Gümrük Bakanı Nurettin Canikli, Çin’den getirilen zehirli maddeyle boyanmış 33 bin çift ayakkabının, imha edilmesi gerekirken piyasaya sürüldüğünü itiraf etti.
Bakan Canikli ayrıca şu bilgileri de kamuoyu ile paylaştı:
“Zehirli ayakkabılar bizim kayıtlarımıza göre imha edilmiş görünüyor. Ama imha edilmeden, o ayakkabıların kutusuna farklı ayakkabılar konuyor, tıpkı kırmızı etteki gibi...”
Ancak Bakan, kayıtlarda imha edilmiş görünen ayakkabıların nasıl olup da piyasaya sürüldüğünü ise açıklamadı!
O halde ben açıklayayım:
* * * *
Gümrüklere gelen bir ürünün sağlığa zararlı olduğu anlaşıldığında imha kararı alınıyor. Bu işlem laboratuvar raporlarıyla gerçekleşebildiği gibi, mal sahibinin talebiyle de
yapılabiliyor.
Sürecin aşamalarına gelince...
- İmhası gereken eşya için “İmha Kararı” belgesi düzenleniyor. Bu belge imha komisyonunca incelenerek onaylanıyor.
- İmha komisyonları, Başmüdürün yetkilendirdiği, gümrük müdürü veya yardımcısı veya şefin başkanlığında, muayene memuru, ambar memuru, işletmeci kuruluş görevlisi ile varsa gümrük kimyagerlerinden oluşturuluyor.
- “İmha Kararı” belgesi; işletmeci, yetkilendirilmiş gümrük müşaviri ve muayene memuru tarafından onayladıktan sonra, kimyagerin imzasına sunuluyor. Kimyagerin “evet” demesinin ardından son onayı komisyon başkanı veriyor.
- İmha işlemi komisyon başkanının nezaretinde gerçekleştiriliyor. Eşyanın bulunduğu yerdeki durumu, nakliye aracına yüklenmesi, imha mahalline boşaltılması ve imha aşamalarının video çekimleri yapılıyor. İmhadan sonra, tutanak düzenleniyor.
- İmha tutanakları ve video çekimi yapılan CD, kaset vb. imhayı gerçekleştiren idarelerce 5 yıl süre ile muhafaza ediliyor.
* * * *
Gördüğünüz gibi, imha süreci birçok yetkilinin imzasını taşıyan, komisyon başkanının nezaretinde gerçekleşen, ayrıca videoya kaydedilen bir süreç.
Diyelim ki ithal edilen zehirli ayakkabıların yerine piyasadan toplanan eski ayakkabılar konuldu ve onlar İzmit’teki İzaydaş Atık Tesisleri’nde imha edildi.
Peki ama gümrükler yol geçen hanı mı?
TIR’lar dolusu eski ayakkabı gümrük depolarına getirilecek, orada zehirli ayakkabılar çıkarılarak yerlerine onlar konulacak ve bunları kimsecikler fark etmeyecek.
İmhaya nezaret eden komisyon başkanı da uyuyup görmeyecek!
Bu hikayeye çocuklar bile güler!
Ama burası Türkiye... Burası inanılmaz olayların normalmiş gibi yaşandığı ülke!..
Diyelim ki oldu?
İmha sürecinin her aşaması niçin videoya kaydediliyor?
Bakanın söylediği hile, kamera kayıtlarında görülmez mi?
Apaçık görülür ve işlem durdurulur.
Ama durdurulmamış!
İddiaya göre, rüşvet karşılığında eski ayakkabılar falan değil, boş kutular imha edilmiş!
Belki göstermelik olarak birkaç çift eski ayakkabı kutuların içine konulmuş olabilir.
* * * *
Sevgili okurlarım,
Ülkemizde bürokrasi, tıpkı güneşin hareketine göre dönen ayçiçekleri gibi, hep tepeye bakar.
Tepe yolsuzluk yapar, rüşvet alırsa, bürokrasi de almaya başlar! (Sözüm Bakan Canikli’ye değil)
17-25 Aralık’taki büyük yolsuzluk ve rüşvet iddialarının -şimdilik- örtbas edilmesinin, bürokrasideki rüşvet çarkını hızlandırdığı anlaşılıyor.
Bu durumda yukarıdakilerin yaptıklarının yanlarına kâr kaldığını gören aşağıdakiler, vatandaşa zehirli ayakkabı da giydirir, zehirli gıda da yedirir.
Nitekim giydiriyor da, yediriyor da!..
Zehirli ayakkabıları vatandaşa kimler giydirdi?
Uğur Dündar
Yayınlanma: