“Sil baştan, yeniden!”
Büyük umutlarla ekonomiyi kurtarmaya gelen Mehmet Şimşek’in hedefi tutmadı, planlar değişti!
Önceki gün Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz OVP’nin, yani tutmayan Orta Vadeli Program’ın güncellenmesini anlattı.
Neresinden bakarsanız tel tel dökülen bir program!
Sil baştan yeniden!
Peki, şimdi ne olacak?
Ekonomi daha da daralacak, yoksulluk artacak!
İşsizlik rakamları büyüyecek! Çalışmak zorunda olanlar, asgari ücretle bile iş bulamayacak!
Konkordato ilan eden veya batan iş yerleri artacak!
Vatandaş olarak bizler daha fazla vergi ödeyeceğiz!
Asgari ücretliyi, emekliyi, dar ve sabit gelirlileri rahatlatacak oranda bir zam yapılmayacak!
Ya fiyat artışları? Onlar frensiz artmayı, hız kesmeden sürdürecek!
İş bilmezliğin faturası yine vatandaşa kesilecek!
Devletteki savurganlık ise aynı hızla devam edecek!
Yazık değil mi bu millete?
★★★
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonu durdurmak ve ekonomiyi rayına oturtmak vaadiyle göreve geldiğinde enflasyon artış hızı yüzde 38 idi...
Aradan, yaklaşık bir buçuk yıl geçti... Millet kemer sıktı, gıdasından, giyiminden kesti... Asgari ücretliler ve emekliler açlığa mahkûm edildi.
Bunca eziyetten sonra, sonuç ne?
Mehmet Şimşek, enflasyonu yüzde 38’den yüzde 51.97’ye yükseltti!
ENAG’ın açıkladığı gerçek enflasyon ise yüzde 90.35... Buna can dayanmaz!
Peki, millet bunca eziyeti neden çekti, bu fedakârlığı neden yaptı?
Mehmet Şimşek’in gönlü olsun diye mi bu sıkıntılar çekildi ve hâlâ çekiliyor?
Şimşek Bey ısrarla ”Enflasyon düşüyor, finansal istikrarda güçlenme, ekonomide dengelenme, beklentilerde iyileşme var.” diyor.
Ona ne şüphe efendim? Elinizde TÜİK gibi bir kurum olduktan sonra, masa başında istediğiniz her düşüşü sağlayabilirsiniz!
Gerçek olan şu:
Midesi boş insana ‘sen toksun’ diyerek onu doyuramazsınız!
Bir yandan zam fırtınaları ortalığı kasıp kavuruyor ama bir yandan da enflasyon düşüyor, ekonomi iyileşiyor ha? Nasıl oluyor bu?
Boş lafları bırakın!
Çok zor bir “2025 yılı” bekliyor hepimizi...
Gazeteci için “İnfaz emri!”
Ülkemizin haline bakın...
Doğruları mı yazıyorsun?
Birilerinin kuyruğuna mı bastın?
Hemen tehditler başlıyor!
Türkiye’de gazetecinin kaderi bu!
Meslektaşımız Murat Ağırel de ölüm tehdidi ile karşı karşıya kaldı!
Suçu; bazı kirli işleri ortaya çıkartıp, menfaatleri zedelenen birilerini kızdırması!
Tehdit üzerine acil önlem çağrısında bulunan CHP’li Cumhur Uzun “Ağırel’in burnu dahi kanasa, sorumlusu iktidar ve İçişleri Bakanı olur!” dedi.
Polis, Murat Ağırel’i ölümle tehdit eden iki kişiyi yakaladı, fakat... Onların arkasında kim ya da kimler var? Önemli olan bu...
İnfaz emrinin Ankara’dan geldiğini söyleyen Murat Ağırel “Bunlar kiralık katiller... Benim infaz edilmem için bir ihale yapılmış. İhaleyi de bu kiralık katiller almış. Daha sonra anlaşmazlığa düşerek birbirlerini ifşa etmeye başlamışlar. İnfaz emrini bir milletvekili vermiş. Kim olduğuna dair bir bilgim yok.” diyor.
Memleketimizin hazin hali, ne yazık ki, böyle işte!
TEBESSÜM
Tribündeki öfke!
Temel, Dursun’la maça gider... Bir ara tribünler hareketlenir, ortalık karışır. Bir adam fena halde yuhalanır! Şaşıran Dursun sorar:
“Ya Temel, şu yan taraftaki adama neden böyle kızdılar?”
“Hakemin kafasına şişe fırlattığı için...”
“Ama isabet etmedi ki!”
“İşte, hakeme isabet ettiremediği için kızdılar zaten!”
GÜNÜN SÖZÜ
Önünde keder, arkanda keder ve bunların toplamı HAYAT eder!