Yirmiye yakın seçim anketi inceledim. Normalde seçim araştırmaları yapan şirketlerin çoğu burunlarının ucunu göremez, atarlar tutturamazlar.
Hayret! Hemen hepsinde benzer sonuçlara rastladım. Buna göre AKP’nin oyu biraz, MHP’nin oyu hayli düşüyor. HDP, 7 Haziran’ın hafif altında kalıyor. CHP seçimden kazançlı çıkan tek parti oluyor.

ÜÇÜNCÜ SEÇİM OLUR MU?

Hadi bire bir tutmasın ancak tablo bunun benzeri olacak. Nitekim 7 Haziran sonuçları aynen önümüzde duracak. Burada ekonomi için en berbat senaryo 3’üncü seçim ihtimali... “Yok artık!” diyorsunuz ama tekrardan düşünün, hakikaten o kadar uzak bir seçenek mi? Olmaz ama olursa diye un, yağ, şeker depolayın... Helva kavuracağız.
Olursa ne olur? Dolar ilk etapta 3.20’yi geçer. Güven mesajlarını kimse iplemez. Türkiye’nin notu düşer. Merkez Bankası gözüne fener tutulmuş balık gibi kilitlenir. Özel sektörün “yandım anam” nidaları yeri göğü inletir.

AKP-MHP

En mantıklı görünen AKP-MHP koalisyonu... Partilerin tabanları birbirlerine yakın ve Bahçeli bu sefer baştan “olur” mesajı verdi. MHP’nin elinde ekonomi bilgisine güvenilen Durmuş Yılmaz gibi başlı başına bir güç de var.
CHP ile aynı kâğıda imza atmaktansa MHP’nin isteklerini kabul etmek çoğu AKP’li için daha kabul edilebilir. Ancak piyasalara bu tabloyu ne kadar sever orası ayrı.

AKP-CHP

Piyasaların gönlünde yatan AKP-CHP koalisyonu... Her tarafıyla satın alınır... Borsa artar. Merkez Bankası’nın faiz artırmasına karşı piyasada faizler düşer. Dolar biraz gerileyip en az altı ay belli bir bant içinde gidip gelir. İlk etapta piyasalar bayılır. Ya sonra? Ayılınca ne olur? Didişirler mi? Uyum sağlarlar mı? Dünya görüşleri tamamen zıt iki parti birlikte nereye kadar gider? Ya Erdoğan? O ne der?

TEK TABANCA AKP

Oldu da AKP, 276’yı yakaladı diyelim. Bugünkü hükümette eskiler yerlerine geçer, bir iki bakan değişikliği ile aynen devam eder. Dolayısıyla bugünden farklı olmaz. Politika değişiklikleri de olmaz. Güven de olmaz. Yatırım da olmaz. İstikrar da olmaz.
Her gün kavga her gün dövüş... Piyasalar ilk etapta satın alır sonrasına doyasıya satar. Gündem saat başı değişir. Ekonominin suyu çıkar. Nasıl bugünkü rakamlar 2004 yılı seviyelerine gerilemişse, 2001 krizi seviyelerine doğru çekiliriz.
Bu şapkadan ancak bu tavşanlar çıkar. Fil çıkacak değil ya!