Hz. Yusuf’u kıskanç kardeşleri kuyuya atmıştı, Allah’ın meleği Cebrail geldi, Yusuf’u kuyudan kurtardı. Cumhurbaşkanın siyasi kardeşleri (ittifak ortakları) ona destek verdiler, bu destekle oyunu yüzde 52’ye çıkardı, efsanesini devam ettirdi. Seçim günü geldi. Efsane, siyasi kardeşlerinin desteğiyle yarattığı dipsiz kuyulara kendisinin itildiğini yeni gördü.

Çırpınıyor.

★★★

Güncel bir dipsiz kuyu:

Efsane lider Tayyip Erdoğan’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turgut Altınok, mal varlığını şöyle sayıp açıkladı: 22 arsam, 11 konutum, 2 binam, 1 benzin istasyonum, 25 tarlam, aile şirketimiz üzerine 67 ev, 5 dükkanımız var. Babadan zenginiz dedi. Bu kadar zengin, imkanları yüksek babanın 2 kızının da hiç sınava girmeden devlet kurumu RTÜK’de işe yerleştirildikleri ortaya çıktı. Baba; “kızlarım gidin arsalarımızı, tarlalarımızı, binalarımızı, benzin istasyonlarımızı yönetin, maaşınızı da oradan alın” demeyi akıl etmedi. 2 kızını RTÜK’ün aylıkçısı durumuna getirerek devleti dipsiz kuyu yaptı. Bu 2 hanım kız gibi milyonlarcası iktidardan torpilli devlete yerleşti, maaş alıyor. 

★★★

Tarihi bir dipsiz kuyu:

2011 yılında Tayyip Erdoğan’ın partisinden belediye başkanı, İstanbul’u yönetiyordu. İstanbul’da Fatih Vatan Caddesi’ne cepheli üzerine inşaat yapılamaz bir yeşil alan vardı. Bu yeşil alanı bir şirket 25 milyon liraya satın aldı. Satıştan sonra efsane liderin partisinden belediye yönetimi o yeşil alana imar izni verdi. Partili iş adamı, arsasına imar izni veren İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne 25’e aldığı o arsayı  430 milyon liraya sattı. Arsayı satın alan belediye, tekrar imar değişikliğine gitti ve o arsayı yeniden yeşil alan yaptı. O yılın dolar kuru üzerinden hesaplandığında efsane liderin yönetiminde İstanbul’da sadece bir arsa üzerinden 117 milyon dolarlık bir dipsiz kuyu yaratılmış oldu.

★★★

Benzersiz bir dipsiz kuyu: Efsane lider Erdoğan, Balıkesir’e Merkez Havalimanı yapılmasını onayladı. Fizibilitesi yapıldı. Yılda 1 milyon yolcu kapasiteli Balıkesir Havalimanı, 30 milyon TL’ye bitecek diye yola çıkıldı 76.000.000 TL’ye (76 milyon) bitirildi. Ancak onu yapıp işletecek partili iş adamına 1.300.000 yolcu garantisi verildi. Havalimanı efsane liderin konuşması ile açıldı. 18 ay sonunda sonuç şöyleydi: 

Yolcu kapasitesi: 

1.000.000. 

Verilen yolcu garantisi:

1.300.000. 

Gelen- giden yolcu: 

0. (Sıfır) 

İnen- kalkan uçak:

0. (Sıfır).

Böylesine dipsiz kuyunun dünyada benzeri yok.

★★★

Avanak kumbarası kuyu: Kütahya, Afyon, Uşak; 3 kente birden hizmet verecek Zafer Havalimanı, parti yandaşı özel şirkete; “hem yolcu garantisi- hem mutlaka kâr etme garantisi- hem de süre garantisi” vererek 50 milyon Euro’ya yaptırdı. Üç şehrimizin toplam nüfusu 1 milyon 678 bin kişiydi. Herkesin uçakla seyahat edeceği düşünülerek kapasite 1 milyon yolcu üzerine tutuldu. 50 milyon Euro’ya mâl edildi. Açılışı dualar okunarak yapıldı. 11 yıl geçti, hiçbir hedef tutmadı. Yıllık yaklaşık 800 bin yolcu garantisi verilmişti, yolcu sayısı yaklaşık 2.300 de kaldı. Gelmeyen yolcunun, inmeyen uçağın parasını devlet ödedi. Şirket 50 milyon Euro’ya mâl ettiği havalimanından 50 milyonunu ilk 10 yılda çıkardı. Daha 21 yıl işletme hakkı var. Böylesine “halkın vergilerini avanak kumbarası yapan” dipsiz kuyu örneğinin benzeri yok.

★★★

Emekliye kaynak yok dedi.

Müteahhidin vergisini sildi.

Yüzlerce dipsiz kuyu.

Sayıp yazabilirim.

Bu köşeye sığmaz.

Tayyip Erdoğan, kendi yarattığı dipsiz kuyular yüzünden patlayan enflasyonun yoksullaştırdığı halk kitlelerine seçim meydanlarından; “... ne verirsek verelim dipsiz kuyu misali kayıp olup gidiyor...” diyerek; halktan uygulanan IMF benzeri reçeteye teslim olmalarını istiyor.

Sandık günü geldi.

Tayyip Efsanesi dipsiz kuyuda eridi! Sandıktan; “dipsiz kuyuların intikamı” çıkacaktır.

50 gün doluyor!

Göstere göstere gelen, bile bile göz yumulan, korunan, desteklenen yerli ortaklı yabancı altın arayıcı şirketin sebep olduğu Erzincan’daki büyük felaketin üzerinden 50 gün geçti. Devleti ele geçirmiş rüşvet yiyici ile rüşvet yedirici altıncı arasında kurulmuş “iktidar siyasetçisi- yüksek makam sahibi bürokrat- yabancı şirkete ortak edilmiş iktidara yakın iş adamı işbirlikçi yapı” içinde altıncı şirketi koruyan, kollayan, kolaylık gösterenlerin tamamından hesap sorulması gerekir. 9 işçinin bedenine ulaşılamadı. Acılı aileler bekliyor. Felaketin sorumlusu olarak şirkette mühendis, yönetici, idareci pozisyonunda olan 7 kişi tutuklandı, ancak yerli- yabancı ortaklığının sahiplerine ve onlara destek olan siyasetçi ve bürokratlar henüz ifadeye çağırılmadı. Şirketin baş temsilcisi ABD’den gelip hesap vermedi. Acılı aileler ve toplum vicdanı bekliyor.