Yeni kabine hakkında en çok tartışılan konu ekonominin başına kimin geleceği... Daha açık yazayım, esas merak edilen Ali Babacan var mı, yok mu?
Yaratılan hava Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomide Babacan yerine başka isimleri önerdiği şeklinde... Davutoğlu ise Babacan konusunda ısrarlı... Piyasalar da Babacan’ı istiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Babacan arasındaki görüş farkı geçen yıl bariz bir şekilde ortaya dökülmüştü...
Babacan; “Üretmeden, hak etmeden, hele hele dışarıdan sağlanan krediyle lüks alışveriş, lüks konut... Bu, Türkiye’yi çıkmaza sokabilir...” derken, Cumhurbaşkanı Erdoğan; “İnşaat sektörünün olmadığı ülke bitmiş demektir” diyerek mevcut gidişatı savunmuştu.
Nitekim seçim öncesi Saray’ın ekonomi danışmanlarından Yiğit Bulut’un, Babacan’ı kastederek; “Neo-liberal teslimiyetçi süreç kesin olarak bitiyor” suçlamaları söz konusuydu. Danışman bunu helallik almadan kafasına göre söyleyebilir mi?
İşin açıkçası kim gelirse gelsin işi çok zor ancak piyasaların Babacan konusunda bir hassaslığı var. Şunu bilin ki, kabak o koltuğa oturanın başında patlayacak!
Kim geçerse geçsin devralacağı ekonomi bıçak sırtında... Üstüne faiz düşür baskısı ve ekonomik gerçekler altında kalacak. Kafayı sıyıracak!

Dev dalgalar


Devralacağı ekonomide son durum şöyle:
Son 55 yıldır ortalama yüzde 5 büyüyen Türkiye, son üç yıldır ortalama yüzde 3 ile zar zor büyüyor.
Milli gelir 822 milyar dolardan 705 milyar dolara geriledi. Aşağı trend bize 2016 yılında düşüşün süreceğini, 700 milyar doların altına inileceğini söylüyor.
İşsizlik çift hanelere oturdu. Asgari ücretin artırılması, Suriyeli ucuz işçiler nedeniyle işsizliğin artması kuvvetle muhtemel...
Ülkenin döviz kazancının baş aktörü ihracat on aydır üst üste geriliyor. 2023 yılı için 500 milyar dolar hedef gösterilirken bu yılı 150 milyar doların oldukça altında 144 milyar dolar civarında kapayacağız. Bir diğer gelir kalemi turizmde ise gelirler azalırken giderler artıyor.
Türkiye’nin toplam dış borcu Eylül’de açıklandığı üzere 2015 ikinci çeyrek sonu itibariyle 405 milyar dolar... Kısa vadeli dış borç stoku ise Eylül 2015 itibariyle 121 milyar dolar.
Sizi yanıltmasın, bir yıllık alınıp kısa vadeli görünmemesi için bir yıl bir haftalık alınıyor. Bu durumda gerçek kısa vadeli borç 175 milyar dolara yükseliyor.
Demem o ki; koltuğa oturursun oturmasına da, nasıl kalkacaksın?