Şovmen Beyaz’dan bile “kahraman” çıkarmaya kalktık...
Olmadı...

*

Pazar günkü “Birleşmeliyiz” yazısı üzerine çok sayıda mesaj geldi... Felaketi gören okurlarımız soruyorlar:
“Tamam da ne yapabiliriz?..”

*

Durumumuzu tekrarlayayım:
“Cumhuriyeti yıkan zihniyetle anayasa yapmaya kalkan bir ahmak muhalefet...
Kendi kendini feshetmeye hazır bir TBMM...
Kendisini teslim etmeye razı bir Hükümet...
Kendi rejimini yıkmaya kalkan bir devletle...
Ve parlamenter rejimi yıkmaya karar vermiş... Anayasadaki cumhuriyet rejimini silmeyi kafasına koymuş... “Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle, bir dönem geri dönülmeyecek şekilde fiilen bitmiştir” diyecek kadar gözü dünmüş... “Başkanlığını ilan etmiş bir kafa ile karşı karşıya...”

*

Binlerce soru şu:
“İyi de, ne yapabiliriz?..”

*

- Birlikler, federasyonlar, dernekler, kulüpler, cemiyetler, bir araya gelip ortak karar organları oluştururlar...
- Her anayasa gibi bizim anayasamız da kendisini savunacak hakları içinde taşır; birçok şekilde insanlara seslenmek, anlatmak, direnmek, anayasal haktır...
- Güçlü sivil toplum örgütleri, toplumu uyandıracak büyük organizasyonlar düzenler...
- Sosyal medyada tepki ve dayanışma platformları oluşturulur...
- Sessiz kalan sanatçılardan, medyaya, aydınlara, demokratik kuruluşlara kadar, adresleri yağmurlanarak seslerini yükseltmeleri istenir...
- Yurtdışında olan ya da dil bilen on binlerce gencimiz var, her dilden yardım çağrıları yapılır... Dünyaya “İslam coğrafyasının tek demokrasisinin katledildiği” duyurulur...
- Gücümüz yoksa çevremize, komşumuza, eşe, dosta bir felakete sürüklendiğimiz anlatılır...
- Bağırır...
- Çağırır...
- Dövünürüz...
- Hiç birisini yapamıyorsan mübarek, bayrağımızı asarsın balkonuna...

*

“Bizim gücümüz nerede?” dersen, bu günleri tahmin eden Mustafa Kemal’i dinlersin:
“Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur...”