Dost ve müttefik (!) ABD ile de papaz olmaya az kaldı!..
Gerçi ABD, Türkiye’yi bölgede “kullanılacak ülke” olarak gördüğü için bir ileri bir geri yapıyor ama, sonuçta kendi çıkarları için harcamaktan da çekinmiyor...
Bunun en açık örneğini RTE Güney Amerika’dan dönerken uçakta ABD’ye sızlanmasıyla verdi:
“Ben miyim senin ortağın yoksa Kobani’deki teröristler mi?”
* * *
Bilindiği gibi, Obama’nın Özel Temsilcisi Kobani’ye gitmiş, orada asker kıyafetli PYD’liden plaket almıştı...
RTE, sabah akşam “PYD terör örgütüdür” derken ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Kobani’deki yeni müttefikiyle halvet olunca, e haliyle bizimkilerin tepesi atmıştı...
RTE diyor ki:
“Bakın, Biden (ABD Başkan Yardımcısı) yanında bir yardımcısıyla geldi. Obama’nın yanında da adı geçen bu ulusal güvelik temsilcisi, Cenevre temsilcilerinin olduğu dönemde PYD gelemiyor, o kalkıyor Kobani’ye gidiyor. Kobani’de sözde bir generalden plaket alıyor. Biz nasıl güveneceğiz? Ben miyim senin ortağın yoksa Kobani’deki teröristler mi?”
* * *
AKP iktidarı da “Neden böyle oldu, biz nerede yanlış yaptık?” diye düşüneceğine ABD’ye kızıyor, sızlanıyor...
ABD, Türkiye’nin başını okşamak için “Elbette senin ortağınız” diyecek diğer taraftan bildiğini okumaya devam edecek...
Ama ABD çok açık söylüyor:
“PYD bizim terör listemizde yok”
ABD bunlara her türlü silah ve mühimmat yardımı yapıyor...
Sadece ABD mi, Rusya da PYD’ye her türlü teçhizatı veriyor...
Türkiye’nin “ABD’nin PYD’ye verdiği silahlar PKK’ya gidiyor” iddiasına cevap veren bir ABD’li üst düzey askeri yetkili, “Bu iddiaları araştırdık silahların PYD’den PKK’ya gittiği yolunda bir kanıt bulamadık” diyor...
* * *
RTE ve iktidar PYD’den çok rahatsız... İyi de IŞİD’e karşı PYD’ye yardım etmek üzere Kobani’ye gitmesi için Barzani’nin peşmergelerine sınırımızı açmadık mı?..
Peşmerge zafer işaretleri yapıp “Serok Ahmet” diye bağırarak topraklarımızdan geçip Kobani’ye, PYD’ye gitmedi mi?..
PYD’nin Başkanı Salih Müslim geçen yıla kadar Ankara’da ağırlanmıyor muydu?..
ABD yönetiminde dillendirilen kanaat artık şu:
“Ankara’nın tavrı, IŞİD’le mücadele ve Suriye’de siyasi çözüm bulunmasında en önemli engel haline geldi”
* * *
Suriye sorununda başından beri izlediği yanlış ve hırslı politika Türkiye’nin her yerden dışlanmasına yol açtı...
Geride kala kala Suudi Arabistan ile Katar kaldı...
Onlar da ABD’nin emrinde olduğu için Türkiye’yi her an satışa getirebilirler...
Esad’a karşı her ülkeden daha çok ileri atılıp üstelik şahsileştirerek bataklığa dalmanın, komşu ülkenin içişlerine burunlarını sokmalarının, Türk halkına bedeli ağır oluyor!..
Şu halimize bakınız...
PYD bugün, ABD için Türkiye’den daha önemli hale geldi!..
Daha başka söze gerek var mı?..
Facialar önlenemiyor!..
Önceki gün yine Edremit açıklarında yine sığınmacı faciası yaşandı...
Botun alabora olması sonucu boğularak can verenlerden çoluk çocuk 27’sinin cansız bedeni Sahil Güvenlik ekipleri tarafından Ege’nin soğuk sularından çıkarıldı...
İnsan kaçakçılarının ahlaksızlığı, Türkiye’de bot ve sahte can yeleği imalatçılarının ahlaksızlığıyla birleşince ortaya çıkan manzara bir insanlık ayıbı...
Suriyeli sığınmacıların çaresizliği bu faciaların önlenmesini güçleştiriyor...
Şimdi Halep’ten gelenler sırada...
Türkiye kısa sürede on binlerce Suriyeli daha girecek ve maalesef bunlarından yüzlercesi daha sulara gömülürken biz bu trajediyi sadece seyredeceğiz!..
