“Hükümet kuruluyor” dediklerinde...
Biz sanıyoruz ki iyi bir şey kuruluyor...

*

Hukuku bitiren Adalet Bakanlığı’dır...
Mahkemeler Turizm Bakanlığı’na bağlansaydı, havuz başlarında mayolu ve şortlu mahkeme heyetleri ile bildiğimiz hukuk sürecekti ve Adalet Bakanlığı’nda tezgahlanan karanlık oyunlarla devlete kumpas kurulamayacaktı...
Çok çok arada “Mahkeme reisimizin şişme yastığı patladı“ gibi sorunlar hadi...

*

Türkiye’yi nükleer cehennemine çevirmekte olan Enerji Bakanlığı’dır...
Ayrıca; göbeğini kaşıyanların çaldıkları elektriğin faturasını size ödetmek için kurulmuş gibidir bakanlık...

*

Çevreyi yok eden, koy, kıyı, ada, deniz, yeşil alan, koru, orman, çalınmamış çevre bırakmayıp talan ettiren Çevre Bakanlığı’dır...
Suçüstü yakalandı sonunda...
“Yukarıdaki istedi yaptım” dedi, hatırlayın...
Çevre Bakanlığı olmasaydı, Karadeniz’in yaylaları kurtulacaktı en azından...

*

Meraları ve otlakları parselleyip satınca, ineği Hollanda’dan, samanını Kanada’dan getiren Tarım Bakanlığı’dır...
İnekler kendi başlarına daha iyiydi...

*

Tüm komşularımızla savaş hali Dışişleri Bakanlığı’nın başarısıdır...
Dünyanın en güçlü ve şanlı ordusunu itibarsızlaştırıp süründüren Milli Savunma Bakanlığı’nın... Bu gaz bombaları, yerlerde sürüklenen kızlar, vurulan filiz gibi gençler İçişleri Bakanlığı’nın başarıları arasındadır...

*

Milli Eğitim Bakanlığı...
İlkokulda çişini tutamayan çocuklara türban taktıran... Medeni velileri hüngür hüngür ağlatan... Bu bilişim ve teknoloji devrinde tam bir milyon imam yetiştirmeyi başarabilen bir bakanlıktır Milli Eğitim Bakanlığı...

*

İşte şimdi bu kuruluyor...

*

Bu bakımdan “hükümete kim girdi, kim ne bakanı oldu, sarayın mı yakını, öbürünün mü adamı?” bizi ilgilendirmez...
Kendi kadrolarını kuruyorlar...
Ta ki Türkiye’yi yiyip bitirene kadar...