Ekonomi dünyasında veriler her şeydir, gücü tartışılmaz. Zira bu verilerin doğruluğu tüm ekonomik analizlerin temelini oluşturur.

Sadece doğal gaz kaleminin yüzde 38 oranında zamlandığı ağustos ayının enflasyon rakamları bu sabah açıklanacak. Nitekim İstatistik Kurumu’nun açıkladığı verilere güvenen pek kimse kalmadığı için hayal kırıklığı yaratmayacak.

★★★

Enflasyon rakamlarına inanmıyorsan diğer verilerin hepsi yok hükmünde... İnanıyorsan, ülkede herkesin yıllık ortalama geliri 13 bin 243 dolara yükseldi, zenginleştik yine...

Nitekim 2024 yılı ikinci çeyrek büyüme rakamları açıklandı. Türkiye ekonomisi yüzde 2.5 büyüdü bu dönemde... Aslında ilk çeyreğe kıyasla büyüme yüzde 0.1’e indi ve durgunluğa girdik böylece...

★★★

Beklentilerin altında gelmiş. Bu arkadaşlar hangi ülkede yaşadıklarını sanıyorlar? Hiç mi sokağa çıkmıyorlar? Gerçek Türkiye’den bu kadar mı kopuklar?

Enflasyon, bir ekonominin nabzını tutan en kritik göstergelerden biridir. Enflasyonun yanlış ölçülmesi veya kasıtlı olarak düşük gösterilmesi, büyüme rakamlarını şişirir.

★★★

Bu ne demek? İkinci çeyrek büyüme verisi kötü görünse bile çok daha iyi bir veri gerçeğine göre... Neden?

Düşük gösterilen enflasyon, reel verileri olduğundan yüksek hesaplayarak büyümeyi abartır. Zira bu büyüme, gerçek bir temele dayanmadığı için sürdürülebilir değildir. Nitekim büyüme balonunun patlaması ve ekonominin sert bir iniş yapması kaçınılmazdır. Daralan tek sektör sanayi olarak görünüyor. Diğerlerinin hepsinde yavaşlama olsa da yine büyüme söz konusu...

Hele tarım sektörü... Yüzde 3.7 büyüdüğüne göre açıklanan verilerde, çiftçilerin derdi ne? Utanmadan protesto falan yapıyorlar traktörleriyle... Şımarıklık işte... Parayı bulmuşlar, tarlayı sürmeyip dünya turuna çıkmışlar sonra da şikayet ediyorlar!

Yoksa böyle nezih bir ekonomi ortamında zarar edecek halleri
yok ya...

★★★

Şöyle anlatmaya çalışayım... Size ABD Tarım Araştırma Enstitüsü’nün açıklamasını vereyim, Türkiye’nin durumunu siz bana söyleyin. Hatta uzaklara da girmeyelim. Komşumuz Yunanistan’a girelim.

Yılda kişi başı 75 kilogram et yiyorlar. Biz üçün birini yani yılda 25 kilogram et yiyoruz. Sorarlarsa da büyüyoruz diyoruz. Et tüketimi bile artmıyorsa neremiz büyüyor Allah aşkına?

Yok, uzaklara gidelim derseniz İspanya kişi başı 97 kilo et götürüyor kemiksiz... Ülkece gut olurlar yakında porsiyonlarını azaltmazlarsa...

★★★

Şaka maka 86 milyon kişiyle dalga geçmenin tadı bir başka... Gerçek şu ki, istatistik kurumlarının bağımsız olmadığı yerlerde, Ahmet gitmiş Mehmet gelmiş fark etmez; dekor değişir, oyun aynı kalır. Mehmet gider, Hüsnü gelir; hikaye kaldığı yerden devam eder.

Bağımsız olsalardı ekonomik tabloları perde ardından değil, açık
sahnede gösterirlerdi.
Var mı gerçekleri açıklamaya cesaretleri?