Kar­şı­la­şı­lan du­rum­lar, ya­şa­nan olay­lar şa­şır­tı­cı. Ül­ke­mi­zin içi­ne çe­kil­me­ye ça­lı­şı­lan ka­ran­lık or­ta­mı­nın so­rum­lu­la­rı hal­kı al­dat­ma ya­rı­şı için­de. De­ği­şik ne­den­ler, ol­ma­dık ba­ha­ne­ler ve ger­çekdı­şı ge­rek­çe­le­riy­le suç­la­rı­nı ka­pat­ma ça­ba­sın­da­lar. PKK bir­lik­te­li­ği­ni, yan­daş­lı­ğı­nı, sa­vu­nu­cu­lu­ğu­nu öv­gü­ler­le sür­dü­ren­ler, yurt­dı­şı iliş­ki­ler­le de dev­le­ti suç­la­ma­ya kal­kış­tı­lar. Kı­na­ya­ma­dık­la­rı, or­tak­la­rı sa­yı­la­cak­la­rı ör­gü­te da­yan­dık­la­rı­nı, on­la­rın gü­cü­ne gü­ven­dik­le­ri­ni açık­ça söy­le­me­le­ri bir yan­da, iç­tik­le­ri mil­let­ve­ki­li an­dı­na ay­kı­rı tu­tum­la­rı­nı da açık­ça sür­dü­rü­yor­lar. Av­ru­pa Bir­li­ği­’ne ve Bir­leş­miş Mil­let­ler Gü­ven­lik Kon­se­yi­’ne ya­pıl­dı­ğı du­yu­ru­lan baş­vu­ru­la­rı, do­ğal bir hu­kuk ve de­mok­ra­si ge­re­ği say­mak ya­nıl­tı­cı­dır. Ül­ke­miz­de ya­kın­dık­la­rı olay­la­rı çö­züm­le­mek­le yet­ki­li or­gan­lar var­dır. Ay­rı bir dev­le­tin yurt­taş­la­rı gö­rü­nü­müy­le yurt­dı­şın­da­ki ku­rul­la­ra baş­vur­ma­nın olum­lu kar­şı­lan­ma­sı ola­nak­sız­dır.
On­ bin­ler­ce ki­şi­nin ka­ti­li te­rör ör­gü­tü ba­şı­nı “Si­ya­sî li­de­r” gös­ter­mek, “Sa­yı­n” di­ye se­lâm­la­mak, bü­yük suç­la­rı oluş­tu­ran ey­lem­le­ri onun buy­ru­ğu­na bı­rak­mak, on­dan yar­dım bek­le­mek yan­lış­lık­la­rı, ona sa­rıl­mak­la, o ol­ma­sa ken­di­le­ri­nin de ol­ma­ya­ca­ğı­nı do­lay­lı bi­çim­de açık­la­yan söz­le­riy­le yo­ğun­laş­mak­ta­dır. “PKK bir öz­gür­lük ha­re­ke­ti­” de­me­ye utan­mı­yor­lar.
Kaç kez so­rul­du, ya­nıt ve­re­mi­yor­lar. PKK’­nın ola­nak­la­rı na­sıl sağ­la­nı­yor, as­ke­rî stra­te­ji­le­ri kim­ler öğ­re­ti­yor? Dı­şar­da­ki bel­li ko­ru­yu­cu­la­rı ve des­tek­çi­le­riy­le iliş­ki­le­ri na­sıl ku­ru­lup sü­rü­yor? Ne için, ki­me kar­şı sa­va­şı­yor­lar? Top­rak­la­rı, mal­la­rı mülk­le­ri el­le­rin­den mi alın­dı? Eş­le­ri, ço­cuk­la­rı mı ka­çı­rıl­dı? Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti yurt­ta­şı ola­rak öbür yurt­taş­lar­dan ne ay­rı­lık­la­rı var? Ne­le­ri ek­sik? Ne­ler esir­ge­ni­yor? Ne­le­ri yok? Ne­ler­den dış­la­nı­yor­lar?
HDP’­li ki­mi mil­let­ve­kil­le­ri­nin suç içe­ren ko­nuş­ma­la­rı Şır­nak ve Yük­se­ko­va­’dan baş­la­yan  “ö­zerk­li­k” kal­kış­ma­la­rıy­la ör­tüş­mek­te­dir. Bir kez da­ha an­la­şıl­mak­ta­dır ki is­te­dik­le­ri, özerk­lik, fe­de­ras­yon ve ba­ğım­sız­lık ilâ­nıy­la, Tür­ki­ye­’yi par­ça­la­mak­tır. Ve kim­bi­lir Ba­tı ile bir­lik­te ve on­la­rın kuk­la­sı ola­rak ne­ler..

ÖN­LEM?

Gü­nü­müz ik­ti­da­rı yıl­lar­dır “De­mok­ra­tik açı­lım-Çö­züm sü­re­ci­” sav­la­rıy­la ay­rı­lık­çı­la­ra umut ver­di. Öy­le ki ba­tı­ya geç­mek için ölü­mü gö­ze alan ço­ğu Müs­lü­man Tür­ki­ye­’yi ka­lı­na­cak, ya­şa­na­cak yer bul­ma­dı­ğın­dan Yu­na­nis­ta­n’­a ve İtal­ya­’ya ge­çi­yor. Su­ri­yeli­ler za­ten kent­le­rin ya­şa­mı­nı boz­du. İk­ti­dar eği­tim­de, ada­let­te, dev­let ya­şa­mın­da ge­rek­li ön­lem­le­ri ala­cak, eko­no­mi­nin sa­na­yi ve te­cim dal­la­rın­da­ki yer­le­riy­le ger­çek­le­ri be­lir­te­rek ya­lan­la­rı or­ta­ya çı­ka­ra­cak yer­de ken­di çı­ka­rı için or­ta­ya at­tı­ğı de­ği­şik söy­lem­le­ri şim­di sert uy­gu­la­ma­lar­la (ki bun­lar da ge­cik­ti) ter­si­ne çe­vi­ri­yor. Şim­di hü­kû­met oyun­la­rın­da.
Gü­ney sı­nır­la­rı­mız­da­ki gev­şek­lik­ler ve boş­luk­lar­la İŞID’­e ka­tı­lan­la­rı ön­le­mek­te za­yıf ka­lan ik­ti­dar, Kan­di­l’­de­ki te­rör oca­ğı­nı ön­le­me­mek ve yo­k et­me­mek­le (si­ya­sal yol­lar ve yön­tem­ler ön­ce­lik­li, ge­re­ken as­ker gü­cüy­le) ba­şa­rı­sız­dır.
Gü­nü­müz ik­ti­da­rı, mu­ha­le­fet par­ti­le­ri­nin de Ba­kan­lar Ku­ru­lu­’n­da yer ala­ca­ğı hü­kû­me­ti de­ğil, ken­di hü­kû­met­le­ri­ni is­te­yip böy­le­ce se­çi­me git­me­yi dü­şün­dü. Hiç­bir gün koa­lis­yo­nun ger­çek­leş­me­sin­den ya­na ol­ma­dı. Ke­sin­kes et­ki­sin­de ve buy­ru­ğun­da ol­duk­la­rı gü­nü­müz cum­hur­baş­ka­nı bu du­ru­mu ha­zi­ran se­çim­le­rin­den ön­ce yap­tı­ğı sa­ray top­lan­tı­la­rı­nı yi­ne­le­ye­rek muh­tar­la­ra yap­tı­ğı ko­nuş­ma­da an­lat­tı­ğı gi­bi sü­rek­li da­yat­tı, açık­la­dı. Koa­lis­yon bir an­la­yış, ni­te­lik, si­ya­sal bi­linç ve dü­zey işi­dir. AK­P’­nin bu­nu ko­tar­ma­sı ko­lay de­ğil­dir. Da­vu­toğ­lu gö­re­vi bı­rak­mak aşa­ma­sı­na gel­di.

GER­ÇEK

Din­ci­li­ği, İs­lâm­cı­lı­ğı bay­rak edin­miş bir ya­pı­nın de­mok­ra­tik de­ğer­ler ve il­ke­ler­le uyu­mu al­dat­ma­ca­dır. “Tek so­ru­nu­muz is­lâm­dı­r” sö­züy­le İs­lâ­mi­ye­te ay­kı­rı­lık­lar­la uğ­ra­şı de­ğil, da­ha çok din­ci­li­ği, şe­ri­at­çı­lı­ğı gün­de­me ge­ti­ren bi­ri­nin gü­dü­mün­de baş­ka bir şey ol­maz. Ger­çekdı­şı suç­la­ma­lar­la yar­gı­la­nıp ak­la­nan su­bay­lar emek­li ol­mak zo­run­da bı­ra­kı­lı­yor, yar­gı ka­rar­la­rı din­len­mi­yor, ger­çek­le­ri açık­la­mak­tan kor­ku­lan­lar ka­çı­rı­la­rak ka­ba­da­yı­lık taş­la­nı­yor, dü­zen­le­me­ci­ler, kum­pas­çı­lar or­ta­ya çı­ka­rıl­sın is­ten­mi­yor. Ka­nı­mız­ca, Ze­ke­ri­ya ÖZ ka­çır­tıl­dı. Ön­ce­ki dost­la­rı­nın son­ra düş­man ol­ma­sıy­la açı­lan yar­gı yo­lun­da AK­P’­li­le­rin ip­li­ği­ni pa­za­ra çı­ka­ra­cak açık­la­ma­la­rın­dan çe­ki­nil­di­ği için. As­lın­da ya­pıl­ma­sı ge­re­ken, ÖZ’­ün is­te­di­ği tu­tuk­la­ma ka­rar­la­rı­nı ve­ren, yar­gı­la­ma aşa­ma­sın­da ka­nıt­la­ra iliş­kin iti­raz ve ya­kın­ma­la­rı gö­zet­me­yen, ce­za ka­ra­rı alan, bun­la­rı onay­la­yan­lar­la yar­gıç­la­rı de­ğiş­ti­ren­le­rin, kum­pas­la­rı sür­dü­ren­le­rin yar­gı­lan­ma­sı­dır.