Türkiye seçime gidiyor gibi değil...
Garip bir sessizlik var...
Söz bitmiş gibi...
Sokakta, çarşıda, kahvehanelerde susmuş insanlar...

*

“Ne olacak sizce?” diyor birisi...
Yanıt; sessizlik...
Tartışma, iddia, görüş, fikir, tahmin, cümle, kelime, söz gelmiyor arkasından, tuhaf bir sessizlik geliyor...

*

Doğumdan önce hastane koridorlarındaki sessizliğe benziyor... Hakemin düdüğü ağzına götürdüğünde tribünlerdeki gibi bir sessizlik...
Ya da depremden önce gecenin sessizliği gibi...
“Ne olacak?...”
“.......?”

*

Bezginlik mi?..
Bunca hırsızlığı, bunca yalanı, bunca aldatılmayı, bunca eşek yerine konulmayı dahi anlamadıktan sonra... Han duvarı gibi değişmeyen yüzde 40’a söyleyecek bir tek
söz kalmadığı için mi sessizleşti Türkiye?..
Bıkıp usandı...
Ve sustu?..

*

Ya da umutsuzluk mu?...
Bu yapılacak seçimle birlikte demokrasinin iflas ettiğini, işlemediğini, işe yaramadığını anlamanın mı sessizliği?..
Teslim mi olduk?..

*

Korku mu?..
Bu seçimlerde oynanacak oyunlara, muhtemel hilelere, hukuksuzluklara tepki olarak patlayacak beter kanlı günlerin...
Ya da kaybettiğini anlayınca “evlerindekileri” sokağa dökme provaları yapan nefretin
korkusu mu?...

*

Yoksa karar mı verildi?...
İlk darbeyi yiyen, orada kalmak için hukuku yok saydığını ilan eden... Hukuka karşı suçlarını açıktan işlemeye başlayan diktatöre son darbeyi vurmanın temkinli sessizliği mi?..

*

Bazen sessizlik, sesten anlamlıdır...

*

Bu kez seçime benzemiyor...
Bir garip sessizlik var...