Önce...
Eşi ROK Sabah gazetesinde 23 Ekim’de şunu yazdı:
“Gülen’in 1970’lerin sonundan itibaren devletin ve yargının içine ektiği fidanlar ağaç olmasa bu devrim yapılamazdı ve askeri vesayet rejimini hiçbir güç yıkamazdı...”
Sonra...
Nagehan Alçı Habertürk gazetesinde 25 Kasım’da şunu yazdı:
“FETÖ’nün/Gülen’in ordunun içine yayılmasını da enfekte olmuş orduya panzehir arayışının bir sonucu olarak değerlendiriyorum.”
Dedim ki:
“Bu karı-kocaya artık yanıt vermek lazım!”
Çevremde herkes ateş püskürdü; “onlar kim oluyor da yanıt veriyorsun!”
Mesele yalancılıkta uzmanlaşmış bu karı-koca değil!
- Rasyonel yaklaşıma gerek görmeyen...
- Nesnel veri aramayan-kullanmayan...
- Sürekli çarpıtan, abartan...
- Hakikati önemsizleştirip kitleleri yalana inandıran...
AKP iktidarının koruma şemsiyesi altında özgüveni tavan yapan sadece bu cahil karı-koca yok. Cem Küçük gibi benzerlerinden çok var.
Acı olan, bunların yazdıklarına inanmaya hazır bir kitlenin bulunmasıdır.
Evet, mesele bu karı-koca değil; amaç, yalana alıştırılan kitleye gerçekleri göstermektir.
Demek...
F. Gülen panzehirmiş de haberimiz yokmuş?
Öyle ya bunlara göre Atatürk de “diktatör!”
Hileli benzer akıl yürütmelere yanıt vermek artık şart; yoksa gerçek sanılıyor!

Naziler’den CIA’ya


Sadece iki örnek:
ABD, Fethullah Gülen’i vermiyor.
Almanya, Adil Öksüz’ü vermiyor.
Niye?
II. Dünya Savaşı yılları...
Naziler, Kafkasya ve Balkanlarda Müslümanlardan oluşan askeri birlikler kurdu. Bunun mimarı sadece Gerhard von Mende gibi Naziler değildi. “Kudüs Müftüsü” olarak tanınan Hacı Emin el Hüseyin gibi isimler de bu proje içindeydi.
El Hüseyin 1941-45 yılları arasında Hitler’in himayesinde Berlin’de yaşadı. Merkezi İslam Enstitüsü onursal başkanı yapıldı. Bu merkezin açılışını Nazi propaganda şefi Goebbels yaptı.
Ayrıca... Hasan el Benna liderliğindeki Müslüman Kardeşler de bu oluşum (Ostlegionen) içindeydi...
“Kutsal Savaş” yalanına teorik safsata lazımdı; Nazi öğretileri Vehhabi/Selefi mezhebiyle birleştirildi!
Yeni yaptırılan Münih Camii merkezleri oldu. Nazi radyolarında aydınlık İslam’ı tersine çevirip faşist propaganda yaptılar. Ve...
Savaştan sonra ABD, Nazi Müslüman ilişkisini “Ruppert” kod adlı Gerhard von Mende’den devraldı. Bu nedenle.
Nazi Werner Otto von Hentig ile birlikte kaçan Yahudi düşmanı Hacı Emin el Hüseyin’e, ne Fransızlar ne İngilizler dokundu. Çünkü ihtiyaçları vardı. Yeni düşman, komünizm idi.
Bu projenin mimarı ABD’ye sığınan Nazi istihbaratının başı Reinhard Gehlen idi.
Ruzi Nazar, Nurettin Namangani gibi kimi Nazi devşirmesi Müslümanlar Soğuk Savaş döneminde anti-komünizm ve, Nasır gibi ulusal hareketlere karşı CIA tarafından kullanıldı.
Bu süreçte sahneye -el Hüseyin çok deşifre olmuştu- Hasan el Benna’nın damadı Said Ramazan sürüldü.
Keza. El Hüseyin’in damadı Abdülkerim Saad, Pakistan’da Mevdudi, Afganistan’da M. Sadık el Mücahit, Irak’ta Raşit el Geylani vd. CIA radarındaydı.
CIA, din faktörünü kullanmak amacıyla 1953’te Psikolojik Strateji Birimi kurdu. Parasını da Suudi Arabistan’dan aldı!
Peki...
Bu süreçte Türkiye’de neler oldu?
CIA kimleri öne çıkardı?

Biz yutmayız


ROK-Nagehan Alçı çifti...
F. Gülen’in kurucusu olduğu Komünizmle Mücadele Derneği’nin arkasında CIA olduğunu bilmiyor mu?
Nurcu liderlerden M. Said Çekmegil’in öz kardeşi -ABD’de kontrgerilla eğitimi alan- Üsteğmen Esat Keşafoğlu- F. Gülen ilişkisini bilmiyor mu? CIA şefi Paul Henze’nin Erzurum faaliyetlerini bilmiyor mu?
F. Gülen’in elinden tutan Yaşar Tunagür’ün karanlık irtibatlarını bilmiyor mu?
İzmir Kestanepazarı’nda F. Gülen’i kimi masonların koruduğunu bilmiyor mu?
“Ilımlı İslam” teorisyeni CIA şefi Graham E. Fuller -  F. Gülen ilişkisini bilmiyor mu?
George Fidas’tan (ABD Ankara Büyükelçiliği de yapan) Morton Abramowitz’e uzanan CIA mensuplarının F.Gülen’e neden kol kanat gerdiğini bilmiyor mu?
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra F. Gülen’in Ortaasya topraklarına CIA eliyle sokulduğunu bilmiyor mu? Ya Balkanlara?
Evet. F. Gülen’in nasıl oldu da 90’dan fazla ülkede iki binden fazla okul açtığını bilmiyor mu?
Bu okullarda CIA görevlilerinin “İngilizce Öğretmeni” olarak çalıştırıldığını bilmiyor mu?
Erzurum’dan çıkıp 25 ile 50 milyar dolar arasındaki paraya nasıl hükmedebildiğini bilmiyor mu? Hele... Londra’daki Banker dergisi tarafından Bank Asya’nın dünyanın en büyük 500 bankası arasında gösterildiğini bilmiyor mu?
“Ulusal dalga aşılacak” diyerek Ergenekon-Balyoz kumpaslarını başlatan F. Gülen’e bu fikri CIA’nın verdiğini bilmiyor mu? TSK’yı hedef alan bu CIA projesini hâlâ ısrarla neden dillendiriyorlar?
15 Temmuz Darbesi’nin arkasında CIA olduğunu bilmiyorlar mı?
Uzatmayayım...
Hepsini bal gibi biliyorlar.
İnatla... Örtülü operasyon yapıyorlar.
Satır arasında F. Gülen’e övgü dizip hala itibarını iade etmeye çalışıyorlar.
Amaçları, medya sahnesine sürülme sebepleridir:
Görevlidirler.
Yalana-övgüye-cahilliğe bağımlı olan AKP iktidarı, bu çifte inanmaya devam edip hileyi-kurnazlığı görmeyebilir.
Biz bu tür CIA propagandasını yutmayız!