Maç başlamamıştı daha... İtalyan taraftarlarla yapılan röportaj dikkatimi çekti. Kameraya, formalarında yazılı olan isimleri gösteriyorlardı: Baggio, Del Piero ve
İnzaghi gibi geçmişin unutulmaz isimleri vardı taraftarların sırtında...
Demek ki bu takımdan fazla ümitleri yok dedim kendi kendime...
Dışarda böyle bir hava vardı İtalyanlar arasında... Maç başlayınca, olmayacak bir olay yaşandı. Resmen taç atışından gol yedi İtalya. Bajrami hatalı atışı değerlendirip Arnavutluk adına tarihi bir gol atmıştı. Aklıma İtalya’nın Kuzey Makedonya’ya elendiği maç geldi. Yine bir Balkan takımı biletini kesecek miydi İtalya’nın...
Bastoni ile beraberliği çok çabuk sağladı Luciano Spaletti’nin öğrencileri... İtalya, takım savunması kötü Arnavutluk karşısında Barella’nın güzel golüyle öne geçti. Gördüğü güzel rüyadan tatsız bir kabusa geçiş yaptı Arnavutluk.
Yine yanıltmadılar. Turnuva takımları, şampiyona başladığında güçlerini gösterir. Yalnız şöyle bir gerçek var. İtalyanların maç sonuçlarında farklı galibiyetlere fazla rastlamazsınız. Futbollarının genetiğinde her zaman garanti oyun ve öne geçtiklerinde galibiyeti koruma vardır.
Rakip kim olursa olsun asla bu prensiplerinden vazgeçmezler. Muçi oyuna keşke biraz daha erken girseydi. Manaj golü atsa, İtalya yıkılırdı.