Merkez Bankası, aşırı oynaklık nedeniyle gerekli görülen günlerde döviz satım tutarının bir gün önceden ilan edilen asgari tutarın 70 milyon dolar fazlasına kadar artırılabileceğini açıkladı.

Faiz değişmedi, dolar uçtu!

Faiz değişmedi, dolar uçtu!


Banka'dan yapılan açıklamada şöyle denildi:

"Küresel finansal piyasalarda artan oynaklık nedeniyle 10 Nisan 2015 tarihli basın duyurusundaki '30 milyon ABD doları fazlasına' ifadesi '70 milyon ABD doları fazlasına' olarak değiştirilmiştir. Değişiklik 19 Ağustos 2015 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacaktır.

Döviz piyasasındaki koşullara göre döviz satım ihalesi tutarı günlük olarak belirlenmeye devam edilecektir.

Aşırı oynaklık nedeniyle gerekli görülen günlerde döviz satım tutarı bir gün önceden ilan edilen asgari tutarın 70 milyon ABD doları fazlasına kadar artırılabilecektir. Satım tutarı mevcut uygulamada olduğu gibi saat 16.30’da aynı sayfalarda duyurulacaktır."

TCMB’nin yol haritası

TCMB’nin yol haritası


Diğer yandan, TCMB'nin Para Politikası Kurulu'nun (PPK) faiz kararı ve Küresel Para Politikalarının Normalleşme Sürecindeki Yol Haritası'na ilişkin değerlendirmede bulunan İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kerem Alkin, Merkez Bankası'nın dövizi tutmak için en önemli imkan olarak TL likiditesini kısmayı gördüğünü belirterek, "TL likiditesini kısması da doğrudan esnafı ve iş dünyasını çok etkiliyor. Piyasa şu anda TL cinsinden çok iyi noktada değil. Burada hep bankaların mali yapısını bu zor süreçte korumaya yönelik tedbirler var. Bankaların mali yapısını, bankalara ek mali yük getirmeden korumaya yönelik bir takım tedbirler ve yol haritası gözüküyor" diye konuştu.

Dünyanın her yerinde merkez bankalarının ekonominin genel makro yönetimine katkıyı ancak bankacılık sistemi üzerinden yapabildiğini aktaran Alkin, şunları kaydetti:

"Doğrudan piyasaya, piyasadaki diğer aktörlere para vermeleri veya reel sektörü doğrudan destekleyici tedbir almaları mümkün değil. Burada Merkez Bankası'nın ekonomiyi bankacılık sistemi üzerinden; tasarrufları özendirecek, buna rağmen kredi maliyetlerinin artmamasını sağlayacak, özellikle Türk bankalarının mali yapısını güçlü kılmaya devam edecek ve bankalara ek yük getirmeyecek bir şekilde yönetmesi lazım. Şimdi burada çeşitli gerekçelerle faiz silahına Fed'i görene kadar dokunmak istemiyor."

Kerem Alkin, piyasanın sonuçta kurların istikrara kavuşmasını istediğini belirterek, "Merkez Bankası bu yaptığı açıklamalarla şunu ifade etmeye çalışıyor; 'Ben Fed'in normalleşme çalışmaları nedeniyle küresel sistemde sebep olduğu çalkantının farkındayım. Faiz artışını en son ve en etkili silah olarak bırakmak suretiyle daha çok araç çeşitliliği oluşturmak suretiyle bunu yöneteceğim'. Merkez Bankası'nın kendi metodolojisi açısından çeşitli gerekçelerle neden faizi artırmak istemediğini izah edebilecekken, dışarıdan onun 'faiz artırmaması gerektiği'ne dair yorum geldiği zaman, bu Merkez Bankası'nın algısını zora sokuyor. Döviz kurlarının yönetimiyle ilgili bir iletişim sorunu var" yorumunu yaptı.iz değişmedi, dolar uçtu!