İnşaat işçisi Ali Karakılıç, birkaç günlük geçici iş için evinden ayrıldı. Eşi de cuma günü hastaneye gitti. Çocukları 5 yaşındaki Buğrahan ve 6 yaşındaki Alihan evde yalnız kaldı.

Evleri soğuktu elektrikli battaniye ile uyuyorlardı. Evin kapısından sızan dumanı gören komşuları tarafından evin kapısı kırıldı. Komşular dumandan zehirlenen iki çocuğu hastaneye kaldırdı.

Sonrasını baba Ali Karakılıç şöyle anlattı:

"Duyar duymaz hastaneye koştum. Samsun Devlet Hastanesi'nde çocuklarım komaya girmiş.  19 Mayıs Üniversitesi'ne sevkettiler. Su altı tedavi ünitesine doktor atanmadığı için Ankara'ya sevkine karar verildi.  Acil doktor saatlerce hastane aradı.

Yeşil kartlı olduğumuz için hiçbiri kabul etmedi. Özel bir tıp merkezi oksijen tedavisini kabul etti ancak sonrasında tam donanımlı bir yoğun bakım odası bulamadık.

112 ambulans gidilecek hastane belirli olmadığı için ambulans vermedi. Özel ambulansla hastane hastane dolaştık. Alihan GATA'nın önünde beklerken hayatını kaybetti."

İki gün sonra Buğrahan'ı da kaybeden aile, olayın yaşandığı 2006 yılından bu yana yargı mücadelesine başladı.

İtfaiye zamanında gelmediği, gerekli tedavinin yapılmadığı ve hastanelere kabul edilmedikleri için tedavinin geciktiği gerekçesiyle dava açan aileye, 2011 yılında"idarenin kusuru yok" denilerek 27 bin TL mahkeme ve avukat masrafı çıkarıldı.

Aile son aşamada Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.

"HASTANELER KABUL ETMEDİ" 

Yüksek Mahkeme'nin karar metninde başvurucu ailenin iddiaları şöyle sıralandı:

"Başvurucular; çocuklarının itfaiye ve sağlık hizmetinin sunumundaki eksiklik ve hatalar sonucu öldüğünü, itfaiye raporunun hiçbir ayrıntı içermediğini, itfaiyenin olaya geç müdahale ettiğini, çocukların Hacettepe Üniversitesine neden kabul edilmedikleri hususunun yargılama boyunca araştırılmadığını, zamanında gerekli tedavinin uygulanması hâlinde çocuklarının yaşama ihtimalinin yüksek olduğunu, tıbbi açıdan yetersiz ambulansla nakledildiklerini, Ankara'daki hastanelerin uzun süre çocukları kabul etmediğini, tam yargı davasının usul yükümlülüğüne aykırı olarak süratle sonuçlandırılmadığını belirterek yaşam, etkili başvuru ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür."

"DEVLET ÖZEN VE SÜRATLE İNCELEME YAPMADI" 

Anayasa Mahkemesi şu değerlendirmede bulundu:

"Tüm bu aktarılan tespitler ışığında iki çocuğun ölümü ile sonuçlanan söz konusu sürece ilişkin olarak devletin yaşam hakkı kapsamındaki pozitif yükümlülükleri bağlamında hukuki sorumluluğun ortaya çıkarılması adına Anayasa’nın 17. maddesinin gerektirdiği seviyede derinlik, özen ve süratle bir inceleme yapılmadığı ve sonuç olarak devlete ait pozitif yükümlülüklerin (usul yükümlülüğünün) gereği gibi yerine getirilmediği, yaşam hakkının bu yönüyle ihlal edildiği kanaatine ulaşılmıştır."

HÜKÜM: YAŞAM HAKKI İHLAL EDİLDİ

Anayasa Mahkemesi inceleme sonunda şu hükmü kurdu:

Yaşam hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın sağlık hizmetinin sunumuna ilişkin şikâyet yönünden KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının usul boyutu yönünden İHLAL EDİLDİĞİNE,

Kararın bir örneğinin Anayasa'nın 17. maddesinin ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Samsun 1. İdare Mahkemesine  GÖNDERİLMESİNE,

Başvuruculara net 90.000 TL tutarındaki manevi tazminatın MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,

9.900 TL vekâlet ücretinin başvuruculara MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,

Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 21/9/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

[old_news_related_template title="Anayasa Mahkemesi o kuralı iptal etti" desc="Anayasa Mahkemesi, hukuk sisteminde yeni sayılabilecek ancak mahkumiyet kararlarının dörtte birini oluşturan, 'Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)' ile ilgili bir kuralın Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verdi. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2022/09/23/iecrop/shutterstock_195365084-1_16_9_1663915823.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/anayasa-mahkemesi-o-kurali-iptal-etti-7379239/"]

[old_news_related_template title="AYM'den hızlandırılmış tren kazasında tokat gibi karar" desc="Anayasa Mahkemesi, 41 kişinin öldüğü 80'den fazla kişinin yaralandığı hızlandırılmış tren kazasında, kusurlu oldukları tespit edilmesine rağmen hiçbir devlet görevlisinin ceza almamasını ağır dille eleştirdi. Yüksek Mahkeme, 'Kamu görevlilerine açılan hiçbir dava yok. Yetkili makamların tepkisi yetersiz' dedi. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2022/10/06/iecrop/depophotos_14703621_16_9_1665031311.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/aymden-hizlandirilmis-tren-kazasinda-tokat-gibi-karar-7402132/"]