Sevgili okurlarım Türkiye’de gerçekten akıl almaz, mantık ve hukuk dışı olaylara her gün tanık oluyoruz.

Son örnek karşımıza hiç umulmadık biçimde birkaç gün önce çıkarıldı.

Çıktı demiyorum zira resmen çıkarıldı.

Recep Bey’in ağzından yeni bir anayasa değişikliği önerisi!

Beyefendi bu önerilerini genelde yurt dışı gezilerinde uçakta yapıyor.

Her geziye seçilmiş yandaş gazeteciler davetli...

Uçakta onlar var.

Recep Bey’in toplantı masasına topluca oturup önce fotoğraf çektiriyorlar.

Bu düzenlemeler saray ekibi tarafından yapılıyor ve sonra sıra geliyor kendisini dinleyip not almalarına...

★★★

Ancak, alınan bu notlar hiç önemli değil...

Saray ekibi bir süre sonra cumhurbaşkanının ‘yapacağı’ açıklamaları ve söyleyeceği sözleri yazılı olarak kendilerine iletiyor.

Sanki gazeteciler sormuş gibi yapılıyor!

Onlar da, dağıtılan yazılı metni olduğu gibi (cumhurbaşkanının ağzından) kendi medya kuruluşlarına geçiyor.

Çok pratik (!) bir yöntem.

★★★

Almanya’ya yapılan son uçak yolculuğu sonrasında karşımıza yeni bir durum çıktı.

Anayasa bir kez daha değişmeli!

Peki ne yapalım, hangi maddeleri değiştirelim?

Cumhurbaşkanı bundan sonra yapılacak ilk halk oylamasında yüzde 50 artı 1 oyla değil, salt çoğunluğun oylarıyla seçilmeli imiş. 

Yani kim en yüksek oyu alırsa o cumhurbaşkanı olmalı imiş!

★★★

Görüyorsunuz, kendi getirdiği kuralları bırakıp yenilerinin gündeme taşınmasını istiyor.

Olacak şey midir!

Zamanında İttihat Terakki’nin lideri ve Başkomutan Vekili Enver Paşa vardı.

Amacı Osmanlı’yı ve özellikle de sürmekte olan Birinci Dünya Savaşında orduyu ve ülkeyi tek parti-tek adam olarak yönetmekti.

Ancak bu konuda karşısına bazı ‘yasal boşluklar’ ve engeller çıkıyordu.

Paşa bu durumda yasaların arkasından dolanıp çare bulsa da zorlanıyordu.

O meşhur özlü sözünü işte o zamanlarda söylemişti:

“Yok kanun, yap kanun!”

Günümüzde bizimki de o hesap!

★★★

Türkiye’de şimdi tanık olduğumuz gelişmeler de aynı kapıya çıkıyor ama biraz farklı sözcüklerle...

“Yok anayasa, yap yeni bir anayasa!”

Anayasa bunların elinde çocuk oyuncağına döndü.

Defalarca değiştirdiler, yine yetmedi.

Kendi siyasi çıkarları söz konusu olduğunda hemen aynı yere dönüyorlar...

“Anayasayı kendi çıkarlarımız doğrultusunda bir kez daha değiştirmek gerekiyor!”

★★★

Şimdi bekleyin, çok yakında Türkiye’de bu konuyu tartışmaya başlayacağız...

Ne için?

Recep Bey dördüncü kez seçilsin diye...

Kendisinin ve partisinin beklentisi bu yönde...

Böylece çok önemli bir hedefe ulaşmış olacaklar.

Ömür boyu cumhurbaşkanlığı!

★★★

Bu taktikleri piyasaya niçin sürdüklerine gelince...

Ellerinde o makama layık gördükleri başka kimseler yok... Ya da devletin bütün yetkilerini, yasama, yargı ve yürütmeyi kendi elinde toplayan Recep Bey’den çekindikleri için öyle görünüyorlar.

Bu konuda birbirlerini iyi tanıdıkları için bu yargıya varıyorlar.

★★★

Elbette başka nedenler de var.

Beyefendi gündem değiştirmeye kalkışırken ekonominin ağırlığı üzerine çökmüş durumda.

Vatandaş bitik durumda.

Enflasyon konusunda resmen çuvalladılar.

Amacı bu sıkıntıları kendince örtmek ama o kadar basit değil...

Yedirmezler.

Cumhurbaşkanı seçiminde yüzde 50 artı 1’i bu kez bulması söz konusu değil.

“En çok oy alan seçilsin” derken son şansını kullandığını hepimizden daha iyi biliyor...

Ve işte o nedenle, Enver Paşa’nın “Yok kanun, yap kanun” ilkesine sığınıyor.

Ama bizimkinin amacı kanunu değil, kendi değiştirdiği anayasayı yine ve sürekli değiştirmek, toplumu bu doğrultuda oyalayıp bir kez daha kandırabilmeyi başarmak.

★★★

Burada şimdi açıkça söylüyorum...

Bu son oyununda anayasayı bir kez daha değiştirmesi ne yazık ki kendisi ve partisi açısından biraz zor olacak.

Milletvekillerinin kelle sayısı açısından bakıldığında bu işin pek de mümkün olmayacağı görülüyor.

Her kritik konuda fikirlerini Recep Bey’den önce açıklayan kraldan çok kralcı Devlet Bey’in ne düşündüğünü ve neler diyeceğini şu anda bilen yok.

Partisinden de ses gelmiyor.

Bakalım ne diyecek, nasıl ses verecek!