Yeni yıl tebriklerinden daha çok, ağlamaklı mesajlar geldi...

Emekliler ağlıyor, asgari ücretliler ağlıyor ama en çok şehit aileleri ağlıyor...

“Kırk bin kişinin ölümünden sorumlu Bebek Katili Abdullah Öcalan’ın bunca yıl sonra iktidar nezdinde muteber bir kişi olması şehit aileleri ve yakınları olan bizleri perişan etti” diyorlar.

Bazı mesajlar şöyle:

“Bir kez daha kalbimizden vurulduk!”

“Öcalan’a ‘Sayın Öcalan’ diye hitap edildiğini duydukça kahroluyoruz!”

“Bebek katili ne zamandan beri ‘sayın’ oldu?”

“Evlatlarımız vatan için canını feda etti... Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor, bizim içimiz parçalanıyor!”

★★★

Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak için PKK terör örgününü kurup 1984 yılında saldırıları başlatan, 40 yılı aşkın bir süredir devlete ve millete çok büyük zararlar veren bir caniden yardım istemek yurtseverleri üzdü...

Bu konuda sert bir çıkış yapan İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu “Türkiye, teröristten medet umacak kadar alçalmış bir devlet idaresine mahkûm değildir. Böyle bir şey olamaz!” diye tepkisini dile getirdi.

Halkın duyguları hiçe sayılarak bir zamanların kanlı katili Abdullah Öcalan ile görüşmeler yapılıyor.

Öcalan “DEM milletvekilleriyle gönderdiği mesajda ‘Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya ben de gerekli katkıyı sunacağım” diyor.

Paradigmanın en basit anlamı “Var olan model, izlenen yöntem”dir.

İYİ Parti lideri Dervişoğlu, Bahçeli’nin çağrısının Öcalan’ın serbest bırakılmasını istemek anlamına geldiğini belirterek  “Öcalan’ın paradigması”nı şöyle değerlendiriyor:

“Bu paradigmayı izah etsinler. İmralı’ya gidildi, Öcalan affedildi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne de geliyor anlamında mı bu paradigma? O zaman Meclis’teki ‘TBMM’ ibaresini kaldırsınlar!”

★★★

Edinilen bilgiye göre Öcalan, yalnız kendisinin değil, cezaevlerindeki 4750 tutuklu teröristin de serbest bırakılmasını, PKK’nın dağ kadrosunun kayıtsız-şartsız affını ve yurda dönmelerine izin verilmesini istiyor. 

Güçlü ve ciddi bir devlet, bu şartları kabul eder mi?   

Devlet Bahçeli’nin, teröristbaşı Öcalan’a yaptığı çağrıyı AKP’nin de desteklemesi sonucu İmralı’da yapılan “Yeni açılım” görüşmeleri, özellikle şehit yakınlarını ve gazileri derinden yaraladı.

Şehit ailelerinden yükselen “Yüreğimiz yanıyor, şehitlerimizin kemikleri sızlıyor!” sesleri toplumda derin üzüntü yaratıyor.

İşin en doğrusu bu konuyu halka sormak...

Bir referandum yapılmalı ve kararı siyasiler değil, vatandaşlar vermeli!

“Öcalan ile barışacaksanız, benim bacağımı geri verin!”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin teröristbaşı Öcalan çıkışından sonra DEM Parti heyetinin İmralı canisi Abdullah Öcalan’la görüşmesi sonrası en sert açıklama Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’dan geldi.

Yaşanan terör trajedisini “Ne diyor bir gazi kardeşim? Abdullah Öcalan’la barışacaksanız benim kopan bacağımı geri verin’ diyor” cümlesiyle anlatan Ümit Özdağ, bir şehit babasının gecekondu tipi evinin fotoğrafını paylaşarak “Cumhur İttifakı’nın İmralı’dan çıkartacağı Öcalan Ankara’da bir villada oturacakmış. Bu villa muhtemelen, Ankara İncek’te, Fethullah Gülen döndüğü zaman oturması için FETÖ’cülar tarafından yapılan villa olur.

Mehmetçik toprağa, anne ve babaları kerpiç evlere, gaziler rehabilitasyon merkezine ve Abdullah Öcalan villaya...” dedi.

Eğer AKP iktidarı ve ortağı, ülkeye büyük zarar veren teröristbaşı Öcalan’ı affetmeyi gerçekten düşünüyorsa ve bunu halka rağmen yaparsa, seçim sandığında mutlaka cezalandırılır diye düşünüyorum!

GÜNÜN SÖZÜ

Yaşamak düşünmektir. İyi yaşayan kişi iyi düşünür, ama biz iyi düşünemiyoruz!