Halkın en büyük yarası ekonomi, geçim sıkıntısı, derin yoksulluk!
İktidarın gündemi ise, muhalefeti sindirmek, gazetecileri susturmak, topluma gözdağı vermek!
Fakat, ne yapılırsa yapılsın, hak ve hukuktan ne kadar uzaklaşılırsa uzaklaşılsın, bir noktadan sonra korku bitiyor ve baskılar beklenen etkiyi yaratmıyor, tam tersine, insanları birleştirip, birbirine bağlıyor.
Dün, İstanbul Çağlayan Adliyesi’nin önünde bunu gördük.
Mahşerî bir kalabalık vardı ve bu kalabalık sadece CHP’lilerden oluşmuyordu. Hemen hemen her partiden insanlar Ekrem İmamoğlu’nu desteklemeye gelmişti...
Birleşen İstanbul halkı, başkanına sahip çıktı...
Çok inançlı, dirençli bir kalabalıktı bu...
★★★
İktidarın hedef aldığı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, “Bilirkişi soruşturması” ve “İstanbul Başsavcısının ailesini tehdit ettiği” iddiasıyla görevli savcıya iki ayrı ifade verirken, adliyenin önündeki büyük kalabalık “Kurtuluş yok tek başına... Ya hep beraber, ya hiç birimiz!” diye haykırdı.
Polis, tepeden gelen emirle, adliye binasının önünü barikatlarla kapatmıştı ama sel gibi akan insanlar o engelleri dinlemedi, itiş-kakışmalar, yaralananlar, polisin sıktığı biber gazlarından fenalık geçirenler oldu ama neticede insanlar barikatları aştı.
★★★
İktidarın ağır baskısı ve hukuksuzluk, tepkileri daha da büyütüyor ve bu uygulamaların muhalefeti daha da güçlendirdiği görülüyor.
İnsanlar, haksızlık karşısında birleşiyor!
Halkın bağrı o kadar yanık ki, üzerine sıkılan biber gazlarına bile “Bana mısın?” demiyor!
Demokrasi dışı uygulamaların, aslında iktidarın aleyhine sonuçlar verdiğine dün Çağlayan Adliyesi önünde bir kez daha tanık olduk.
★★★
CHP’nin iki güçlü cumhurbaşkanı adayından biri olan Mansur Yavaş, İmamoğlu’nu desteklemek için Ankara’dan kalkıp İstanbul Çağlayan Adliyesi’nin önüne gelmişti.
İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın, CHP otobüsünün üzerinde el ele tutuşup, kollarını beraber havaya kaldırarak halkı selamlaması tüm Türkiye’ye güzel bir “Birlik ve beraberlik mesajı” oldu.
Yargının bağımsızlığı için mücadele edeceklerini vurgulayan İmamoğlu “Sandık gelecek, bu iktidar gidecek” dedi ve ekledi:
“İktidar değiştikten sonra, ülkede haksızlık ve hukuksuzluk yapanların yargı önünde hesap vermelerini sağlayacağız!”
“Silivri’yi kapatalım” teklifi vatandaşları coşturdu!
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan “Turpun büyüğü heybede” diye tekrarlayınca, Ekrem İmamoğlu “Hedefin kim olduğu belli” dedi ve ekledi:
“Korkularının neden kaynaklandığını biliyoruz. Ne yazık ki yargı siyasallaştı Biz yargının bağımsızlığı için mücadelemize devam edeceğiz. Bugün mesele geleceğimiz meselesidir. Ne yazık ki bir kumpas kurulmaya çalışılıyor. Siyaseti yargı eliyle dizayn etmek istiyorlar.”
Çağlayan Adliyesi’nin önünde bir daha dünkü gibi kalabalık görülür mü, bilmiyoruz.
CHP otobüsünün üstünde, Ekrem İmamoğlu’nun yanında yer alan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da, her partiden insanın bulunduğu kalabalığa seslendi ve “İstanbullulara geçmiş olsun diyorum. Ama hukuk ve demokrasi geçmesin. Çünkü hukuk ve demokrasi her daim kalmalı. İktidar değiştikten sonra demokrasinin başlangıcı olarak Silivri’yi kapatalım” dedi.
Ekrem İmamoğlu halka dönüp “Mansur Başkan’ın teklifini duydunuz. O günler yakın mı?” diye sorunca, adliyenin önündeki binlerce insanın ağından çıkan “YAKIN” sözü gök gürültüsü gibi patladı.
Görünen o ki, yapılan haksız uygulamalar ve hukuksuz davranışlar, halkı birbirine kenetliyor, muhalefet daha da güç kazanıyor.
GÜNÜN SÖZÜ
Zamanı gelmiş olan fikir, her türlü silahtan güçlüdür!