Top bir o kalede bir bu kale de. Soluksuz izledik 90 dakika ve uzatmaları. Kazanan biraz da şansının yardımıyla Galatasaray oldu ama iki takım da büyük bir alkışı hak etti. İsimlerinin hakkını verdiler kısacası.
Osimhen riske edilmedi ama Batshuayi de yedekte. Okan Buruk, Sivas maçı gazisi Barış Alper’i bir hafta sonra en ileri uçta sahaya sürdü. İyi de başladı sarı-kırmızılılar. Yunus’un Premier Lig asistinde Mertens müthiş bitirdi.
Maç da bundan sonra başladı. Armanın gücünü hatırlayan Trabzonspor, kaybedecek bir şeyi de olmayınca cesaretle hücum etti. Eksikler ve fiziksel yıpranmanın da etkisiyle Galatasaray orta sahada ve ileride ön alan baskısını yapamadı. Böyle olunca iki takımın da orta sahaları yok hükmündeydi.
Jelert-Berkan bekleriyle çok zorlandı Galatasaray. Ozan’ın golüne gecenin yıldızı Yunus, Messivari golüyle karşılık verdi. Ama asıl fırtına ikinci yarıda koptu. Abdülkerim’in ikramını, Banza affetmedi. Abdülkerim gollerde ciddi hatalar yapsa da maçın sonunda öyle kritik bir top çıkardı ki çizgiden kendisini affettirdi.
Muslera çok formsuz. Uruguaylı kaleci her topu içeri alıyor neredeyse. O kadar hatalı çıkışları var ki birinde penaltının eşiğinden döndü. Ozan yine bir anlık hatayı affetmedi. Ama bu kez de imdada Trabzon savunması yetişti. Malheiro-Serdar-Lundstram’lı savunma bu takımı küme düşürür. Malheiro’nun gereksiz penaltısı Aslan’ı maça bağladı. Sonrası kör dövüşü! Tutanın elinde kalacaktı. Mertens’in aldığı faulde kadife ayak Sara ortaladı, karambol golcüsü Batshuayi, 20 yaşındaki genç savunmacı Ali Şahin Yılmaz’la kafaya çıktı, şans Aslan’a güldü. Galatasaray altın değerinde üç puanla birlikte sakatların dönüşü ve dinlenme adına altın değerinde zaman kazandı.