Seçim yenilgisinden sonra AKP il teşkilatlarında bir dağınıklık, gerginlik var. Bugüne kadar her dedikleri bürokrasi tarafından genelde yerine getirilen il başkanlarının şimdi pek sözü dinlenmiyor. Bu durum, parti yöneticilerini de öfkelendiriyor ve onların yanlış yapmalarına neden oluyor.

Gazetecilikte ilkemiz, olayları tek taraflı değil, ilgili taraflara da sormak. Hastane bastığı, başhekimin odasını dağıttığı belirtilen Karaman İl Başkanı’na da, Edirne İl Başkanı’nın eşinin belediyeyi basıp ortalığı dağıttığı iddiasını da il başkanlarına sordum. Önce Karaman’a gidelim.

AKP İL BAŞKANI ORTALIĞI DAĞITTI

Makam odasındaki masanın üzerinde bulunan biblo, minik kaktüs ve aloe vera saksıları yere düştü.

İddiayı Karaman’da bir sitede meslektaşımız Ahmet Tek, “Karaman bu iddia ile çalkalanıyor” başlığıyla gündeme getirdi. AKP Karaman İl Başkanı Avukat Murat Öztürk, hastane başhekimi Seyit Ahmet Yılmaz’ın odasını adeta basıyor, ortalığı dağıtıyor. İddia konusu şöyle:

Murat Öztürk

Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Halil İbrahim Taşçı, genel cerrah. Taşçı, AKP İl Başkanı Murat Öztürk tarafından partinin il başkanlığına çağırıldı. Taşçı’nın bu çağrıya cevabı “Sağlık İl Müdürlüğü’nde görüşelim” oldu.

Bunun üzerine, AKP İl Başkanı Murat Öztürk ve iki yardımcısı geçen cuma günü saat 11.30 civarında hemen Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gitti. Hastaneye geleceklerini bildirmeden, randevu almadan doğruca başhekimin odasına girdiler. Girdiklerinde, başhekimin yanında bir doktor bulunuyordu. Konunun nereye varacağını tahmin eden başhekim, meslektaşından kendilerini yalnız bırakmasını istedi. İl başkanı ve iki yardımcısının gündeme getireceği konular Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki sıkıntılar. Günlük ortalama 10 binden fazla kişinin girip çıktığı hastanedeki sorunlardan yönetim sorumlu tutuluyor. Biraz sonra başhekimin odasından karşılıklı bağırıp-çağırma sesleri duyuluyor. Gerginlik yaşanıyor. Makam odasındaki masanın üzerindeki biblo, minik kaktüs ve aloe vera saksıları yere savruluyor. Başhekim Taşçı makamını terk edip hastaneden ayrılıyor. Olay yeni Sağlık Bakanı’na da bildirildi.

Aslında bu ilk olay da değil. Başhekim Halil İbrahim Taşçı’dan, daha önce görevi bırakması için yine AKP’li bir yönetici tarafından baskı yapıldığı iddiası da hastanede konuşuluyordu. Başhekime “gidici” gözüyle bakılırken, görev süresi uzatılmıştı. Bakanlık, başhekimden görevini sürdürmesini istemişti. AKP il yönetimi bu durumdan hoşnut olmadı. Belli ki hastanede yaşananlar hemen kapanacak gibi gözükmüyor.

İL BAŞKANI NE DİYOR?

AKP Karaman İl Başkanı Murat Öztürk’e, hastanede yaşananları sordum. Şunları söyledi: “Başhekimle, hastaneyle ilgili vatandaşlardan bize şikayet geliyor. Özellikle göz polikliniğinden randevu alınamıyor. Basit bazı işlemler hastanede yapılmıyor, vatandaş Konya’ya gönderiliyor. Başhekim ve bazı doktorlar arasında inatlaşma var. Doktorlar, randevu fazlası bir kişiyi bile muayene etmiyor. Hastane yönetiminin olup bitenlere karşı umursamazlığıyla ilgili şikayetler geliyor ve bunlar bize aktarılıyor. Bu konuları görüşmek için başhekimi davet ettik. Hastane ile ilgili sıkıntılar ve şikayetlerin olduğunu belirttim. Gelmeyince iki yardımcımla birlikte odasına gittik. Bizim şikayetlerle ilgili anlattıklarımıza geçersiz cevaplar verdi. Personelin çalışma saatlerini kafasına göre önce değiştirdi, sonra eski haline getirdi. Böyle bir değişikliği niçin yaptığını, sonra niçin eski haline getirdiğini sorduğumuzda bunu da izah edemedi.

FIRSATA ÇEVİRMEK İSTİYORLAR

Başhekim ve personel arasındaki sürtüşme vatandaşa da yansıyor. Göz başta olmak üzere kadın doğum, cerrahi, dahiliye bölümlerinde yaşanan sıkıntıları dile getirdik. Kendisinden yönetim zafiyetinin düzeltilmesini istedik. Vatandaşın günlerce randevu alamadığını belirttik. Bunların düzeltilmesi gerektiğini anlattık. Bazıları bu gidişimizi siyaseten bize karşı fırsata çevirmek, kendilerine alan açmak istiyor.”

Yani, odada bir şeyler oldu ama o yaşananlar yumruklu kavgaya dönüşmedi. Sadece yere saçılan biblolar, dışarıya yansıyan bağırıp çağırmalar, başhekimin odasını terk etmesi ve bunun yankısı kaldı. Karaman’ın gündemi hastane başhekiminin odasının AKP il başkanı ve iki yardımcısı tarafından basılması…

GELELİM EDİRNE OLAYINA

Nesim İba ve eşi Belgin İba

Edirne’de iş insanı Nesim İba, kız öğrenci yurdu yaptırıyor. Pandemi nedeniyle zarar edince burayı otele çevirmek için başvuruyor. Belediye, yurdun 75 odalı otele çevrilmesine belli koşullarla izin veriyor. Emsal fazlalığının giderilmesi, imar planı tadilatı yapılması gibi.

Belediye, oda sayısını sınırlayıp geçici pansiyon ruhsatı veriyor. Ancak Nesim İba, odaların tamamını kullanıyor. Bu arada Kültür ve Turizm Bakanlığı yalnız bu pansiyon için değil, genel olarak benzer durumda olan ruhsata aykırı yerlerin mühürlenmesini istiyor.

Mühürlenmek istenen yerlerden birisi de bakanlık emri gereği Nesim İba’nın pansiyonu. Olaylar bundan sonra farklı bir biçimde gelişiyor. AKP İl Başkanı, eğitimci Belgin İba’nın eşi Nesim İba, randevu alıp Belediye İmar Müdürlüğü’ne gidiyor. İddia, orada bağırıp çağırdığı, ortalığı dağıttığı yolundaydı. Bu durumu İba’nın il Başkanı olan eşi Belgin İba’ya sordum.

Şunları anlattı: “Samimiyetle söylüyorum, eşimin belediyeye gittiğinden benim haberim bile yok. Eşim, 10 aydır belediyeden otel ruhsatı almak için uğraşıyordu. Ancak, konuyu gündeme bile almadılar. Saat 09.30’da randevu alıp gidiyor. Bakanlığın olumlu üç yazısına rağmen neden ruhsat verilmediğini, vermiyorlarsa bunun nedeninin yazılı olarak kendisine bildirilmesini istiyor.”

BANA İLK SORAN GAZETECİSİNİZ

“Başında da belirttim, eşimin gidişinden benim haberim yok. Ancak olayı benim üzerime çevirdiler. Oraya eşim kredi de kullanıp yaklaşık 100 milyon lira harcama yapmıştı. Şimdi orayı kapatıyorlar. Sanki belediyeyi basmış gibi algı yaratıldı. Açıkçası bize komplo kurdular. Eşim gelmeden önce oraya bir gazeteci çağırıyorlar. Konuşmaları kaydediyor. Olanlar için gerçekten çok üzgünüm. Ağır bir tahrik var. Eşim böyle bir hata yaptı, öfkelendi, sinirlendiyse benimle ne alakası var. Gazetelerin her başlığında benim adım verildi. Ancak bana bu olayla ilgili ilk defa bir gazeteci olarak siz soruyorsunuz. Çok teşekkür ederim. Bize, çok ciddi mağduriyet yarattılar. Evimizde huzur kalmadı. Çocuklarım da olanlardan dolayı perişan oldu.”

İki il, iki olayı, AKP il başkanlarının da görüşlerini, iddialara karşı cevaplarını da aktarmış olduk.