmalarına devam ettikten sonra, hazırladığı ve üzerinde mutabakat sağlanan raporu TBMM Genel Kurulu’na iletecektir. Temel zemin ve uzlaşma mekanizması olan,  “Toplumsal Mutabakat Komisyonu” ayrıca “Ortak Akıl Heyetine” de görevler verecektir

Ortak Akıl Heyeti: Ortak Akıl Heyeti, temelde TBMM’de temsil edilmeyen kesimlerin, sivil toplum örgütlerinin, sendikalar ve meslek odalarının süreçle ilgili düşüncelerini Toplumsal Mutabakat Heyeti’ne aktaracağı ana mekanizma olarak çalışacak ve barışın toplumsallaşmasına katkı sunacaktır. Bunun yanı sıra, Toplumsal Mutabakat Komisyonu’nun kendisine vereceği görevler doğrultusunda, görüşmeler yapabilecek, kendi görüşlerini ortaya koyacak ve aynı zamanda örgütün silah bırakması sürecinde “İzleme Heyeti Fonksiyonunu” yürütecektir.

Gerçekleri Araştırma Komisyonu Türkiye Modeli: Tüm dünyada “Gerçekleri Araştırma Komisyonları” Kürt sorunu benzeri sorunların çözümünde geçmişle yüzleşilmesi, geçmişin hukuksuzluklarının ortaya konularak gereğinin yapılması, toplum kesimlerinin kalıcı olarak ‘barışabilmesi’, ortak yaşam kültürünün yeniden tesis edilmesi bakımından ihtiyaç duyulan mekanizmalar olmuştur. CHP’nin çözüm modelinde, geçmiş travmaların yaralarının sarılması için, Türkiye’nin Kürt Sorununun özgün dinamiklerini dikkate alan, TBMM zemininde bir “Gerçekleri Araştırma Komisyonu Kurulacaktır”.

SONUÇ: MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM’le el sıkışmasıyla başlayan süreç devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün grup toplantısında yaptığı çağrı, DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın “Varız” cevabı sürecin nasıl şekilleneceğinin ipuçları olarak da değerlendirilebilir. CHP lideri Özgür Özel’in de “Meclis’te komisyon” çağrısı sürece destek verecekleri izlenimi verdi.