Osimhen kalitesi bir başka. Geriden rüzgâr gibi gelip, penaltıyı almak ve topu ağlara göndermek önemli.
Galatasaray’ın pres isteği vardı ama uzun sürmedi. Sara’nın yine 11’de olmaması orta alanı etkiliyor. Kaan Ayhan onun bölgesinin ilacı değil, bunu bir kez daha gördük. Maç şöyle bir hava verdi uzun süre; Okan Buruk, takım kolay gol yediği için “Biraz daha kont rol” demişti oyuncularına galiba.
Sallai savunma bölgesinde oynarken, “Ben bu yerin orijinal oyuncusu değilim” mesajını çok net verdi. İkili mücadelede veya rakip karşılamada her an kart görebilir.
Yunus rakibine yaptığı yumruğa benzer hareketinde kırmızı kart görse ne yapacaktı? Sinirler gergin, stres var herhalde.
Konyaspor maça iyi hazırlanmış fakat bilinçaltı düşüncelerinde “İstanbul’dan puan almamız çok zor” duygusu ile oynayınca puan alma ihtimalleri normal olarak azaldı.
Torreira sahanın her bölgesine baskıya gidiyor ama bir yere kadar. Sadece onun enerjisi orta alanın dinamizmini yüksek tutmasını sağlayamaz. Çünkü orta alan, üretim anlamında önemli işler yapamıyor. Rakipler Galatasaray’ın birinci bölgesinde iyi pres yaptıklarında çıkış mecburen uzun paslarla oluyor bazen dün akşamki gibi.
Mertens dün akşam temposuzdu. Daha önce oyundan alınabilirdi. Barış ve Yunus’un çalışkanlıkları takdire değer. Takım savunmasına da katkıları olumlu. Yalnız ana hedef, Osimhen’e daha fazla konfor sağlamak olmalı.
Bitime 10 dakika kala sakatlığını atlatan Sara takıma döndü. Bundan sonraki maçlar için orta alanın mimarı geri gelmişti.
Yeni transfer Ahmed Kutucu, Okan Buruk için önemli bir alternatif olabilir. Ahmed’in takıma hemen alışması kendisi açısından iyi olur ama büyük takıma hemen uyum sağlamak hiç kolay değil.
Dinamo Kiev maçı takımı ister istemez fizik kondisyon anlamında yıpratmış. Bu yüzden Avrupa maçı dönüşü alınan bu tip galibiyetler büyük önem taşır.