Coşan bir ekonomimiz olduğunu söyleyen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci bu sefer kendi coştu...Yüzme havuzu açılışında “Bunları konuşmayacağım ama” dedikten sonra darbe gecesi Meclis’in önünde “üzerine yağmur gibi yağan” kurşunları anlattı. İyi ki de konuşmadı!

* * *

Neyse ki o gün hazırlıklı gitmiş Ekonomi Bakanı...  Bir silah üç şarjör... Bir bakan Meclis’e niye silahıyla gider, niçin yanına niçin üç şarjör alır, neye hazırlıklıdır, onu kimse anlamadı!
Belli ki Meclis’te çatışma çok çetin geçmiş, yanındaki milletvekili arkadaşlarına canlı teslim olmayacağını söylemiş. Hangi ülkenin var böylesine cesur bir Ekonomi Bakanı? Türkiye gerçekten çok şanslı!

* * *

Anlatmadıkları da var! Ben şahidim... Etrafımız sarılmıştı... Ortalık mahşer yeri...Biz korkudan titriyoruz, Ekonomi Bakanı usulca yere bıraktı tabancasını... Çıkardı çakısını, göğsünde Türk Bayrağı, daldı yezitlerin arasına...
Sesler kesildi bir süre sonra... Hepsini haklamıştı. Biz tam sevinirken bize sus işareti yaptı. Ekonomi Bakanı’nın uyarısıyla geç de olsa fark ettik üzerimize gelen tankı...
“Ben onu oyalarım” dedi, çıkardı tişörtünü bana verdi, taktiği de söyledi. Atıldı tankın üstüne... Cesurca yakaladı, fena salladı. Çok affedersiniz ben de arkadaki egzoza tişörtü tıkıştırmak suretiyle tankı da etkisiz hale getirdim.
Kendisi bana bu mevzudan bahsetmemem için söz verdirdi. Çoktan anlatmanın zamanı gelmişti. Herkes bunu bilmeliydi. Lakin halı saha açılışını bekleyemedim. Dikkat ederseniz bir helikopterden diğerine atlarken havada şarjör değiştirmesine hiç değinmedim!

* * *

Gerçekten konuşmak istemiyormuş yine de saniye saniye anlattı o gece yaşadıklarını. Konuşmak istese kim bilir neler anlatacaktı? Zira benim aklıma yattı!
Zarrab’a başarı plaketi vermişti. Peki, vermeyip de ne yapsaydı? Sonuçta adam Türkiye’nin cari açığını kapamıştı. Casus olduğu yeni ortaya çıktı.

* * *

Şimdi sizin aklınıza koca Ekonomi Bakanı’nın özgeçmişine İngiltere’de ekonomi eğitimi aldığını yazıp, sonradan bunun gerçek olmadığı anlaşılınca özgeçmişinden çıkarması geliyor ama o başka bu başka...
Nitekim iyi bildiğini söylediği Almanca’yı da unutmuş olacak ki, o da silinmişti özgeçmişten... Unutamaz mı insan?
OHAL’e karşı olduğunu söyleyip önüne gelince hemen imzayı basan hey gidi koca kahraman... Anladınız mı şimdi niye böyle bu ülkenin ekonomisi?