Soruyorsun yoldan geçene, neler yapıyorsun diye... “Televizyon izliyorum” diyor. Televizyonu sosyal faaliyet olarak görüyor. Az buz değil, milletin yüzde 94’ü böyle söylüyor.
Dünyanın en çok televizyon izleyen ülkesi açık ara Türkiye... Neden? Para yok! En ucuz eğlence... Türkiye günde 330 dakika televizyon izleme oranıyla dünyada zirvede...

* * *

Mevzum Ziraat Bankası reklamı... Hani bir gecede çıkartılan KHK ile halkın elinden alınıp Varlık Fonu’na devredilmiş, başındaki T.C. logosundan vazgeçmiş bankanın reklamı... Bu ülkeden ilk sen vazgeçtin Ziraat!
Peki, bir banka neden para, pul dışında reklam verir ki? Tabii ki iktidar yanlısı algı yönetimi... Anadolu’nun dört bir köşesinden fakir, çalışkan ve mutlu insanların olduğu bilmem kaçıncı reklam bu!

* * *

Seyretmeyenler için özetle, “gitmeyin, bu ülkede kalın, başka ülkeye kaçmayın” mesajı veriliyor. Belli ki beyin göçü durdurulamıyor! Okumuşa değer verilmiyor, yolunu bulan kaçıp gidiyor.
İnsanlar bu ülkeden vazgeçmezdi lakin ülke onlardan vazgeçti. Doldurdular bedeviyi, kaçacak hale getirdiler milleti...
Reklam birlik beraberlik temalı... Felaket bir rap müziği eşliğinde, simit, çay, kokoreç aşure... Sahi Saray nerede?

* * *

Algıya oynanır da üçüncü köprü olmaz mı? BMW marka otomobille üçüncü köprüden bir gurbetçi geçiyor. Arkadaş reklamda bile köprüde tek bir otomobil yol alıyor!
O da köprünün fiyatından habersiz gurbetçi... Belli ki daha benzinciye gelmemiş, pompa fiyatlarını görmemiş!
Alsana o BMW’yi Türkiye’den, bakalım ne kadar ödüyorsun cebinden... Türkiye’de 4 asgari ücretle ancak yıllık vergisini ödersin yemeden, içmeden...

* * *

Reklamda bütün çiftçilerin yüzü gülüyor... Samimi ve mutlu, reklam filmi sanki bilim kurgu... Yöresel kıyafetlerle dolaşıp, Şahin marka beyaz otomobilin önünde gençler halay çekince bu işler olmuyor! Dolar olmuş 4, Euro 5’e koşuyor...
İnsanlar gerçekten gidiyor? Yandaşlar malı götürürken, devlet imkânları birilerine peşkeş çekilirken, ihaleler 30 yıllığına garanti para karşılığı verilirken insanın içi de gidiyor!

* * *

Giden neden gidiyor? İnsanlara emeğinin karşılığı verilmiyor, adaleti bulamıyor, fikrini söyleyen terörist ilan ediliyor, yaşam tarzlarına saygı gösterilmiyor, iyi eğitim alamıyor, torpilsiz işe giremiyor, esnaf siftah yapamıyor, sanatın içine tükürülüyor, çay ve simit karın doyurmuyor. İşte ondan gidiyor.
Yine de bu ülkeden vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz... Ülkede bir sorun yok! Mis gibi ülke... Normalde kapıya koyacağınız adamlara vermişler yetkiyi, dibe çekiyorlar ülkeyi... Elbet bitecek bu saltanatın da devri...