
Öte yandan bu durumun basına yansımasından sonra Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü Batman Şube Müdürlüğü yazılı bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Sürdürülebilir av ve yaban hayatı yönetimi için av ve yaban hayvanlarının doğal yaşam ortamları ile birlikte korunması, geliştirilmesi, avlanmaların kontrol altına alınması, avcılığın düzenlenmesi, av kaynaklarının milli ekonomi açısından faydalı olacak şekilde değerlendirilmesi maksadıyla Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü Batman Şube Müdürlüğü olarak 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanununu çerçevesinde av ve yaban hayatının korunması ve geliştirilmesine yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Ayrıca 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu uyarınca av hayvanlarının eş tutma, üreme, yavru büyütme, erginleşme gibi yaşam evrelerini göz önünde bulundurarak 19 Ağustos 2017-25 Şubat 2018 tarihleri arasını av sezonu olarak belirlemiş olup, 25 Şubat 2018 tarihi itibariyle tüm yurtta genel av yasağı başlamıştır. Av sezonunun kapanış tarihi itibariyle, av ve yaban hayvanlarının üreme döneminin başladığını, avın açılacağı Ağustos ayına kadar bu dönemde avcılık faaliyetlerinin yasak olduğu, özellikle av ve yaban hayvanlarının eş tutma, üreme, yavru büyütme ve erginleşme evrelerini içine alan bu süre zarfında toplumun tüm kesimlerinin tabii ortamlara çıkarken daha hassas hareket etmesi ve av ve yaban hayvanlarının yavru ve yumurtalarının toplamaması gerekmektedir. Geçtiğimiz günlerde ulusal basında da yer alan haberde ilimiz Sason ilçesinde kaçak avcılar tarafından kurulan kapana yakalanan sincaba gerekli müdahaleler yapılarak yaşamına devam etmesi sağlanmıştır. Bu gibi kaçak avcılık yaparak yaban hayatına zarar veren şahıslara 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu gereğince koruma altındaki yaban hayvanlarının avlanması ve tuzak ve kapan ile avlanmak kabahatlerini işlemekten 772 lira idari para cezası ve 400 lira tazminat cezası uygulanmaktadır. Orman ve Su İşleri Bakanlığımızca ve Merkez Av Komisyonunca getirilen kurallara uyulması, av ve yaban hayatı kaynaklarının koruma kullanma dengesi içerisinde sürdürülebilirliğinin sağlanması ve gelecek kuşaklara aktarılması açısından büyük önem arz etmektedir” denildi.
İHA